Научная статья на тему 'Relations Between Russia and the Greek/Orthodox Patriarchate of Istanbul at the First World War in the Correspondence of the Tsarist Russia Ministry of Foreign'

Relations Between Russia and the Greek/Orthodox Patriarchate of Istanbul at the First World War in the Correspondence of the Tsarist Russia Ministry of Foreign Текст научной статьи по специальности «История и археология»

CC BY
34
9
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.
Ключевые слова
Rusya tarihi / Birinci Dünya Savaşı / İstanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi / Rusya / Osmanlı Devleti. / История России / Первая Мировая Война / Константинопольский Патриархат / Россия / Османская империя

Аннотация научной статьи по истории и археологии, автор научной работы — Эрай Байрамол

Tanzimat ve Islahat Fermanlarında, hakkında birçok düzenleme ve iyileştirme yapılmasına rağmen Rum Ortodoks Patrikhanesi Osmanlı Devleti’ne karşı ayrılıkçı tutum sergilemeye devam etti. Patrikhanenin bu tutumu I. ve II. Meşrutiyet yıllarında da devam ederek, Birinci Dünya Savaşı’na kadar devam etti. Patrikhane Birinci Dünya Savaşı’nı, Osmanlı Devleti üzerindeki hedeflerini gerçekleştirmek için büyük bir fırsat olarak gördü. Bu fırsatı değerlendirmek için Osmanlı Devleti ile düşman olan devletlerin yardımını talep etmekten geri durmadı. Patrikhanenin bu tutumu Avrupalı devletler tarafından Osmanlı Devleti’ni baskı altında tutmak için bir araç olarak kullanıldı. Bu devletlerden biri de Çarlık Rusya idi. Rusya, Osmanlı Devleti’ndeki Ortodoks tebaanın haklarının gasp edildiğini öne sürerek Türk Devleti’nin iç işlerine müdahale etmeye çalışıyordu. Rusya’nın desteğini alan Patrikhane, tüm metropolitleri ve din adamlarıyla Osmanlı Devleti aleyhine faaliyetlerde bulundu. Rusya’nın, İstanbul Fener Rum/Ortodoks Patrikhanesi’nin yardım talebine olumlu yaklaşmasının esas nedeni Osmanlı Devleti çatısı altında yaşayan Rumları Yunanistan’ın etkisinden uzak tutmaktı. İstanbul ve Boğazlar üzerinde hedefleri olan Rusya, Yunanistan’ın İstanbul hakkındaki emellerinin farkında olduğu için Yunanistan’a karşı Patrikhaneyi bir denge unsuru olarak kullanmak istedi. Zira Rusya, müttefiklerinin Yunanistan’a olan sempatisinin farkındaydı ve Yunanistan’ın Birinci Dünya Savaşı’nda İstanbul konusunda Rusya’nın alternatifi olmasını istemiyordu. Bu faaliyetler çerçevesinde Rusya’nın İstanbul Büyükelçisi Girs, İstanbul Rum/Ortodoks Patriği ile bir dizi görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde Patrik Yermanos Rusya’dan bazı taleplerde bulundu. Bu talepler arasında, Rumlara yapılan boykotun son bulması, Patrikhanenin maddi durumunun iyileştirilmesi, tutukluların serbest bırakılması, yapılacak iyileştirmelerin Rus ve İngilizlerden oluşturulacak bir komisyonca denetlenmesi gibi hususlar bulunmaktaydı. Bu çalışmada Birinci Dünya Savaşı’nda İstanbul’daki Rum Ortodoks Patrikhanesi ile Çarlık Rusya arasındaki ilişkiler Çarlık Rusya Dışişleri Bakanlığı’na ait diplomatik yazışmalar temelinde ele alınacaktır.

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.
iНе можете найти то, что вам нужно? Попробуйте сервис подбора литературы.
i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.

ОТНОШЕНИЯ МЕЖДУ РОССИЕЙ И ПРАВОСЛАВНЫМ КОНСТАНТИНОПОЛЬСКИМ ПАТРИАРХАТОМ ВО ВРЕМЯ ПЕРВОЙ МИРОВОЙ ВОЙНЫ В ПЕРЕПИСКЕ МИНИСТЕРСТВА ИНОСТРАННЫХ ДЕЛ ЦАРСКОЙ РОССИИ

В результате реформ эпохи Танзимата в законодательство Турецкого государства были внесены многие изменения, улучшающие положение православных. Несмотря на это, православный Константинопольский Патриархат продолжал демонстрировать враждебность к Османской империи. Такое отношение Патриархата продолжалось в первый и второй конституционные периоды и сохранялось во время Первой Мировой войны, когда им без колебаний была затребована помощь враждебных Турции держав. Они использовали это в качестве инструмента для оказания давления на Османскую империю. Одним из таких государств, несомненно, была царская Россия, пытавшаяся, отстаивая права православных, вмешиваться во внутренние дела Турецкого государства. Российская империя нацелилась на Константинополь (Стамбул) и проливы и хотела использовать Патриархат в качестве противовеса Греции, также имевшей амбиции в отношении Стамбула. Грецию в этом поддерживали союзники России по Антанте. В этих обстоятельствах российский посол в Стамбуле М. Н. Гирс провел ряд встреч с Константинопольским патриархом. Во время этих встреч патриарх Герман V выдвинул некоторые требования к России: прекращение бойкота против греков, улучшение финансового положения Патриархата, надзор за реформами, которые должны быть проведены комиссией, сформированной русскими и британцами. В этом исследовании отношения между Константинопольским Патриархатом и царской Россией во время Первой мировой войны рассматриваются в свете дипломатической переписки Министерства иностранных дел Российской империи.

Текст научной работы на тему «Relations Between Russia and the Greek/Orthodox Patriarchate of Istanbul at the First World War in the Correspondence of the Tsarist Russia Ministry of Foreign»

RUSAD 6, 2021, 74-88

Geli? Tarihi: 01.12.2021, Kabul Tarihi: 06.12.2021, Yayin Tarihi: 31.12.2021 doi: http://dx.doi.org/10.48068/rusad.1031048

CARLIK RUSYA DISiSLERi BAKANLIGI YAZISMALARINDA BiRiNCi DÜNYA SAVA§I'NDA iSTANBUL RUM/ORTODOKS PATRiKHANESi iLE RUSYA ARASINDAKi iLiSKiLER

© Eray BAYRAMOLa

Öz

Tanzimat ve Islahat Fermanlannda, hakkinda birfok düzenleme ve iyilejtirme yapilmasina ragmen Rum Ortodoks Patrikhanesi Osmanli Devleti'ne karji ayrilikfi tutum sergilemeye devam etti. Patrikhanenin bu tutumu I. ve II. Mejrutiyet yillarinda da devam ederek, Birinci Dünya Savaji'na kadar devam etti. Patrikhane Birinci Dünya Savaji'ni, Osmanli Devleti üzerindeki hedeflerini gerfeklejtirmek ifin büyük bir firsat olarak gördü. Bu firsati degerlendirmek ifin Osmanli Devleti ile düjman olan devletlerin yardimini talep etmekten geri durmadi. Patrikhanenin bu tutumu Avrupali devletler tarafindan Osmanli Devleti'ni baski altinda tutmak ifin bir araf olarak kullanildi. Bu devletlerden biri de £arlik Rusya idi. Rusya, Osmanli Devleti'ndeki Ortodoks tebaanin haklarinin gasp edildigini öne sürerek Türk Devleti'nin if ijlerine müdahale etmeye falijiyordu. Rusya'nin destegini alan Patrikhane, tüm metropolitleri ve din adamlariyla Osmanli Devleti aleyhine faaliyetlerde bulundu. Rusya'nin, istanbul Fener Rum/Ortodoks Patrikhanesi'nin yardim talebine olumlu yaklajmasinin esas nedeni Osmanli Devleti fatisi altinda yajayan Rumlari Yunanistan'in etkisinden uzak tutmakti. istanbul ve Bogazlar üzerinde hedefleri olan Rusya, Yunanistan'in istanbul hakkindaki emellerinin farkinda oldugu ifin Yunanistan'a karji Patrikhaneyi bir denge unsuru olarak kullanmak istedi. Zira Rusya, müttefiklerinin Yunanistan'a olan sempatisinin farkindaydi ve Yunanistan'in Birinci Dünya Savaji'nda istanbul konusunda Rusya'nin alternatifi olmasini istemiyordu. Bu faaliyetler ferfevesinde Rusya'nin istanbul Büyükelfisi Girs, istanbul Rum/Ortodoks Patrigi ile bir dizi görüjmeler gerfeklejtirdi. Bu görüjmelerde Patrik Yermanos Rusya'dan bazi taleplerde bulundu. Bu talepler arasinda, Rumlara yapilan boykotun son bulmasi, Patrikhanenin maddi durumunun iyilejtirilmesi, tutuklularin serbest birakilmasi, yapilacak iyilejtirmelerin Rus ve ingilizlerden olujturulacak bir komisyonca denetlenmesi gibi hususlar bulunmaktaydi. Bu falijmada Birinci Dünya Savaji'nda istanbul'daki Rum Ortodoks Patrikhanesi ile £arlik Rusya arasindaki ilijkiler £arlik Rusya Dijijleri Bakanligi'na ait diplomatik yazijmalar temelinde ele alinacaktir.

