¡mtîyaz SAHiBi | Proprietor Burhan ÇAGLAR
SORUMLU YaZI i$LERi MüDÜRÜ | Managing Editor Ömer Faruk CAN
S
-a
Osmanli ara§tirmalarina münhasir, alti ayda bir (Nisan ve Ekim) ne§redilen, agik eri§imli, gift kör hakem sistemli akademik dergi
Double-blind peer-reviewed open-access academic journal published semiannually (April and October) in the fields of Ottoman Studies ^
S 8
SAYI | ISSUE 3 • NiSAN | APRIL 2022
a
£
iRTiBAT | Contact Kadim • Sakarya Üniversitesi
Esentepe Kampüsü, Fen-Edebiyat Fakültesi, C Blok, Ofis: 113, Serdivan/Sakarya (Turkey) 54050 Telefon | Phone • 00 90 264 295 60 15
Internet Adresi | Webpage • dergipark.org.tr/kadim • kadim.sakarya.edu.tr E-posta | E-mail • kadim@sakarya.edu.tr
Tasarim | Design Hasan Hüseyin CAN
Baski | Printed by
MetinCopyPlus • Arti Dijital & Baski Merkezi
Turkocagi Cad. 3/A Cagaloglu/Fatih/lstanbul
Basim TaRiHi | Print Date • NiSAN | April 2022 ISSN 2757-9395 • e-ISSN 2757-9476 UcRETSiz | Free of Charge
Kadimdeki makaleler, Creative Commons Alinti-Gayriticari 4.0 (CC BY-NC) Uluslararasi Lisansi ile lisanslanmigtir. Bilimsel ara§tirmalari kamuya ücretsiz sunmanin bilginin küresel payla§imini artiracagi ilkesini benimseyen dergi, tüm içerigine aninda Libre açik erigim saglamaktadir. Makalelerdeki fikir ve görü|lerin sorumlulugu sadece yazarlarina ait olup Kadim'in görü§lerini yansitmazlar.
Articles in Kadim are licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 (CC BY-NC) International License. Kadim provides immediate Libre open access to its content on the principle that making research freely available to the public supports a greater global exchange of knowledge. Authors are responsible for the content of contributions; thus, opinions expressed in the articles belong to them and do not reflect the opinions or views of Kadim.
Dergi Park
Edïtôr Editor-in-Chief
Mïsafïr Edïtôr Guest Editor
Yayin Kurulü Editorial Board
Yazim ve Dïl EdïtôrlerI Writing and Language Editors
Tûrkçe Dïl EdïtôrC Turkish Language Editor
Ingïlïzce Dïl EdïtôrlerI English Language Editors
Mïzanpaj EdïtôrC Layout Editor
Sosyal Medya EdïtôrC Social Media Editor
Yayin SekreterI Secretariat
Arif BÎLGÎN | Prof. Dr., Sakarya Oniversitesi
Fatih BOZKURT | Doç. Dr., Sakarya Oniversitesi
Necmettin ALKAN | Prof. Dr., Sakarya Oniversitesi Fatih BOZKURT | Doç. Dr., Sakarya Oniversitesi Ömerül Faruk BÔLÛKBA§I | Doç. Dr., Marmara Oniversitesi Kerim ilker BULUNUR | Doç. Dr., Sakarya Oniversitesi Bü§ra ÇAKMAKTAÇ | Dr. Ögr. Oyesi, Sakarya Oniversitesi M. Talha ÇiÇEK | Doç. Dr., istanbul Medeniyet Oniversitesi Filiz DIGIROGLU | Doç. Dr., Marmara Oniversitesi Miraç TOSUN | Dr. Ögr. Oyesi, Karadeniz Teknik Oniversitesi Kenan YILDIZ | Doç. Dr., istanbul Medeniyet Oniversitesi
Ömer Faruk CAN | Sakarya Oniversitesi Burhan ÇAGLAR | Sakarya Oniversitesi Burak ÇITIR | Sakarya Oniversitesi Mehmet KERiM | Sakarya Oniversitesi Bünyamin PUNAR | Sakarya Oniversitesi
Sedat KOCABEY | Sakarya Oniversitesi
Bü§ranur KOCAER | Sakarya Oniversitesi
Muhammed Emir TULUM | Dr., istanbul Medeniyet Oniversitesi
Didar Ay§e AKBULUT | Marmara Oniversitesi irem GÛNDÛZ-POLAT | Sakarya Oniversitesi Hâcer KILIÇASLAN | Sakarya Oniversitesi
Hasan Hüseyin CAN | islâm Araçtirmalari Merkezi (iSAM)
Bü§ranur BEKMAN | Sakarya Oniversitesi
Yusuf islam YILMAZ | Sivas Cumhuriyet Oniversitesi
1768-1774 Osmanli-Rus Sava§i Ortasinda Kirim Pazarligi: Fok§an Bari§ Müzakereleri
THE CRIMEAN BARGAIN
in the middle of the 1768-1774 ottoman-russian war: focsani peace negotiations
HAKAN YILDIZ*
OZ ABSTRACT