Anahtar kelimeler: Rusya tarihi, Birinci Dünya Savaji, istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi, Rusya, Osmanli Devleti.

^ ^ ^

a Dr. Ögr. Üyesi, Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Egitim Fakültesi, Sosyal Bilgiler Egitimi Ana Bilim Dali, Antalya/Türkiye, eray.bayramol@alanya.edu.tr

RELATIONS BETWEEN RUSSIA AND THE GREEK/ORTHODOX PATRIARCHATE OF ISTANBUL AT THE FIRST WORLD WAR IN THE CORRESPONDENCE OF THE TSARIST

RUSSIA MINISTRY OF FOREIGN

Abstract

Despite many regulations and improvements made in the Tanzimat and Islahat edicts, the Greek Orthodox Patriarchate persisted to display a hostile attitude towards the Ottoman Empire. This attitude of the Patriarchate continued during the 1st and 2nd Constitutional Periods and extended to the First World War. The Patriarchate saw the First World War as a great opportunity to realize its goals on the Ottoman Empire. To take advantage of this opportunity, they did not hesitate to demand the help of the Ottoman Empire and the hostile states. This attitude of the Patriarchate was used by European states as a tool to keep the Ottoman Empire under pressure. One of these states was undoubtedly Tsarist Russia. Russia was trying to intervene in the internal affairs of the Turkish State, claiming that the rights of the Orthodox subjects in the Ottoman State were usurped. The main reason why Russia approached the Istanbul Fener Greek/Orthodox Patriarchate's request for help was to keep the Greeks living under the roof of the Ottoman Empire away from the influence of Greece. Russia, which has targeted Istanbul and the Straits, wanted to use the Patriarchate as a counterweight against Greece, as it was aware of Greece's ambitions for Istanbul. Because Russia was aware of the sympathy of its allies for Greece and did not want Greece to be an alternative to Russia regarding Istanbul in the First World War. Within the framework of these activities, Girs, the Russian Ambassador to Istanbul, held a series of meetings with the Greek/ Orthodox Patriarch of Istanbul. During these meetings, Patriarch Yermanos made some demands from Russia. Among their demands were the end of the boycott against the Greeks, the supervision of the improvements to be made by a commission formed by the Russians and the British. In this study, the relations between the Greek Orthodox Patriarchate in Istanbul and Tsarist Russia during the First World War will be discussed in light of the diplomatic correspondence of the Tsarist Russian Ministry of Foreign Affairs.

Keywords: History of Russia, The First World War, Istanbul Greek/Orthodox Patriarchate, Russia, Ottoman State.

Ж Ж Ж

ОТНОШЕНИЯ МЕЖДУ РОССИЕЙ И ПРАВОСЛАВНЫМ КОНСТАНТИНОПОЛЬСКИМ ПАТРИАРХАТОМ ВО ВРЕМЯ ПЕРВОЙ МИРОВОЙ ВОЙНЫ В ПЕРЕПИСКЕ

МИНИСТЕРСТВА ИНОСТРАННЫХ ДЕЛ ЦАРСКОЙ РОССИИ о

Аннотация §

и

В результате реформ эпохи Танзимата в законодательство Турецкого государства были а ^ ^

О ^

внесены многие изменения, улучшающие положение православных. Несмотря на это, д ™

р; v.0 ©

православный Константинопольский Патриархат продолжал демонстрировать -

враждебность к Османской империи. Такое отношение Патриархата продолжалось в первый и второй конституционные периоды и сохранялось во время Первой Мировой войны, когда им без колебаний была затребована помощь враждебных Турции держав. Они использовали это в качестве инструмента для оказания давления на Османскую империю. Одним из таких государств, несомненно, была царская Россия, пытавшаяся, отстаивая права православных, вмешиваться во внутренние дела Турецкого

государства. Российская империя нацелилась на Константинополь (Стамбул) и проливы и хотела использовать Патриархат в качестве противовеса Греции, также имевшей амбиции в отношении Стамбула. Грецию в этом поддерживали союзники России по Антанте. В этих обстоятельствах российский посол в Стамбуле М. Н. Гирс провел ряд встреч с Константинопольским патриархом. Во время этих встреч патриарх Герман V выдвинул некоторые требования к России: прекращение бойкота против греков, улучшение финансового положения Патриархата, надзор за реформами, которые должны быть проведены комиссией, сформированной русскими и британцами. В этом исследовании отношения между Константинопольским Патриархатом и царской Россией во время Первой мировой войны рассматриваются в свете дипломатической переписки Министерства иностранных дел Российской империи.

Ключевые слова: История России, Первая Мировая Война, Константинопольский Патриархат, Россия, Османская империя.

Ж Ж Ж

Giriç

istanbul'un fethinden hemen sonra Fatih Sultan Mehmet Rumlara birçok serbestlik tanidi. Özellikle dini hususlarla ilgili verdigi özgürlükler Rumlarin ibadetlerini özgürce gerçekleçtirebilmelerini sagladi. Kendi Patriklerini seçme hakki bu serbestliklerin baçinda gelmekteydi. Osmanli Devleti, Gayri Müslimleri "millet sistemi" adi verilen bir yönetim çekline tabi tutarak yönetti. Bu yönetim biçiminde Müslümanlar tek millet olarak varliklarini devam ettirirken Gayrimüslimler mensubu olduklari dine veya mezhebe göre tanimlandi. Din ya da mezhep yoluyla oluçturulan milletler, Osmanli Devleti'nin gûç kaybetmeye baçlamasiyla milliyetçi fikirlerle donatilarak ayrilikçi hareketlerin odagi haline geldi.

Osmanli Devleti fethettigi topraklardaki halklara dinlerini ve milliyetlerini özgürce yaçama hakki verdi. Milli ya da dini kimliklerini baskilama yolunu hiçbir zaman tercih etmedi. Osmanli padiçahlari hiçbir zaman Balkanlar'da ya da Anadolu'da yaçayan gayrimüslimleri Türkle^tirmek veya Müslümanla^tirmak gibi bir amaç gütmedi. Bu anlamda Osmanli Devleti zamaninin çok ötesinde bir devletti. Fakat buna ragmen Gayrimüslimler kendilerine de özgürlük saglayan millet sistemini istismar ederek, cemaatler arasindaki farkliliklari daima vurgulayarak 19. yüzyilda ayrilikçi hareketlere dahil oldular. Bunu yaparken dini kurumlarindan ve cemaat liderlerinden yardim aldilar. Büyük güçler de kendi politikalarina uygun olarak Osmanli Devleti'ndeki Gayrimüslimleri kullandilar. 1774 yilinda Osmanli Devleti ile Rusya arasinda imzalanan K^ük Kaynarca Antlaçmasi sonucunda Rusya, Ortodokslarin koruyucusu haline geldi. Bunu gören diger Avrupali devletler kendilerine yakin olan dini gruplari koruma yariçina girdiler. Fransa ve Ingiltere bir anda Osmanli Hiristiyanlarinin koruyucusu durumuna geldiler. Bu durum Osmanli Devleti'nin Gayrimüslimler üzerindeki otoritesine zarar verdi.1

1 Feroz Ahmad, "Osmanli Imparatorlugu'nun Sonu", Osmanli Imparatorlugu'nun Sonu ve Büyük Gûçler, Ed. Marian Kent, (Istanbul: Alfa Yayinlari, 2013), 45-48.

Reform ve Rönesans hareketleriyle birlikte eski Yunan kültürü Avrupali aydinlar tarafindan canlandirilmaya bajlandi. 18. yüzyila gelindiginde Avrupa'da Yunan kültürünü öven ve Osmanli Devleti'ni yeren fikirler ortaya fikti. Osmanli Devleti üzerinde fikar elde etmeye falijan Avrupali devletler Yunan meselesine müdahil olmaya bajladi. Bu devletlerden biri de Rusya idi. 1774 yilinda Osmanli Devleti ile Rusya arasinda yapilan Küfük Kaynarca Antlajmasi'nda Rusya; istanbul'da Rus kilisesi kurmak, Ortodoks tebaa hakkinda Osmanli Devleti'nden taleplerde bulunmak gibi maddeler koydurmayi bajardi. Böylelikle Rusya, kendi fikarlari dogrultusunda Rum milliyetfiligini kullanma firsatini elde etti. 1787'de bajlayan Osmanli-Rus Harbi'nde Rusya, Bizans imparatorlugunu kurma esasina dayanan Grek Projesini2 öne fikartti. Fransiz ihtilali sonrasinda Rusya'nin Yunan halki üzerinde gerfeklejtirdigi etkili propaganda Rumlarin Osmanli Devleti'ne karji ayaklanmasinin zeminini olujturan önemli gelijmelerdendi. Bu gelijmeler ferfevesinde Avrupa ile daha siki ilijkiler kuran Osmanli Devleti'ndeki Rum aydinlari hürriyet ve egemenlik temalari etrafinda toplandi.3 Yunanlilarin Türk hakimiyeti altinda yajadigi, Türkokratoria olarak adlandirilan ve 1453-1821 yillari arasini kapsayan dönem, 1821 ayaklanmasi neticesinde 14 Eylül 1829 tarihinde Osmanli Devleti ile Rusya arasinda yapilan Edirne Antlajmasi neticesinde son buldu. 1832 yilinda imzalanan Istanbul Antlajmasi ile Yunanistan'in sinirlari ve bagimsizligi teyit edildi. Ardindan 1897 Osmanli-Yunan Savaji ve Balkan Savajlari ile Osmanli-Yunan düjmanligi devam etti.4

1) Birinci Dünya Sava^i'nda istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi ile Carlik Rusya Arasinda Görü^meler

Emperyalist devletlerin birbirleriyle girdikleri ham madde ve pazar rekabeti neticesinde Birinci Dünya Savaji meydana geldi. Osmanli Devleti'nin topraklarinin paylajilmasi hedefini de iferen savaj, Osmanli Devleti fatisi altinda yajayan azinliklarin Avrupali devletler ve Rusya tarafindan kullanilmasina ortam hazirladi.

Birinci Dünya Savaji bajlamadan önce Yunanlilar tarafindan güdülen Panhelenizm politikasi bajariya ulajti ve Yunanistan; Mora, Girit, Teselya ve Makedonya'yi topraklarina katti. ilerleyen yillarda Panhelenizm ve Megali idea, Rum Ortodoks kilisesi ve kiliseye bagli din adamlari tarafindan sürdürüldü. Osmanli Devleti bünyesindeki Rumlar 1912-1913 yillarinda gerfeklejen Balkan Savajlari sonunda Türklerle olan tüm baglarini kopartarak düjman haline geldi. Ekonomik üstünlüklerine Avrupali devletlerin destekleriyle siyasi üstünlük de katmak istediler. Bunu yaparken Yunanistan ile birlikte hareket ettiler. Bu birliktelik sonucunda Türk Devleti'ne karji afiktan düjmanca faaliyetlerde bulundular. Nihayet Birinci Dünya Savaji'na gelindiginde Ortodokslar Rumlar; ingiltere, Fransa ve Rusya tarafindan Osmanli Devleti'ne karji kullanilacak bir

2 1787 yilinda Rus £arifesi ii. Katerina ve Avusturya imparatoru II. Josef tarafindan olujturulan projedir. Bu projeye göre Osmanli Devleti topraklari iki imparatorluk arasinda bölüjülecek ve Bizans imparatorlugu yeniden kurularak bu imparatorlugun bajina II. Katerina'nin torunlarindan biri getirilecekti. Bu proje daha sonra Yunanistan tarafindan sahiplenilip Bizans-Rum ideali olarak yeniden dizayn edilmijtir. Yunan Megalo ideasi olarak ortaya fikan yeni hedef ju bajliklardan olujmaktaydi: Yunanlilarin tam bagimsizligi, Bati Trakya, Selanik, Ege Adalari, Kibris ve Bati Anadolu'nun Yunanistan tarafindan ilhaki, Pontus Rum devleti kurulmasi, istanbul merkezli Bizans'in kurulmasi. Bkz. Tansel Topbaj, "Ekümeniklik ve Fener Rum Patrikhanesi" (Yayimlanmamij Yüksek Lisans Tezi, 2007), 26-27.

3 Enver Ziya Karal, Osmanli Tarihi, C. V, (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2017), 108-109.

4 Salih inci, "Türk-Yunan Siyasi ilijkilerinde Azinliklarin Dini Kurumlari Meselesi (Patrikhane Örnegi)", Balkan Ara?tirmalari Dergisi 1/2 (2010): 2.

odak haline geldiler.5

Birinci Dunya Savaçi'ndan once meydana gelen bu gibi geliçmeler Muslumanlar ve Gayrimuslimler arasinda karçilikli surtuçmelerin ortaya çikmasina neden oldu. Bu surtuçmeler iki tarafin birbirinden sert biçimde ayriçmasi sonucunu dogurdu. Ikinci Meçrutiyet'in ilanindan sonra Bulgaristan, Bosna Hersek ve Girit'in elden çikmasi Musluman-Gayrimuslim ayriçmasini daha da derinleçtirerek iki tarafin birbiriyle duçman hale gelmesine neden oldu. Balkan Savaçlari sirasinda Rumlarin buyuk bir kisminin Yunanistan'i desteklemesi ve yardimda bulunmasi artik Rumlarla Osmanli Devleti arasindaki iliçkilerin de kopma noktasina gelmesine sebebiyet verdi. Birinci Dunya Savaçi'nin baçlamasi ile birlikte Rumlarin buyuk bir kismi tipki Balkan Savaçlari'nda oldugu gibi duçman devletlere gizli ya da açik destek verdi. Bazi Rum çeteleri Itilaf Devletleri'nin saldirdigi Musluman bolgelere baskinlar yapacak kadar curetkâr hale geldiler. Bu hadiselere Rum/Ortodoks Patrikligi daima mudahil olmaktaydi.6

Rusya'nin, Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi'ne verdigi destekler Birinci Dunya Savaçi'ndan çok daha eski donemlerde de gerçekleçti. 14 Aralik 1818 tarihinde Patrik olarak atanan V. Grigorios Fenerli Rumlar ve Eterya Cemiyeti ile siki iç birligi içindeydi. Bu iç birligi neticesinde hem Eflak hem de Mora isyanlarinda dahli olan V. Grigorios 1821 tarihinde Mora isyanindan sonra Patrikhanenin orta kapisi onunde asilarak idam edildi. V. Grigorios, Rusya ile iç birligi içinde oldugundan dolayi Rus Çari'na bir mektup yazdi. Daha sonra Patrik olan Yermanos bu mektubu Rusya'nin Istanbul Elçisi Ignatiyev'e gosterdi. Ignatiyev, Rusya'nin Patrikhaneye verdigi destegi, V. Grigorios'un mektubuna dayanarak ortaya koymuçtur. Ayrica ilerleyen gunlerde; Rusya'nin Ortodokslari himaye etmesinden dolayi, Temmuz 1821 tarihinde Osmanli Devleti'nden Ortodokslar hakkinda iyileçtirmeler talep etti. Osmanli Devleti Patrikhanenin ihanetinden dolayi herhangi bir iyileçtirme yapmayacagini bildirdi.7

Rusya'nin Patrikhane uzerinden Osmanli Devleti'nin iç içlerine mudahalesi ilerleyen donemlerde de devam etti. Tanzimat Fermani'nin ilanindan sonra Patrik olan IV Anthimos, Patrikhanede bazi usulsuzlukler ve yolsuzluklar yapildigi gerekçesiyle gorevinden azledildi. Antimos'un gorevden alinmasinin Rusya'nin imtiyazlarina mudahale anlamina geldigini iddia eden Ruslar, bu duruma itiraz ettiler ve desteklerini talep etmek için Ingiltere ve Fransa'ya muracaat ettiler. Rusya'nin bu turlu kiçkirtmalarinin onunu almak için Osmanli Devleti Antimos'u uyardi.8

o

2 Patrikhane konusunda Rusya, Osmanli Devleti'ni rahatsiz eden eylemleri daima

O devam ettirdi. Her ne kadar Osmanli Devleti çatisi altinda yaçayan Ortodokslari korumak < g amacinda oldugunu soylese de aslinda Ortodokslari kullanarak ve istismar ederek kendi

§ vo~ © çikarlari için Osmanli Devleti'ni zor duruma sokmayi amaçlamaktaydi. Ayrica diger bir |78| hedefi de Ortodokslari himaye etme bahanesiyle onlari tamamen Rusya tarafina

5 Salahi Sonyel, Osmanli Devleti'nin Yikilmasinda Azinliklarin Rolü, (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2014), 401-402.