Osmanli Devleti ile Rusya arasinda 1768 yilindan 1774 yilina kadar alti yil devam eden uzun sava^ surecinde bari^ saglamak için yapilan iki giri^imden ilki, Eflak ile Bogdan sinirindaki Fok^an ka-sabasi yakinlarinda yapilan muzakerelerdir. Fok^an goru^meleri-nin onemi, ilk kez Osmanli Musluman mulku olan Kirim'in ba-gimsizliginin Osmanli hilafeti ile birlikte devletlerarasi bir muza-kerede gundeme gelmesidir. Dolayisiyla soz konusu goru^meler, siyasî bir meselenin dinî nitelikleriyle birlikte tarti^ildigi diploma-tik bir sureç olarak da ilgi çekicidir. Muzakerelerde Kirim'in ba-gimsizligi, Rus tarafinca on ^art olarak one suruldugu, Osmanli ta-rafinca ise Islâm dinine ve hilafete aykiriligi gerekçesiyle reddedil-digi için diger maddelere geçilememi^ ve goru^meler anla^mazlikla sonuçlanmi^tir. Bu makale, daha once XVIII. yuzyil Osmanli-Rus ili^kilerine dair yapilan çali^malarda kisaca deginilen Fok^an bari§ muzakerelerini, ilk kez mustakil bir ba^lik altinda ve Osmanli-Rus muzakerecilerin ^ahsî, siyasî performanslari çerçevesinde ayrinti-li olarak incelemeyi ve degerlendirmeyi amaçlamaktadir. Boylece, diplomatik giri^imlerin Osmanli-Rus Sava^i'nin surecine etkisi ve savarin sonucundaki kayiplarin ve kazançlarin her iki devletin siyasî gelecegini nasil ^ekillendirecegine dair bazi ongorulere ula^-mak mumkun olabilecektir. Ara^tirmada konu ile ilgili basili eser-ler ve bazi resmî belgelerin yaninda, olaylara ^ahit olan ki^ilerin ka-leme aldigi butun kroniklerden yararlanilmaya çali^ilmi^tir.
Anahtar Kelimeler: Fokçan Muzakereleri, 1768-1774 Osmanli-Rus Savaçi, Yenifehirli Osman Efendi, Yâsinîzâde Osman Efendi, Gregori Grigoreviç Orlov, Aleksey Obrefkov.
MAKALE BÎLGÎSi | ARTICLE INFORMATION
Makale Türü: Ara§tirma Makalesi | Article Type: Research Article Geli§ Tarihi: 8 Çubat 2022 | Date Received: 8 February 2022 Kabul Tarihi: 17 Mart 2022 | Date Accepted: 17 March 2022
The first of the two attempts to ensure peace during the six-year-long war (1768-74) between the Ottoman Empire and Russia was the negotiations held near the town of Focsani on the border of Wallachia and Moldavia. The importance of the Focsani Negotiation is that the independence of Crimea, which was an Ottoman Muslim territory, came to the fore in an interstate negotiation with the Ottoman caliphate. Therefore, these are interesting diplomatic processes in which a political issue was in question with its divine qualities. Since the Russian representatives recognized Crimea's independence as the precondition, and the Ottomans disagreed, claiming it against the religion oflslam and the Caliphate, the meeting ended with disagreement without negotiating on subsequent articles despite long discussions. This article analyses the Focsani Peace Negotiations briefly mentioned in the literature of eighteenth century Ottoman-Russian relations first time separately with the personal and political performances of Ottoman and Russian negotiators. Thus, it predicts the effect of diplomatic initiatives on the war process and how the losses and gains of each side shaped their political future. The study benefits from chronicles written by eyewitnesses, secondary sources, and official documents related to the subject.
Keywords: Focsani Negotiations, 17681774 Ottoman-Russian War, Yeni^ehirli Osman Efendi, Yasinizade Osman Efendi, Grigory Orlov, Alexei Obreskhov
lij?' ATIF | CITATION
Yildiz, Hakan. "1768-1774 Osmanli-Rus Sava§i Ortasinda Kirim Pazarligi: Fok§an Bari§ Müzakereleri". Kadim 3 (Nisan 2022), 1-30. doi.org/10.54462/kadim.1070241
* Dr. Ögr. Üyesi, Ni^anta^i Üniversitesi, iktisadi idari ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Tarih Bölümü, hakansitare@gmail.com, ORCID:
0000-0003-4609-5087.
1768-1774 OsMANLi-Rus Sava^i Ortasinda Kirim Pazarligi HAKAN YILDIZ
GiRi§
768-1774 Osmanli-Rus kara savajlarinin sona erdirilmesine yönelik ilk te^ebbüs, 1 1772'nin mayis ayinda Yergögü'de imzalanan ate^kesin ardindan Bogdan'in Fok^an ka-sabasi yakinlarinda yapilan bari^ müzakereleridir. Osmanli Devleti ve Rusya'nin iki^er murah-hasla temsil edildigi Fok^an görü^meleri, Osmanli egemenligindeki bir Müslüman hanligin ba-gimsizliginin ve bu baglamda Osmanli padi^ahinin halifelik yetkisinin tarti^maya a^ildigi ilk uluslararasi resmi toplanti olmasi bakimindan önemlidir.