6 Ramazan Erhan Güllü, Patrik Meletios Metaksakis ve Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi (1921-1923), (Istanbul: Ötüken Yayinlari, 2017), 59-61.

7 Bülent Atalay, Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri (1908-1923), (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2020), 8-9.

8 Atalay, Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri, 13.

fekebilmekti. Bu hedef ugruna Anadolu'da Rusya'nin gizli destegiyle ve kendi kontrolünde 90k sayida Rum okulu dahi afildi.9 Bu faaliyetler okullarla sinirli degildi. Kirim Sava^i'nda aldigi yenilgi sonrasi Rusya yayilmaci siyasetini bu defa diplomasi, kiliseler, ticari faaliyetler, ara^tirma merkezleri hatta saglik kurulu^lari araciligiyla gerfekle^tirmeye fali^ti. Bu kurumlar vasitasiyla etkili lobi faaliyetlerinde bulundu. Panslavist devlet adamlarini önemli görevlere getirdi. Örnegin siki bir Panslavist olan Nikolay Pavlovif Ignatiyev Istanbul Büyükelfisi yapildi. Rus propagandasi o kadar önemli boyutlara ula^ti ki Ignatiyev'in 1875'te Pangalti'da hayata gefirdigi "Pangalti Nikolayev Hastanesi" ile Slav/Ortodokslar üzerinde derin sempati yaratildi. Bunun gibi kurulu^lar Rusya'nin Ortodokslar üzerindeki Panslavist politikasinda uzak karakol görevi üstlendi.10

Rus Kilisesi'nin Istanbul Patrikliginden ayrilip bagimsiz bir patriklik haline gelmesiyle birlikte Rusya kendisini Ortodokslugun temsilcisi olarak görmeye ba^ladi. Osmanli Devleti'ne kar§i yapilan sava^larda Rusya'nin elde ettigi ba^arilar Ruslarin Ortodoks dünyasinda saygin bir konuma yerle^mesinde etkili oldu. Osmanli Devleti ile £arlik Rusya arasinda 18. yüzyilda yapilan sava^lar, Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi'nin de Rusya'ya kar§i Ortodokslugun hamisi olarak bakmaya ba^lamasina neden oldu. Fakat her ne kadar Rusya Balkanlar'da meydana gelen Osmanli-Rus mücadelesinde Ortodoksluktan istifade etse de Yunanistan'in önderliginde Bizans'in ihya edilmesi maksadiyla Istanbul'da kurulacak bir Yunan Devleti fikrine kar^iydi. £ar I. Nikolay 1853 yilinda Ingiltere Büyükelfisi ile yaptigi görü^mede Istanbul'un Rusya tarafindan i§gal edilmeyecegini ve herhangi bir devlet tarafindan i§gal edilmesine de riza gösterilmeyecegini bildirdi. Rus £ari, Yunanistan'in Istanbul merkezli Bizans Imparatorlugu'nun yeniden kurulma projesine kar§i oldugunu ayni görü^mede Ingiliz Büyükelfisine ifade etti. £ünkü Ruslar, Yunanistan'in bu amacina ula^tigi takdirde Rusya'nin Ortodokslarin hamisi olma konumunu sona erdirecegini bilmekteydi. Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi ise varligini bagimsiz bir bifimde devam ettirebilmek ifin Birinci Dünya Sava^i öncesinde Rusya ile görü^meler gerfekle^tirdi.11 Rum/Ortodoks Patrikhanesi'nin Osmanli Devleti'ndeki ayrilikfi faaliyetlerinin ardindaki nedenlerden biri de bu ugurda Rusya'nin destegini alabilmekti. Rusya ise Osmanli Devleti'ne kar§i baski unsuru olarak kullandigi Ermeniler gibi Rumlari da kullanmak istemekteydi. Fener Rum Patrikhanesi Rusya ifin bu hususta kullanilabilecek en i^levsel argümandi. Bu sebeple Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi ile Rusya'nin Istanbul Büyükelfiligi arasinda bir dizi görü^meler gerfekle^tirildi.

Istanbul'daki Rum/Ortodoks Patrikhanesi Osmanli Devleti'ne kar§i gerfekle^tirdigi giri^imler ferfevesinde Birinci Dünya Sava^i'nin ba^larindan itibaren Rusya ile irtibat halindeydi. Rusya'nin Istanbul Büyükelfiligi ile fe^itli görü^meler gerfekle^tirdi. Rusya'nin Istanbul Büyükelfisi Girs'in 9 Mart 1914 tarihinde Rusya Di§i§leri Bakani Sazonov'a gönderdigi telgraf, Rum/Ortodoks Patrigi'ne yaptigi ziyaret ve bu ziyarette

9 Atalay, Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri, 26.

10 Fatih Ünal, "Osmanli Istanbul'unda Bir Rus Misyoner Hastanesi: Pangalti Nikolayev Hastanesi", Marmara Üniversitesi Türkiyat Araptirmalari Dergisi, V/II, (2018): 235-236.

11 §ir Muhammed Duali, "Fener Rum Patrikhanesi'nin Moskova Patrikligi'yle tlijkilerinde Ortaya £ikan Gerginlikler (1922-1925): Tarihfesi ve Sebepleri", Islam Araptirmalari Dergisi, 31, (2014): 128.

uzun uzun dile getirilen hususlar hakkindaydi. Bu hususlar agirlikli olarak Istanbul Kilisesini ilgilendiren konulardi.

Bu ziyarette Patrik Yermanos, Türk hükümetinin Patrikhaneye karçi tutumunu eleçtirmekteydi. Yunan halkinin önde gelen temsilcilerinin tutuklanmasi ve tahliyelerinde zorluklar yaçanmasi Patrigin çikâyet ettigi konularin baçinda geliyordu. Patrigin Büyükelçi Girs'e verdigi bilgiye göre, Hiristiyanlara karçi giriçilen yikici tutum ve zayiflatma son yillarda özellikle Trakya'da yogunlaçiyordu. Padiçahin af konusundaki iradesine ragmen, Edirne hapishaneleri Hiristiyanlarla dolup taçiyor ve patrikhane temsilcilerinin yukarida belirtilen kararlarin tam olarak uygulanmasini saglamak için gerçekleçtirdikleri tüm çabalara ragmen Türk yetkilileri gerekeni yapmiyordu. Patrige göre Osmanli Imparatorlugu'nun her yerine yayilan Rumlara karçi boykot, birçok yerde geçim araçlarindan yoksun birakilan Hristiyanlarin durumunu daha da zorlu hale getiriyordu. Bu sebeple Patrik, Istanbul Rum/Ortodoks Kilisesinin çikarlari için Girs'ten, Osmanli Hükümetine baski yapmasini istiyordu. Patrigin bu talebine Rusya'nin Istanbul Büyüke^isi Girs, Türkiye'deki Ortodoks nüfusun ihtiyaçlariyla ilgili her konuda oldugu gibi bu konuda da imparatorluk elçiliginin destegine güvenebilecegine dair güvence verdi. Girs'e göre Patrikhane, Balkan savaçi sonucunda gündeme gelen siyasi meselelerin çözümünde dahi bu destekten mahrum kalmayacakti. Patrigin talepleri arasinda yakin zamanda elden çikan piskoposluklarin hangi koçullar altinda bulunacagi, Arnavutluk içindeki Ortodoks topluluklarinin konumu, Athos Dagi'nin12 yeni siyasi düzeninin tesis edilmesi ve son olaylarla altüst olan Patrikhanenin ekonomik durumunun g^lendirilmesi konulari vardi. Bununla birlikte, Bulgaristan, Sirbistan ve Yunanistan'a ziyaret gerçekleçtirecek Patrige, Rus hükümeti tarafindan her türlü destek verilecekti. Kendisine yapilan açiklamalar için içtenlikle minnettar olan Patrik Yermanos, yaklaçan müzakereler hakkinda Girs'i bilgilendirmeye hazir oldugunu ifade ederek, çimdiye kadar, Bulgaristan, Sirbistan ve Yunanistan tarafindan herhangi bir teklifin ya da giriçimin yapilmadigini da sözlerine ekledi. 88 piskoposluktan 55'inin yabancilaçmasindan sonra patrikhanenin kendisini hangi konumda tanimlayacagini belirlemek gerekiyordu. Arnavutluk ile ilgili olarak, Patrik buradaki soruna sadece iki çözümün mümkün oldugu inancini dile getirdi; ya Arnavut piskoposluklari ekümenik kiliseye eskiden oldugu gibi bagli kalacak ya da Avusturya-Macaristan tarafindan Bosna-Hersek'te kurulana benzer bir dini düzeni esas alarak, yeni kurulan devletin nüfusunun çogunlugunun Müslümanlardan oluçmasi nedeniyle kabul edilecekti. Girs, görü^mede gündeme getirilen konularin daha ayrintili bir çekilde yakin gelecekte ele alinmasi gerektigini dile getirdi. Arnavutluk'daki Ortodoks nüfusun korunmasi ve Patrikhanenin çikarlarinin desteklenmesi hususunda Rus Büyüke^i, Rusya'nin Arnavutluk'daki konumundan dolayi Patrikhanenin burada desteklenebilecegini söylemekle yetindi. Arnavutluk'daki Ortodoks nüfusu ve Patrikhanenin çikarlarini korumak için Rusya'nin yardima hazir oldugunu bir kez daha

12 Denizden ulaçilmasi zor ve yamaçlarinda sert bir tabiatin hâkim oldugu, sarp sahile sahip yarimadadir. Orman içinde bulunan magara ve kovuklarda inzivaya çekilen keçiçler yaçamaktaydi. Kolovos adindaki keçiç, Hierissos çehri yakininda bir manastir kurmuç ve kisa sürede burasi dini bir merkez haline gelmiçtir. Manastira daha sonra daginik halde bulunan keçiçler toplanmiçtir. IX. yüzyil sonlarinda ise bütün Ortodoks dünyasi için Aynaroz dini öneme sahip bir yer haline gelmiçtir. Bkz. Semavi Eyice, "Aynaroz", Türkiye Diyanet Vakfi Islam Ansiklopedisi, C. IV, 267-269.

bildirmiçti. Raporunun sonunda Girs, Diçiçleri Bakani Sazonov'dan, Istanbul Rum/Ortodoks Patrigi ile yukarida belirtilen hususlarla ilgili olarak daha yakin ve samimi iliçkiler kurmak için izin istemekteydi. Girs raporunu, "yakin gelecek, kutsal Yermanos ve onu destekleyenlerin daha geniç hedeflere ve özlemlere ulaçmak için dar ulusal Yunan fikirleri çemberinden nasil çikabildiklerini gösterecek." Ifadeleri ile sonlandirmaktaydi.13

Rusya'nin Istanbul Bûyûkelçisi her ne kadar Patrikhanenin "Yunan fikirleri çemberinden" çikabilecegine inansa da bazi olaylar bunun tam tersini içaret etmekteydi. Patrikhane Birinci Dünya Savaçi'ndan hemen önceki aylarda Yunanliligi ön plana çikartan çeçitli faaliyetler içindeydi. Patrikhane bu faaliyetlerin içinde direkt olarak görünmese de çeçitli cemiyetler, okullardaki dernekler ve iç birligi içinde oldugu devletlerin diplomatik misyonlari vasitasiyla söz konusu faaliyetleri gerçekleçtirebiliyordu. Örnegin Tepebaçi Tiyatrosu'nda düzenlenen bir baloda Yunan milli marçi çalinmiçti. Yunan sefirliginin organizasyonda dahli olmamasina ragmen Yunan milli marçi çalinmiçti. Diger bir olay da Pangalti'da, Osmanli-Rum okullarinin yararina gerçekleçtirilen baloda oldu. Gerekli olmadigi halde burada da Yunan milli marçi çalindi. Bu hadiselerin arkasindaki esas amaç Yunan milliyetçiligini canli tutmak idi.14

Bununla birlikte, Yunan milliyetçiliginin yogun bir biçimde hissedildigi yillarda Türk milliyetçiligi de önemli bir ivme kazandi. Özellikle Balkan Savaçlari neticesinde Rumeli'deki topraklarin elden çikmasi Osmanlilik anlayiçini zayiflatti ve Tûrkçûlûgûn Osmanli Devleti içinde hâkim fikir haline gelmesini sagladi. Bu geliçmenin yaçanmasinda Osmanli çatisi altinda yaçayan Rumlarin artik bir Yunan gibi hareket etmesinin etkisi vardi.15 Kaldi ki Birinci Dünya Savaçi sirasinda oldugu gibi savaçtan sonra mütareke döneminde de Rum milliyetçiligi en yogun halini aldigi gibi Ermeni milliyetçileriyle de ayrilikçi faaliyetler çerçevesinde gûç birligi yaptilar. Mütareke döneminde Ermeni ve Rum ayrilikçilarin uyguladiklari benzer politikalar bir süre sonra Rum ve Ermeni Patrikhanelerinin, ayrilikçi politikalar konusunda iç birligine dönü^tü. Yunanistan Baçbakani Venizelos bu iç birligi neticesinde Ermenilerle iliçkileri ilerletme taraftariydi. Venizelos'un bu politikasi kisa süre sonra meyvesini verdi ve "Rum-Ermeni Birligi Komitesi" kuruldu. Ermeni Patrigi Zaven Efendi bu birlige en fazla destek verenlerdendi. Nihayet 18 Ocak 1919 tarihinde gerçekleçen Paris Bariç Konferansi'nda Rum ve Ermeni Patrikhaneleri taleplerini resmi bir vaziyete büründürmek maksadiyla ortaklaça hazirladiklari bir muhtira metnini Paris Bariç Konferansi'na gönderdiler. Söz konusu muhtirada çu ifadeler yer almaktaydi:

"Milli hakimiyetimizin tekrar kurulmasini istiyoruz. Eger tüm Rumlarin ve Ermenilerin kendi milli devletlerinde yaçamalari imkânsiz bulunursa, içtenlikle, halkimizin en azindan, durumlarin da gerektirebilecegi gibi bir Yunan veya Ermeni Hükümeti altinda yaçamalarini istiyoruz. Karadeniz ve Akdeniz'e tamamen ve serbest

13 Mejdunarodnie Otno^eniya v Epohu Imperializma, Dokument iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-

1917gg., Seriya: 3, Tom: 1, 14 Yanvar 1914- 13 Mart 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy) Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe izdatelstvo, 1931, Belge No: 402, s. 520-521.

14 Emruhan Yalfin, "II. Mejrutiyet Döneminde Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri", Ankara Üniversitesi TürkInkilap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 45, (Bahar 2010):165.

15 §ükrü Hanioglu, "Türkfülük", Tanzimat'tan Cumhuriyet'e Türkiye Ansiklopedisi, C.V, 1398.

giri^i olan Büyük Ermenistan'a sahip olmayi istiyoruz ve biz Rumlar Kilikya'yi bütünü ile alti Ermeni vilayetine katilmi§ olarak görmekten mutlu olacagimizi bildiririz. Yasal olarak Yunanistan'a ait olan ama zorla elinden alinan bu topraklarin tekrar iadesini istiyoruz ve biz Ermeniler arzumuzun Trakya; Istanbul, Aydin ve Bursa vilayetleri; Biga bölgeleri (sancaklari] ve Izmit'in Yunanistan'a katilmasi oldugunu bildiriyoruz."16