Söz konusu müzakereler iki devletin sava^i bitirmek adina yaptiklari siyasi giri^imler olmakla birlikte, Osmanli Devleti a^isindan Islam inancina dair ilahi bir realitenin gündeme gelmesi bakimindan dini mahiyet de ta^imaktadir. Peygamberin vekili olarak Müslümanlarin dini ba^kani sultanin hükmü altindaki Müslüman Kirim'in Hristiyan bir ülke ile siyasi pazarliga sahne olmasi, Osmanlilar i^in kabul edilemeyecek bir durumdur. Ancak sava^ta Osmanli ordularinin lojistik yetersizlikler, firarlar ve disiplinsizlik gibi sebeplerle Rus ordulari kar^isinda ba^arisiz olmasi, bu tarti^maya a^ilamaz dini meselenin Rusya tarafindan müzakerelerde gündeme getirilmesine sebep olmu^tur. Dolayisiyla Fok^an bari^ görü^meleri, Osmanli temsilcilerinin Müslüman bir bölgenin bagimsizliginin kabul edilemeyecegine dair jer'i deliller öne sürdügü, Rus temsilcilerin ise konunun herhangi bir siyasi mesele gibi seküler ^özümünü talep ettigi garip bir diplomatik mücadeleye sahne olmu^tur.
Söz konusu ilgin^ özelligine ragmen Fok^an müzakerelerine, genellikle 1768-1774 Osmanli-Rus Sava^i ya da Kü^ük Kaynarca Antla^masi üzerine yapilmi^ bilimsel ^ali^ma-larin alt ba^liklarinda yer verilmi^tir. Bu ara^tirma ise müstakil bir ba^lik altinda ele alinan bari^ görüjmelerini, Osmanli ve Rus temsilcilerin ^ahsi, siyasi performanslari ^er^evesinde incelemeyi ve degerlendirmeyi ama^lamaktadir.
Makalede öncelikle Osmanli-Rus sava^inin ba^langicindan, Fok^an bari^ görü^melerinin yapildigi 1772 yilina kadar olan dört yillik dönem genel hatlariyla anlatilmi^tir. Daha sonra her iki heyetteki murahhaslarin kigisel özellikleri, diplomatik birikimleri ve becerileri ortaya konulmuj; ardindan da müzakerelerde ifade ettikleri görüjleri, önerileri, talepleri, itirazlari ayrintilariyla tespit edilmek ve degerlendirilmek suretiyle ya^anan diplomatik mücadele her yönüyle ortaya konulmaya ^ali^ilmi^tir. Bu sayede diplomatik giri^imlerin Osmanli-Rus Sava^i'nin sürecini ne kadar etkiledigi ve sava^in sonucundaki kayiplarin ve kazan^larin her iki devletin siyasi gelecegini nasil ^ekillendirecegine dair bazi yargilara varilabilecegi ümit edilmektedir. Makalede konu ile ilgili olarak basili ara^tirmalarin yaninda, özellikle Devlet Ar^ivleri Osmanli Ar^ivi'nde ^ejitli tasniflerdeki belgeler, Mehasinu l-Asar ve Haka'ikü'l-Ahbar, Enveri Tarihi, Tarih-iAhmed Cavid, Hulasatü'l-I'tibar, Tarih-iIbret-nüma-yi Devlet, Tarih-i Sefer-i Rusya, Mürit-Tevarih gibi ?agdaj birincil kaynaklardan1 istifade edilmi^tir.
1 Bu yazmalardan bazilarinin tenkitli ne^irleri de yapilmi^tir. Ancak yazma nüshalar ile söz konusu ne^irler kar^ila^tirildiginda, ^ok az da olsa dizgiden kaynaklanmasi muhtemel bazi hatalara tesadüf edilmi^tir. Ayrica XVIII. yüzyil sonlarina dogru kaleme alinan yazmalarin "yazi dili" ile "konu^ma dili", iki-ü^ yüzyil öncesine göre degi^mi^ ve günümüz konu^ma diline daha yakin bir hale gelmi^tir. Bu degi^imi gösteren en önemli kaynaklar, Osmanli topraklarinda konu^ulan Türk^eye dair hazirladiklari gramer kitaplarinda Türk^e cümleleri Latinize ederek kaydeden M. Viguer, T. Vaughan gibi Avrupalilarin eserleridir. Dolayisiyla makalede birincil kaynaklar olan yazmalardan alintilar yapilirken dizgi, okuma hatalarini aktarmamak ya da degi^en konu^ma dilini en dogru ^ekilde yansitabilmek i^in tenkitli ne^irlerden ^ok, orijinal yazmalarin kullanilmasi tercih edildi.