Balkan Sava^lari sonucunda Türklerin Osmanli Devleti ifindeki konumlarinin zayiflamaya ba^lamasi Türk milliyetfiligini ortaya fikartan ba^lica nedenlerdendi. Bu durum Ittihatfilar tarafindan, boykotlarin sadece ticari degil sosyolojik boyutunun oldugu tespitinin yapilmasina neden oldu.17 II. Me^rutiyetle birlikte ba^layan ve Balkan Sava^lari'nda §iddetini arttiran Müslüman-Gayrimüslim fati^masi Avrupali devletlerin de müdahalesiyle Birinci Dünya Sava^i'ndan hemen önce en yogun halini aldi. Girit'in Yunanistan tarafindan ilhak edilmesi Osmanli toplumu ifinde ortaya fikan dü§manla§mayi körükledi. Ülkedeki Türk ve Müslüman ahali, Girit'in elden fikmasi hadisesinde sadece Avrupali devletleri ve Yunanistan'i degil ülkedeki Gayrimüslim gruplari ve kurumlari da sufluyordu. Osmanli toplumu ifinde ortaya fikan bu gerginlik bir süre sonra ayri^mayi dogurdu ve ba§ta Yunanistan olmak üzere Avrupali devletlere kar§i boykotlar uygulanmaya ba^ladi. Bu boykotlar bir süre sonra özellikle Rumlara kar§i yapildi. £ünkü Birinci Dünya Savapi'nda Rumlarin büyük bir kismi Yunanistan'i destekledi. Ilerleyen sürefte Ermenilerin de Osmanli Devleti'ne karpi düpman ülkelerle i§ birligi yapmasi boykotlarin boyutunun geniplemesine neden oldu. Bu hadiseler neticesinde bir süre sonra Osmanli Devleti'nin Türk ahalisi ekonomide söz sahibi olmak ifin faaliyetlere bapladilar. Netice itibariyla Osmanli Gayrimüslimlerinin bu tür ayrilikfi tutumlari Türk milliyetfiliginin Osmanli Devleti'nde ivme kazanmasinda etkili oldu.18

Her §eye ragmen Yunan milliyetfiligi daima Patrikhane araciligiyla diri tutulmaya fali^ildi. £ünkü Yunan milliyetfiligi tarih boyunca tüm Hiristiyan kiliselerinden, Avrupali devletlerden, Batili düpünürlerden destek gördü. Yunan milliyetfiliginin böylesi bir destek görmesinin nedeni Helen romantizmine ve Grek uygarligina duyduklari baglilikti. Tüm bu hayranligin merkezinde ise Ortodoks Kilisesi vardi. Yunan ulusfulugunun temsilcisi daima Patrikhane oldu. Dolayisiyla Rusya'nin bu kökle§mi§ gelenegi sarsmasi hif de kolay olmayacakti.19

Istanbul Rum/Ortodoks Kilisesi'nin Yunan milliyetfiligini temsil ettiginin bir bapka örnegini ise kilisede Yunanli ruhbanin ve Yunan dilinin hakim olmasiydi. Bu sebeple diger Ortodoks Hiristiyanlar Rum/Ortodoks Kilisesi'ne tepki gösterdiler. Örnegin Suriye-Filistin Ortodokslari, Arapfanin kullanilmamasi ve Arap asilli din adamlarinin terfi ettirilmemesi sebebiyle Rum/Ortodoks Kilisesi'nden uzaklaptilar. Bu örneklerden de anla^ilacagi üzere Yunanlilik Rum/Ortodoks Kilisesi'nin vazgefemeyecegi bir olgu idi.20 Rusya, Yunanistan meselesinde temkinli tutumunu ilerleyen zamanlarda da devam

16 Ramazan Erhan Güllü, Istanbul Türklügü'nün Muhafazasi, (lstanbul:Ötüken Yayinlari, 2021), 43-47.

17 Hasan Taner Kerimoglu, "1913-1914 Rumlara Karji Boykot ve Hüseyin Kazim Bey'in Bir Risalesi", Qagdaf Türkiye Araftirmalari Dergisi, 5/13, (Güz 2006): 95. (91-107.)

18 Ramazan Erhan Güllü, Türkiye'de Gayrimüslimlerin Yönetimi, (Istanbul: Ötüken Yayinlari, 2018), 263.

19 Niyazi Berkes, Patrikhane ve Ekümeniklik, (Istanbul: Kaynak Yayinlari, 2002), 22-23.

20 Ilber Ortayli, Osmanli'da Milletler ve Diplomasi, Istanbul: Bankasi Yayinlari, 2008), 21.

ettirdi. Itilaf Devletleri £anakkale Sava^i'ni ba^lattiklarinda Istanbul ve Bogazlarin bati kiyilari, Marmara Denizi, £anakkale Bogazi, Enez-Midye hatti boyunca Güney Trakya bölgelerini istiyordu. Bogaz, Izmit Körfezi, Sakarya Nehri arasindaki kiyilarin bir kismi da stratejik zorunluluk nedeniyle Rusya'ya birakilmaliydi. Imroz ve Bozcaada da Ruslarin istekleri arasindaydi.21 Istanbul ve Bogazlarin Ingiliz, Fransiz ve Rus ordularinca ortak bir bifimde i§gal edilecegi yönünde karara varildi. Bu karara göre Rusya; Istanbul ve Bogaz'da hakimiyet kuracakti. £anakkale Bogazi Ingilizlerin ve Avrupa Yakasinda Ortaköy ile Anadolu Yakasinda Kuzguncuk'a kadar olan yerler yine Rus ordularinin kontrolüne birakilacakti. Ayrica Surifi, Fener ve civari Ruslar tarafindan, Taksim, Pera, Galata, Hasköy ve Adalar Fransizlar tarafindan ve Üsküdar, Haydarpa^a, Kadiköy, Moda, Kartal Ingilizler tarafindan i§gal edilecekti.22 Fakat bu payla^im plani hazirlandigi sirada Rusya afisindan rahatsizlik doguran bir hadise meydana geldi ve Yunanistan'in £anakkale Sava^i'na dahil edilmesi tarti^malari ba^ladi. Istanbul'da bu günlerde 100.000 Rum ya^amaktaydi. Yunanistan'in Bizans'i ihya etme hedefinden dolayi Rusya, Yunanistan'in sava^a dahil olmasina riza göstermedi. £ünkü Rusya biliyordu ki, £anakkale'de zafer elde edildigi takdirde Istanbul'un i^galine bu durumda Yunanistan da dahil edilecekti.23

Birinci Dünya Sava^i'nin hemen öncesinde Rusya'nin Istanbul Fener Rum/Ortodoks Patrikhanesi ile gerfekle^tirdigi temasi bu bilgiler ferfevesinde degerlendirdigimizde, Yunanistan'in Bizans'i ihya etme bahanesiyle Istanbul üzerindeki hedeflerinin Rusya tarafindan onaylanmadigi sonucuna varabiliriz. Bu sebeple Rusya, Fener Rum Patrikhanesi'ni Rusya'nin politikalarina uygun bir konum almasini saglamak maksadiyla desteklemekteydi. Rusya'nin Istanbul Büyükelfisi Girs'in Fener Rum/Ortodoks Patrikhanesi'ni Yunanistan'in dar ulusal fikir femberinden fikartma gayreti bu nedenleydi.

Bununla birlikte, 15 Haziran 1914 tarihli telgrafinda Girs, Di§i§leri Bakani Sazonov'a yeni bir rapor gönderdi. Bu telgrafta Istanbul Rum/Ortodoks Patrigi, Rusya'dan destegini talep ettigi hususlari maddeler halinde siralamaktaydi. Buna göre:

1) Ortodoks zulmü sona ermeli

2) Tutuklanan Ortodoks Hiristiyanlar serbest birakilmali.

3) Henüz Türkiye'den ayrilmami§ olan Hiristiyanlara evleri ve onlardan alinan mallari iade edilmeli.

4) Yukarida belirtilen hususlarin uygulanmasini denetlemek ifin Rus ve Ingiliz delegelerin katilimiyla karma bir komisyon atanmali.

5) Osmanli Hükümeti tarafindan yukaridaki maddelerde belirtilen hususlarla ilgili

21 Mejdunarodnie Otno^eniya v Epohu Imperializma, Dokument iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917gg., Seriya: 3, Tom: 7, gast 1, 14 Yanvar 1915- 23 Maya 1915 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy) Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe izdatelstvo, 1935, Belge No: 301, s. 394.

22 Mejdunarodnie Otno^eniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917gg., Seriya: 3, Tom: 7, gast 1, 14 Yanvar 1915- 23 Maya 1915 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy) Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe izdatelstvo, 1935, Belge No: 320, s. 414-416. Ayrica bkz. Akdes Nimet Kurat, Türkiye ve Rusya XVIII. Yüzyil Sonundan Kurtulu$ Savapna Kadar Türk-Rus Ili^kileri (1798-1919), (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2011), 309-310.

23 Akdes Nimet Kurat, Türkiye ve Rusya XVIII. Yüzyil Sonundan Kurtulu$ Savapna Kadar Türk-Rus Ili^kileri (1798-1919), Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2011), 310.

olarak Rusya tarafindan resmi mesaj iletilmeli.