i. 1768-1772 Yillarinda Karada Osmanli-Rus Askeri Mücadelesine Genel Bir Baki§
XVIII. yüzyilin ilk yarisinda Rusya ve Iran ile yaptigi uzun, yipratici sava^lardan yorgun dü^müj Osmanli Devleti, yüzyilin ikinci yarisinda Avrupa devletlerinin birbirleriyle müca-delelerine kari^mamayi esas alan bir bari^ politikasi takip ediyordu. Ancak 1763'te Lehistan Krali III. August'un ölümün ardindan Avrupa devletlerinin kendi menfaatlerine uygun bir kral se^tirmek i^in Lehistan'a siyasi ve askeri müdahalelere ba^lamalari, kuzey sinirlarinin güvenligini nedeniyle Osmanli Devleti'ni de bu mücadelenin i^ine ^ekti.1
III. August'un yerine ge^ecek yeni kral i^in Fransa ve Avusturya, Katoliklerin hamisi olarak Diyet Meclisi'nin ortak adayini kral tanimak istiyordu. Rusya ve Prusya ise Lehistan'da Ortodokslari destekliyor ve kendi ^ikarlarina uygun olan Stanislaw Poniatowski'yi kral se^-tirmeye ^ali^iyordu. Lehistan Diyet Meclisi Rusya-Prusya adayini kral se^meyi reddedince, Rus ordulari Lehistan'a girdi ve Poniatowski'yi 1764'te kral se^tirdi.5
Rusya'nin Lehistan'a askeri müdahalesiyle Poniatowski'nin kral se^tirilmesi, Fransa ve Avusturya'nin tepkisini ^ektigi gibi Osmanli Devleti i^in de ciddi bir tehlike yaratti. Dogu Avrupa'daki Osmanli sinirlari, yani Eflak-Bogdan ve Kirim, artik Rus emperyalizminin tehdidi altina girmi^ti.4 Ancak Osmanli Devleti, Rusya ile bari^i bozmak istemiyordu. Bu nedenle Istanbul'daki Rus El^isi Alesco Obreskhov'a (Obre^kov. Osmanli kaynaklarinda: Abre^kof/Ibri^kof), Lehistan'a silah zoruyla yapilan her türlü müdahaleye kar^i olduguna dair bir nota vermekle yetindi. Osmanli yardimini talep eden Leh milliyet^ilere ise iyi niyetli, ama mesafeli bir uyari yazisi gönderdi.5 Ancak Avusturya ve Fransa el^ileri, sonraki birka^ yil boyunca kendi destekledikleri Katolik Leh milliyet^ilerinden olu^an Bar Konfederasyonu'na yardim edilmesi ve Rusya'ya savaj a^ilmasi i^in Osmanli devlet adamlari ile padi^ahi ki^kirt-maya devam etti.6
1768 yili Temmuz ayi ortalarinda, Rus yanlisi krala kar^i mücadele eden Bar Konfederasyonu'nun ileri gelen üyelerinin Rus ordusuna yakalanmamak i^in sinirlari ge^erek Osmanli topraklarina siginmasi, o zamana kadar süren belirsizligi sonlandirdi ve Osmanli-Rus savanna giden yolu a^ti. Yillardir Osmanli Devleti'ni Rusya'ya kar^i sava^a ki^kirtan Avusturya ile Fransa, bekledikleri firsati yakaladiklarini dü^ünerek ajanlari vasitasiyla siginan Lehliler ve onlari takip eden Kazaklari tahrik ettiler.7 Kisa süre sonra Rus birlik-
2 Johann Wilhelm Zinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, ^ev. Nilüfer Ep^eli (Istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2011), 5/630631; Ismail Hakki Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1982), 4(1)/365-366.
3 Akdes Nimet Kurat, Rusya Tarihi-Ba$langi$tan 1917'ye Kadar (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1987), 287-288; Alexander Borisovich §irokorad, Ruslarin Gözünden 240 Yil Kiran Kirana Osmanli-Rus Sava^lari-Kirim, Balkanlar, 93 Harbi ve Sarikamif, ^ev. D. Ahsen Batur (Istanbul: Selenge Yayinlari, 2013), 131-132; 361, 394; Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/359.
4 Ahmed Cävid, Tarih-i Ahmed Cavid (Istanbul: Istanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, Türk^e Yazmalar Koleksiyonu, 92), 107a-b; Ahmed Cavid, Osmanli-Rus Ui^kileri Tarihi-Ahmed CavidBey'in Müntehabati, n^r. Adnan Baycar (Istanbul: Yeditepe Yayinevi, 2004), 274-276.
5 Zinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 632.
6 Albert Sorel, On Sekizinci Asirda Mesele-i §arkiyye ve Kaynarca Muahedesi, ^ev. Yusuf Ziya (Istanbul: ideal Kültür ile Yayincilik, 2016), 44-45.
7 §em'dänizäde Findiklili Süleyman Efendi, Mür'it-Tevarih, n^r. Münir Aktepe (istanbul: istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayinlari, 1978), 2A/112; Zinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 637.
1768-1774 OsMANLi-Rus Sava^i Ortasinda Kirim Pazarligi HAKAN YILDIZ
leri ile Kazaklar, Osmanli topraklarina girdi ve konfederasyon üyelerinin bulundugu Balta jehrini basti.8 §ehri ateje vererek büyük bir katliam yapti.9
Bu 50k edici sinir tecavüzü üzerine, Istanbul'daki Rus aleyhtari propaganda birden gü^lendi. Rusya derhal özür dileyip baskina karijan Kazaklari cezalandirdiysa da, bajkentte alevlenen öfkeyi dindiremedi.10 Padijah III. Mustafa, zaten birka^ yildir Rusya'nin Özü (Dinyeper) ve Bug (Bog) nehirleri arasindaki arazide kale inja ederek askeri yiginak yapma-sindan, Kafkasya'daki Osmanli topragi Kabartay sinirini ihlal etmesinden, Bogdanlilari kijkirtmasindan, Balkanlarda casusluk faaliyetleriyle Karadaglilari ayaklandirmasindan ve Gürcistan'daki karijikliklara müdahale etmek istemesinden dolayi savaji ciddi jekilde dü-jünmekteydi.11 Nihayet 26 Cemaziyelevvel 1182/8 Ekim 1768 Cumartesi günü, padijahin huzurunda devlet, ordu ve ulemanin ileri gelenlerinin hazir bulundugu toplantida, Rusya'ya savaj ilan edildi.12
Ilgin^ olan, istedigi savaj kararini alan III. Mustafa'nin ordunun böyle büyük bir savaja hazir olup olmadigina dair bir fikrinin bulunmamasiydi. Sefer ilani öncesinde, eski sadrazam Muhsinzade Mehmed Paja'nin sinir kalelerindeki askeri kuvvetlerin azligina ve erzak, mühimmat eksikligine dair ikazlarini ise onun korkakligina yormuj ve kendisini azletmijti.13 Padijah, ancak savajta Osmanli kuvvetlerinin yenilgi haberleri gelmeye bajladiktan sonra Muhsinzade'nin ikazlarinin ne kadar dogru oldugunu görecek ve savaji kazanma imkaninin kalmadigina o zaman inanacaktir.14
Yeterli erzaki, mühimmati ve disiplini olmayan Osmanli ordusu i^in savaj böylece ka^i-nilmaz olmujtu. Nihayet sadrazamliga ve serdar-i ekremlige getirilen Yaglik^izade Mehmed Emin Paja'nin komutasi altindaki merkez ordusu, 1769 yilinin Mart ayi sonunda Davutpaja ordugahindan Moskov (Rus) seferine hareket etti.15 Ancak Mehmed Emin Paja'nin savajtan anlamayan bir devlet adami olmasi ve önemli bir stratejik merkez olan Isak^i'daki savaj mec-
8 Jorga'ya göre Balta baskinini sadece Kazaklar yapmi^ti. Nicolae Jorga, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, ^ev. Nilüfer Ep^eli (Istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2005), 4/386. Zeinkesien'e göre ise Kazaklarla birlikte Rus birlikleri de vardi. Zeinkesen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 637.
9 Zeinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 637; Abdullah Altun, Said b. Halil Ibrahim'in 'Tarih-i Sefer-i Rusya' Adli Eseri (Transkripsiyon ve Degerlendirme) (Kayseri: Erciyes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2006), 40.
10 Jorga, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 386-387; Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/366.
11 Hammer'e göre padi^ah, Rusya ile daha önceden sava^mak istemi^; ama Rus altinlarina dayanamayip kendisini engelleyen ulemadan bazi kimseler yüzünden bunu yapamami^ti. Joseph Von Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches (Wien, 1832), 8(Achter Band)/312.
12 Väsif Ahmed Efendi, Mehäsinü'l-Äsär ve Hakä'ikü'l-Ahbär (Istanbul: Matba'a-i Ämire, 1219/1804-1805), 1/318-319; Väsif Ahmed Efendi, Ahmed Väsif Efendi ve Mehäsinü'l-Äsär ve Hakä'ikü'l-Ahbär'i 1166-1188/1752-1774 (inceleme ve Metin), n^r. Nevzat Saglam (Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayinlari, 2020), 338-339; Saffet Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi ve Tarihinin 1. Cildinin Metin ve Tahlili (1182-1188/1768-1774) (istanbul: Marmara Üniversitesi, Türkiyat Ara^tirmalari Enstitüsü, Doktora Tezi, 2000), 18-19.
13 Väsif, Mehäsinü'l-Äsär, 1/314; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 334-335. Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/368.
14 Kemal Beydilli, "III. Mustafa (1757-1774) Kaynarca Öncesi bir Padi^ah Portresi", Ottoman Studies/Osmanistische Studien 8 (2019), 227. Gerek saltanatinda gerekse Osmanli-Rus sava^inda olumlu ve faydali i^ler yapmaya ^ali^an III. Mustafa, tüm iyi niyetine ragmen aslinda ^abalarinin ^ürümekte olan köhne düzeni degi^tirmeye ve düzeltmeye yetmeyecegine inanmi^ti. Bu kanaatini me^hur dörtlügünde ^öyle ifade etmi^tir:
"Yikilupdur bu cihän sanma ki bizde düzele Devlet-i $erh-i deni verdi kamu mübtezele §imdi erbäb-i sa'ädetde gezen hep hazele l^imüz kaldi bizüm merhamet-i Lem-Yezel'e".
Hüseyin Gönel, "Yikilupdur Bu Cihän ve Alti Nazire", Uluslararasi Sosyal Aratfirmalar Dergisi 6/28 (2013), 123. _ 15 Väsif, Mehäsinü'l-Äsär, 1/324-325; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 334-335.
lisinde bunu bizzat ifade etmesi,16 ordu ileri gelenlerini hayretler i^inde birakmi^ ve askerin ba^komutana guveninin kaybolmasina neden olmu^tu. Keza bazi birliklere usulsuz olarak atanmi^ liyakatsiz zabitler de komuta i^in yeterli bilgi ve tecrubeden yoksundu.17 Ayrica uzun yillardan beri "ismi var cismi yok" bir haldeki timarli sipahilerden ^ok azi orduya katilmi^ti.18 Dolayisiyla Osmanli ordularinin erzak, muhimmat, komuta, disiplin ve moral-motivasyon bakimindan bu sava^i uzun sure surdurebilme ve kazanma ihtimali ^ok zayifti.