Patrigin bu taleplerine verdigi cevapta Girs, 1, 2, 3 ve 5 numarali konularin rasyonelligini kabul ederken, 4. maddenin Osmanli Devleti hükümeti tarafindan kabul edilmeyecegini düjünüyordu. Sazonov'a gönderdigi raporda Girs, Patrikhaneye karji herhangi bir yükümlülük üstlenmeden, Rus Büyükelfiliginin imkanlari dahilinde Osmanli hükümetini ikna etmeye falijacagini bildiriyordu.24

istanbul Büyükelfisi ile görüjmesinde Patrigin talepleri arasinda, tutuklanan Ortodoks Hristiyanlarin serbest birakilmasi vardi. Rum ve Yunan milliyetfiligini canlandirmak isteyen Patrikhane'nin, serbest birakilmasini istedigi kijiler arasinda Meis Adasi'nin Yunanistan'a ilhakini isteyen fetelere yardim ve yataklik edenler vardi. Bu kijilerin mahkemeleri devam etmekteydi. Aralarinda, ayrilikfi faaliyetler gerfeklejtirenler vardi. Patrikhanenin bu faaliyetlere destek vermesinin nedeni Birinci Dünya Savaji'ni firsat bilerek, Bizans'in yeniden kurulmasini hedefleyen Megali idea fikri idi.25

15 Haziran 1914 tarihli bajka bir telgrafinda Girs, Rusya'nin Trabzon Konsolosunun raporundan bahsetmekteydi. Trabzon'daki Rus Konsolosu telgrafinda, Patrikhaneden alinan talimat neticesinde son 1 günde Rum kiliselerinin ve okullarinin kapatildigini, Metropolitler ile Türk makamlari arasindaki ilijkilerin sekteye ugradigini bildiriyordu. Konsolos raporunda, 'Yunan halki fok bunalimda ve misillemelerden korkuyor. Durum fok zor" ifadelerini kullanmaktaydi.26 Osmanli Devleti'nin Rumlar üzerinde aldigi tedbirler yersiz degildi. Zira Yunanistan bagimsizligini kazandiktan sonra hedeflerini gerfeklejtirebilmek ve Osmanli Devleti üzerindeki amaflarinda bajarili olabilmek ifin sadece Yunan Kilisesi'nin yeterli olmayacagini bilmekteydi. Bu sebeple, Yunan tarihinde önemli bir yere sahip olan Rum/Ortodoks Kilisesi Türklere karji kullanilacakti. Henüz 1910 yilinda Venizelos, Patrikhane'yi Yunanistan ile birlejtirme karari aldi. günkü, Osmanli Devleti'ni yikmak ve Bizans'i yeniden kurmak ifin Patrikhane mutlaka gerekliydi. Bu hususla ilgili olarak Venizelos, "Patrikhane, Yunanistan'in emrine girmelidir; bu suretle birlejmij bir Patrikhane'nin ilerideki milli davalarda rolü pek büyük olacaktir" ifadeleriyle Patrikhaneye Yunanistan tarafindan bifilen rolü özetlemijti.27

Bununla birlikte, Rum kilise ve okullarinin kapatilmasi Patrikhanenin talimati neticesinde oldu. Trakya'daki Rumlarin göf ederek buralara Müslümanlarin yerlejtirilmesi hususunu protesto etmek isteyen Patrikhane 7 Haziran 1914 tarihinde 2 tüm Rum kilise ve okullarinin faaliyetlerini dondurdugunu afikladi. Osmanli Devleti'nin ö Paris Büyükelfisi Rifat Paja'nin Sadrazam Said Halim Paja'ya verdigi bilgiye göre Rum < g kilise ve okullarinin kapatilma karari Yunan elfiliginin talimati neticesinde

OÄ vO~ ©

|84| _

24 Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-

1917 gg., Seriya: 3, Tom: 3, 14 May 1914-27 iyun 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy) Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe izdatelstvo, 1933, Belge No: 261, s. 309-310.

25 Emruhan Yalfin, "II. Mejrutiyet Döneminde Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri" 165-166.

26 Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-

1917 gg., Seriya: 3, Tom: 3, 14 May 1914-27 iyun 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy) Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe izdatelstvo, 1933, Belge No: 262, s. 310.

27 Süreyya §ahin, Fener Patrikhanesi ve Türkiye, (istanbul: Ötüken Yayinlari, 1996), 211-212.

iНе можете найти то, что вам нужно? Попробуйте сервис подбора литературы.

gerfekle§mi§ti.28 Buna ragmen Osmanli Devleti Hükümetinin verdigi güvence neticesinde Rum okullari 28 Temmuz 1914 tarihinde tekrar afildi. Daha sonra Osmanli Devleti ile Yunanistan arasinda yapilan müzakerelerde Anadolu ve Trakya'daki Rumlarla Makedonya ve Epir Müslümanlarinin mübadelesi hususunda karar alindi. Fakat Fener Rum Patrikhanesi, kendi cemaatinin azalmasi neticesinde Patrikhanenin nüfuzunun zarar görecegini dü^ündügü ifin Osmanli Devleti ile Yunanistan arasindaki mübadele konusundaki antla^maya §iddetle kar§i fikti.29

Venizelos'un politikasina paralel olarak Türklerle Rumlar arasinda meydana gelen fati^malarin temelinde Osmanli Devleti'nin terk ettigi topraklarda ya^ayan Müslüman ahaliye yapilan zulüm vardi. Yüzyillarca bulunduklari cografyalarda egemen unsur olarak ya^ayan Türkler bu özelliklerini kaybettikten sonra büyük kitleler halinde bulunduklari topraklari terk etmek zorunda kaldilar. Yunanistan Devleti sinirlari ifinde kalan Türkler bunlarin ba^inda gelmekteydi. Yunanistan Makedonyasi'nda ve Adalarda ya^ayan Türkler Anadolu'ya göf etmek zorunda birakildilar. Buna kar^ilik olarak Osmanli Devleti, Trakya ve Anadolu'daki Rumlari Yunanistan'a gönderme karari aldi. Gönderilen Rumlarin yerine, Yunanistan'dan göf etmek zorunda birakilan Türkler yerle^tirilecekti. Istanbul Rum/Ortodoks Patrigi Yermanos'un Rusya'nin Istanbul Büyükelfisi Girs'ten talepte bulundugu "henüz Türkiye'den ayrilmami§ olan Hiristiyanlara evleri ve onlardan alinan mallar iade edilmeli." maddesinin esas nedeni bu husus idi.30

Sonuf

Birinci Dünya Sava^i'nda Osmanli Devleti'ne kar§i Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi'nden; tipki Ermenilerden istifade ettigi gibi Rumlardan da istifade etmek isteyen Rusya, Istanbul'daki Büyükelfisi Girs araciligiyla Patrikhane ile bazi görü^meler gerfekle^tirdi. Bu görü^melerde Patrik Yermanos, Rumlarin haklarini bahane ederek Rusya'dan bazi taleplerde bulundu. Bulundugu talepler arasinda Rumlar hakkinda Osmanli Devleti'nin gerfekle^tirecegi düzenlemelerin Rusya ve Ingiltere tarafindan denetlenmesi ve bunun ifin iki devlet tarafindan bir komisyon kurulmasi hususu bulunmaktaydi. Bu talep Osmanli Devleti'nin if i^lerine müdahale anlamina gelmekteydi. Bu sebeple Girs, Patrikhanenin talepleri hakkinda Patrige afik güvence vermemekle birlikte, Patrikhanenin desteklenmesini tavsiye etmekteydi.

Rusya'nin Patrikhane ile ileti^im kurmasinin nedenlerinden biri de Fener Rum Patrikhanesi'ni Yunanistan'in etkisinden uzakla^tirmakti. Rum milliyetfiginin bir süre sonra; üstelik Patrikhane vasitasiyla yükselmesi Rusya'da rahatsizlik dogurdu. £ünkü ^

Yunanistan'in Megalo Ideasi Istanbul merkezli Bizans'in yeniden ihyasini ifermekteydi. §

Avrupali devletlerin eski Grek ve Helen kültürüne hayranliklari sebebiyle Yunanistan'i < g her daim desteklemeleri Rusya'nin Istanbul ve Bogazlar üzerindeki kadim hedeflerini § yj © tehlikeye dü^ürebilirdi. Yunan Megali Ideasinin gerfekle^mesi demek Rusya'nin Istanbul |85| ve Bogazlardan vazgefmesi anlamina gelebilirdi. Bu sebeple Rusya, Istanbul Fener Rum/Ortodoks Patrikhanesi vasitasiyla Osmanli Devleti sinirlarinda ya^ayan Rumlari

28 Elfin Macar, Cumhuriyet Döneminde Istanbul Rum Patrikhanesi, (Istanbul: tletijim Yayinlari, 2003], 63.

29 Seyfi Yildirim-Adnan Sofuoglu, Siyasi Faaliyetleriyle Osmanli'dan Cumhuriyete Ortodoks Patrikhanesi, (Ankara: Köksav Yayinlari, 2010], 99-100.