Osmanli ordusunun ilk hedefi, Rus hucumunun beklendigi onemli bir kale olan Hotin ile bir diger saldiri hedefi olan Ozi kalesine destek verecek konumdaki Bender'di.19 Bununla birlikte, o yilin ^ok kurak ge^mesi ve yeterli erzak tedarik edilmeden sefere ^ikilmasi nedeniyle orduda ciddi bir kitlik10 ve salgin hastalik baj gostermi^ti.11 Ayrica hazineden aldigi parayla orduya yiyecek temin etmesi gereken Bogdan voyvodasi, Rus taraftari oldugu i^in kasitli olarak erzak toplanmasini geciktirmekteydi.11 Yine gida teminine memur olan Bender Defterdari Ahmed Efendi, devletin yiyecege daha az para odemesi i^in fiyatlarin du^mesini beklerken, Bucak Tatarlarinin sikilarak gida yukleriyle geri donmesi sonucunda erzak satin alamami^ti. Boylece zaten yiyecek sikintisina katlanarak Bender'e gelmi^ olan Osmanli ordusu, iyice erzaksiz kalmi^ti.13
Saldiri ve savunma ama^li olarak birka^ kola ayrilmi^ olan Rus ordularinin temel plani ise kuzeyden, dogudan ve batidan Osmanli topraklarina hucum etmekti. Ilk olarak Podolya'daki Rus ordusundan onemli bir kuvvet, Dinyester nehrini ge^erek stratejik oneme sahip Hotin'i ku^attiysa da ba^arisiz olarak geri ^ekildi.14 Hotin'in du^memesi, zafer bekleyen Istanbul'da gereginden fazla abartilarak kutlandi. Hatta padi^aha "gazi" unvani verildi.15 Ancak kij bastirinca, Hotin'i savunan kale di^indaki kuvvetler ile kaledeki askerler a^lik ve soguga dayanamayarak ka^ti. Bunun uzerine daha once puskurtulmuj olan Rus kuvvetleri, 1769 yili temmuz ayinda kendilerine hucum eden bir Osmanli ordusunu bozguna ugrattiktan sonra Hotin onlerine geldi. Akabinde de kapisi a^ik birakilarak terk edilmi^ kaleyi ele ge^irdi.16
Hotin'in Ruslarin eline du^mesinden sonra, bolgede bulunan Osmanli ordusu duzensiz bir ^ekilde ve panik i^inde Babadagi'ndaki ordugaha ^ekilmi^ti. Rahat^a ilerleyen Rus ordusu,
16 Vasif, Mehasinu'l-Asar, 2/9; Saglam, Mehasinu'l-Asar, 356-357.
17 Mesela Rus^uk ve kazalarindan zabit se^imi ve asker toplanmasi sirasindaki usulsuzlukler hakkinda bk. Ba^kanlik Osmanli Ar^ivi (BOA), Muhimme Defterleri (A.DVN.MHM.d), 169/458, s. 281.
18 Mesela cephenin onemli merkezlerinden biri olan Nigbolu'dan sefere katilmasi gereken sipahi ve cebeli sayisinin ancak 1/4'u ya da 1/6'si orduya iltihak etmijti bk. BOA, A. DVN. MHM. 171/527, vr. 142a.
19 Qali^kan, Vekayi-nuvis Enveri Sadullah Efendi, 26; Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/375. g
20 "...Istanbul'dan ^ikildigi gun kitlik boynunu uzatti. Etmege dari katilmaga ba^ladi. Sefere kitlik kitliga tacun lazim gelmek ^ tabicat-i dehrden olmagla u$u birden zuhura geldi...Nuzul eminleri, anbarlarda kirk yildan beri arta kalmif kire$ gibi unlari £ ve toprak gibi peksemadi ezip yeni unlara kattilar.Toprak pi^mek cadet olmadigindan hemen kuruca $amur gibi etmegi ^ halka verdiler... Qaresi olmayanlar, bunu be^-on gun yeyip dunyaya veda ederek Han Tepesi dedikleri mahalle varip, taze < taze mezarlara uzandilar, yattilar...": Ahmed Resmi Efendi Giridi, Hulasatul-l'tibar (Istanbul: Suleymaniye Yazma Eser g Kutuphanesi, Esad Efendi, 2256), 6a. Ahmed Resmi Efendi'nin bu yazma eseri, Ethan L. Menchinger ve Osman Kose tarafindan da ne^redilmi^tir. ^
21 "...Bu esnada 'askerine kulli hastelik mustevli olup, halleri peri^an...". BOA, Duvel-i Ecnebiyye Dergileri (A.DVN.DVE), 9/2. |
22 Mithat Sertoglu, Mufassal Osmanli Tarihi (Ankara: Turk Tarih Kurumu Yayinlari, 2009), 5/2569. ^
23 Vasif, Mehasinu'l-Asar, 2/12-13; Saglam, Mehasinu'l-Asar, 359-360. <
24 Altun, Tarih-i Sefer-i Rusya, 42.
25 Vasif, Mehasinu'l-Asar, 1/326; Saglam, Mehasinu'l-Asar, 346-347; §em'danizade, Mur'it-Tevarih, 23.
26 Altun, Tarih-i Sefer-i Rusya, 42-43; §irokorad, Ruslarin Gozunden 240 Yil Kiran Kirana, 139-140. _
1768-1774 OsMANLi-RuS SAVA^i ORTASiNDA KiRiM PAZARLiGi HAKAN YILDIZ
önce Bogdan'in bajkenti Yaj'i ele ge^irdi.27 Ardindan da Bogdan ve Eflak, tamamen Ruslar tarafindan ijgal edildi. Bu arada bajka bir Osmanli ordusu Bender'e saldiran Rus kuvvetle-rine karji bazi bajarilar sagladiysa da, saman alevi gibi olan bu kü^ük galibiyetler genel geri ^ekilmeyi önleyemedi.28 Askeri düzen ve disipline sahip Rus ordulari, ileri harekata devam ederek kendilerinden iki-ü^ kat fazla, ama disiplin ve düzenden yoksun Osmanli kuvvetle-rini29 birka^ defa maglup ettikten sonra 1770 yili temmuzunda Tuna kiyisindaki Kartal'a yaklajti.50 Sonraki bir-iki ay i^inde de Bender, Ibrail, Ismail, Kili ve Akkirman gibi stratejik Osmanli kalelerini ele ge^irdi.51
Bu fena durum üzerine Sadrazam Ivazzade Halil Paja'nin komutasi altindaki büyük Osmanli ordusu, bozgun halinde Kartal'a ^ekilmij Osmanli kuvvetleri ile birlejerek Rus ordusunun üzerine yürüdü. Ancak 2 Agustos'ta yapilan savajta, Rus ordusunun jiddetli top^u ateji ve hizli taarruzlarla üstünlük saglamasi sonucunda Osmanli ordusu bozguna ugradi.52
Qari^e II. Katerina, 1770 yilinda Osmanli-Rus savajlari devam ederken, Kirim'i ele ge^irme planini da devreye sokmujtu. Bu plana göre gizli görüjmelerle bazi Kirim jehzadeleri ve Tatar ileri gelenleri, Kirim'in Osmanli Devleti'nden bagimsiz olmasi ve kendi hanlarini özgürce se^ebilmesi gibi vaatlerle elde edilmijti.55 Dolayisiyla savaj bajladiktan hemen sonra, bir Rus ordusu Kirim'a gönderildi. Ancak böyle bir saldiriyi bekleyen Kirim Seraskeri Silahtar Ibrahim Paja, Kirim'in kilidi sayilan stratejik Orkapi'da Ruslari maglup etti.54 Geri ^ekilen Ruslar, yilmadan yeniden savaja hazirlandilar. Bir taraftan da Tatar jehzadelerini ve Kirim ileri gelenlerini kendi taraflarina ^ekmek i^in yaptiklari bagimsizlik propagandala-rini yogunlajtirdilar.55 Kisa süre sonra bir^ok Kirim jehzadesi ve Tatar beyi, Rusya tarafina ge^mijti.56
Ertesi yil olan 1771'de Rus ordusu, kendisine katilan Nogay Tatarlari ve Kirim Tatarlari ile ^ok daha gü^lenmij olarak Or kalesine yeniden saldirdi. Erzak ve para sikintisi i^indeki Ibrahim Paja, bajarili bir savunma yapmasina ragmen kaledeki Tatarlarin ihanet ederek kale kapilarini a^masi üzerine maglup oldu. O sirada Taman kalesi de bajka bir Rus ordusu tarafindan ele ge^irilmijti. Böylece tüm Kirim topraklari, Rus ordusu tarafindan ijgal edildi.57
Eflak-Bogdan cephesinde de durum hi^ iyi degildi. Osmanli ordusu, Kartal galibiyetinden sonra ileri harekata devam eden Rus kuvvetlerine karji direnmeye ^alijmij, ancak komutanlar
27 Väsif, Mehäsinül-Äsär, 2/82-83; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 419-420.
28 Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/383-384.
29 ".Moskovlu ise fenn-i harb-i cedidi tahsil etmi$ oldugundan gayri, mücerrebü'l-etvär olan miri 'askeri dahi peri^än ve meterislerde olan piyädeler dahi 'Dostlar $ehid, biz gäzi' diyerek firär ve cümle mühimmäti yerli yerinde terk edip...". Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 151a; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 342.
30 Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 151b; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 342-343; §irokorad, Ruslarin Gözünden 240 Yil Kiran Kirana, 145-146.
31 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 147-159.
32 Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 155b-156b; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 348-350; §em'dänizäde, Mür'it-Tevärih, 44-45.
33 BOA, A.DVN.MHM.d, 171/588, 589, vr. 159a; Sertoglu, Mufassal Osmanli Tarihi, 5/2566-2567; Osman Köse, 1774 Küfük Kaynarca Antla^masi (Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2020), 63.
34 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 153.
35 "...Kefe cänibinden sekiz bin Tatar ile Or Begi zuhur ve ehl-i Isläm üzerine teveccüh eyleyüp, ahäli-i Kirim'in Moskovlu ile mu'ähedeleri oldugunu i'län ve cenge müte'allik maslahat kalmadigini ifäde vü beyän ve Tatar, Moskovlu ile yek-cihet olmagla...". Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 168a-b.
36 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 151-152; Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 168b.