30 Yusuf Hikmet Bayur, TürkInkilap Tarihi, C. III/II, (Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayinlari, 1991], 250-253.

Yunanistan'in etkisinden çikartmak için Rusya tarafina çekmeye çaliçti. Zira Birinci Dünya Savaçi'ndan önce sadece Istanbul'da 200.000 civari Rum yaçamaktaydi. Dolayisiyla Osmanli Devleti çatisi altinda yaçayan Rumlar Yunanistan için Megali Idea hususunda vazgeçilmez nitelikteydi. Bu sebeple Yunanistan, Anadolu topraklarinda çok uzun süreden beri Yunan milliyetçiligini körüklemekteydi.

Yunanistan'in Osmanli Rumlari üzerindeki politikalarindan rahatsiz olan Rusya için Birinci Dünya Savaçi sirasinda önemli bir geliçme yaçandi. Çanakkale Savaçi baçlamadan hemen önce savaça Yunanistan'in da katilmasina yönelik Ingiltere ve Fransa tarafindan öneri sunuldu. Yunanistan'in Çanakkale Savaçi'na katilmasi; Rusya açisindan, zafer elde edildigi takdirde Istanbul'un Yunanistan'a terk edilmesi riski taçimaktaydi. Bu sebeple Rusya, müttefiklerinden gelen bu öneriyi reddetti. Dolayisiyla Rusya'nin Birinci Dünya Savaçi'ndan hemen önce Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi ile girdigi iletiçimin ardindaki esas neden bu hususlardi. Zira Osmanli Devleti'nin Birinci Dünya Savaçi'ndan yenik çikmasiyla birlikte Yunan ordulari Bati Anadolu'nun birçok yerini, Ingiltere ve Fransa himayesinde içgal etti. Bu tarihlerde Rusya, Bolçevik Ihtilali nedeniyle Birinci Dünya Savaçi'ndan ayrilmiçti.

Ж Ж Ж

Beyanname:

1. Etik Kurul izni: Etik Kurul izni gerekmemektedir.

2. Katki Orani Beyani: Yazar, makaleye baçkasinin katkida bulunmadigini beyan etmektedir.

3. Çikar Çati^masi Beyani: Yazar, herhangi bir çikar çatiçmasi olmadigini beyan etmektedir.

Declarations:

1. Ethics approval: Not applicable.

2. Author contribution: The author declares no one has contributed to the article.

3. Competing interests: The author declares no competing interests.

Ж Ж Ж

KAYNAKÇA S Rus Belgeleri

^ ^ Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i

5 CN «sL

5î ° m Vremennogo Pravitelstv 1878-1917gg., Seriya: 3, Tom: 1, 14 Yanvar 1914- 13 Mart

^ 2

02 ^ 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy] Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe

|86 Sotsialno- Ekonomiçeskoe Izdatelstvo, 1931, Belge No: 402, s. 520-521.

Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917gg., Seriya: 3, Tom: 7, Çast 1, 14 Yanvar 191523 Maya 1915 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy] Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomiçeskoe Izdatelstvo, 1935, Belge No: 301, s. 394.

Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917 gg., Seriya: 3, Tom: 7, £ast 1, 14 Yanvar 191523 Maya 1915 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy] Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe Izdatelstvo, 1935, Belge No: 320, s. 414-416.

Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917 gg., Seriya: 3, Tom: 3, 14 May 1914-27 Iyun 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy] Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe Izdatelstvo, 1933, Belge No: 261, s. 309-310.

Mejdunarodnie Otnopeniya v Epohu Imperializma, Dokumenti iz Arhivov Tsarskogo i Vremennogo Pravitelstv 1878-1917 gg., Seriya: 3, Tom: 3, 14 May 1914-27 Iyun 1914 g., (Redaktor: M.N. Pokrovskiy] Moskva/Leningrad: Gosudarstvennoe Sotsialno- Ekonomifeskoe Izdatelstvo, 1933, Belge No: 262, s. 310.

Telif Eserler

Ahmad, Feroz. "Osmanli Imparatorlugu'nun Sonu", Osmanli Imparatorlugu'nun Sonu ve Büyük Güfler, Ed. Marian Kent, Istanbul: Alfa Yayinlari, 2013.

Atalay, Bülent. Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri (1908-1923), Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2020.

Bayur, Yusuf Hikmet. Türk Inkilap Tarihi, C. III/II, Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayinlari, 1991.

Berkes, Niyazi. Patrikhane ve Ekümeniklik, Istanbul: Kaynak Yayinlari, 2002.

Duali, §ir Muhammed. "Fener Rum Patrikhanesi'nin Moskova Patrikligi'yle Ili^kilerinde Ortaya £ikan Gerginlikler (1922-1925]: Tarihfesi ve Sebepleri", Islam Araptirmalari Dergisi, 31, (2014]: 123-139.

Eyice, Semavi. "Aynoroz", Türkiye Diyanet Vakfi Islam Ansiklopedisi, C. IV

Güllü, Ramazan Erhan. Istanbul Türklügü'nün Muhafazasi, Istanbul: Ötüken Yayinlari, 2021.

Güllü, Ramazan Erhan. Patrik Meletios Metaksakis ve Istanbul Rum/Ortodoks Patrikhanesi (1921-1923), Istanbul: Ötüken Yayinlari, 2017.

Güllü, Ramazan Erhan. Türkiye'de Gayrimüslimlerin Yönetimi, Istanbul: Ötüken Yayinlari, 2018.

Hanioglu, §ükrü. "Türkfülük", Tanzimat'tan Cumhuriyet'e Türkiye Ansiklopedisi, C.V.

Inci, Salih. "Türk-Yunan Siyasi Ili^kilerinde Azinliklarin Dini Kurumlari Meselesi (Patrikhane Örnegi]", Balkan Araptirmalari Dergisi 1/2 (2010]: 64-96.

Karal, Enver Ziya. Osmanli Tarihi, C. V, Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2017.

Kerimoglu, Hasan Taner. "1913-1914 Rumlara Kar§i Boykot ve Hüseyin Kazim Bey'in Bir Risalesi", £agdap Türkiye Araptirmalari Dergisi, 5/13, (Güz 2006]: 91-107.

Kurat, Akdes Nimet. Türkiye ve Rusya XVIII. Yüzyil Sonundan Kurtulup Savapina Kadar Türk-Rus Hipkileri (1798-1919), Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2011, 310.

Macar, Elçin. Cumhuriyet Döneminde Istanbul Rum Patrikhanesi, Istanbul: Iletiçim Yayinlari, 2003.

Ortayli, Ilber. Osmanli'da Milletler ve Diplomasi, Istanbul: Iç Bankasi Yayinlari, 2008.

Sonyel, Salahi. Osmanli Devleti'nin Yikilmasinda Azinliklarin Rolü, Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2014.

§ahin, Süreyya. Fener Patrikhanesi ve Türkiye, Istanbul: Ötüken Yayinlari, 1996.

Topbaç, Tansel. "Ekümeniklik ve Fener Rum Patrikhanesi". Yayimlanmamiç Yüksek Lisans Tezi, 2007.

Ünal, Fatih. "Osmanli Istanbul'unda Bir Rus Misyoner Hastanesi: Pangalti Nikolayev Hastanesi", Marmara Üniversitesi TürkiyatAraptirmalari Dergisi, V/II, (2018): 235258.

Yalçin, Emruhan. "II. Meçrutiyet Döneminde Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi'nin Siyasi Faaliyetleri", Ankara Üniversitesi Türk Inkilap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, 45, (Bahar 2010]: 157-176.

Yildirim, Seyfi- Sofuoglu, Adnan. Siyasi Faaliyetleriyle Osmanli'dan Cumhuriyete Ortodoks Patrikhanesi, Ankara: Köksav Yayinlari, 2010.

Ж Ж Ж

Q

<

о

Q Z Ù

Z >

oa

|88|

i Надоели баннеры? Вы всегда можете отключить рекламу.