_ 37 Zeinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 666-667; Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi, 4(1)/407-409.
arasindaki ihtilaflar ve askerin disiplinsizligi nedeniyle yenilerek Rus^uk'a ^ekilmek zorunda kalmijti.38
Moral olarak ^ökmüj orduda, a^likla birlikte zafere dair inan^ da kayboldugu i^in bir^ok asker cepheyi birakip firar etmeye bajlamijti.39 Cephede kitliktan perijan halde olan askerler ve binek hayvanlarina ise en kisa sürede gida saglanmasi gerekmekteydi. Bu ama^la civarda erzak bulunabilen kazalardan cepheye acilen erzak ve yem gönderilmesi i^in emirler yazilmijti.40 Ancak ^egitli Rumeli kazalarinda asayiji saglamakla görevli yeni^eri serdarla-ri, cephe gerisinde bajiboj dolajan ve erzak yagmalayan firari askerler ile firsattan istifade eden ejkiyadan ahaliyi koruyacaklari yerde, zorla erzak veya vergi toplayarak halka eziyet etmekteydi.41 Bu arada Kirim Tatar boylarinin ^ogu Osmanli Devleti'nden bagimsizlikla-rini ilan etmij, hanlarini özgürce se^me ve Rus ordularinda askerlik yapmama jartlariyla St. Petersburg'da Qari^e II. Katerina'ya biat etmijlerdi.42
1772 yili baharinda III. Mustafa, Rus ordusunun Tuna kiyilarina kadar gelmesi, kitlik ve muazzam savaj masraflarinin hazineyi bojaltmasi nedeniyle bir an önce barij yaparak nefes almak istemekteydi. Rusya da merkezden uzakta sürekli savajan ve ilerleyen ordusunun yorulmuj olmasi nedeniyle barija razi durumdaydi. Marejal Rumaintsov ile yeni sadrazam ve serdar-i ekrem Muhsinzade Mehmed Paja, zaten bir süredir atejkes görüjmeleri yapiyordu. Nihayet Mart 1772'de saraydan sadrazama, bir atejkes ve barij konferansi hazirligi yapildi-gina dair bilgi geldi.43 Sonraki bir ay boyunca da Osmanli tarafindan Süvari Mukabelecisi Abdülkerim Efendi, Rusya tarafindan ise General Ivan Simolin, Yergögü'de ü^ aylik bir atejkes karari almaya ^alijti. Nihayet 27 Safer 1186/30 Mayis 1772 günü, 9 maddelik atejkes ilan edilerek barij i^in görüjmelerin bajlatilmasi kararlajtirildi.44 Böylece Osmanli Devleti, dört yildir devam eden savajta ugradigi agir yenilgi sonucunda müzakerelerde neleri feda edecegini görüjmeyi kabul etmijti.
2. Fok^an (Foc^ani) Bari§ Müzakereleri
Barij müzakerelerinin Rus ijgalindeki Bogdan'in bir kasabasi olan Fokjan'da yapilmasi kararlajtirilmijti. Burada Osmanli Devleti'ni birinci murahhas (murahhas-i evvel) olarak Tevkii Es-Seyyid Yenijehirli45 Osman Efendi, ikinci murahhas (murahhas-i sani) olarak
38 Vasif, Mehanisü'l-Äsar, 2/148-149, 179-180; Saglam, Mehasinü'l-Äsar, 473-474, 500-501; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 170b-171a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 371-373.
39 BOA, A. DVN.MHM.d, 169/453, 448, 275, 278-79; 171/142-143/527-537, 607.
40 BOA, A. DVN.MHM.d, 169/447, 456, 274-275, 280-281.
41 BOA, A. DVN.MHM.d, 169/446, 448, 450, 454, 459, 463-464, 466-467, 502, 273, 275, 277, 279, 281, 288-289, 316; BOA, A. DVN.MHM.d, 171/618, 625, 165-168.
42 Zeinkeisen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 667.
43 Vasif, Mehanisü'l-Äsar, 2/197; Saglam, Mehasinü'l-Äsar, 515-516; Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 297; Virginia Aksan, Ku^atilmi^ Bir Imparatorluk-Osmanli Harpleri 1700-1870, ^ev. Gül Qagali Güven (Istanbul: Türkiye ij Bankasi Kültür Yayinlari, 2010), 156.
44 Vasif, Mehanisü'l-Äsar, 2/207-208; Saglam, Mehasinü'l-Äsar, 524-526; Köse, 1774 Kü^ük Kaynarca Antla^masi, 72-73; Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 320-325; Aksan, Ku^atilmi^ Bir Imparatorluk, 156. Karadaki savaja ait mütareke ve barij görüjmeleri kararinin alinmasindan yaklajik bir ay kadar sonra 22 Haziran'da ise Akdeniz'deki savajin sona ermesi adina Rus Amiral Spiritov ile Mustafa Bey arasinda yine 9 maddelik bir mütareke yapilmijtir. BOA, A.DVN. DVE, 9/4, s. 10.
45 Ahmed Cavid'e göre "Beyjehirli". Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 183a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 389-390.
1768-1774 OSMANLi-RuS SAVA^i ORTASiNDA KiRiM PAZARLiGi HAKAN YILDIZ
Yasinizade Osman Efendi temsil edecekti.46 Yeni^ehirli; hitabeti kuvvetli, zeki, olgun ve sert miza^li bir ki^ilige sahipti.47 Yakla^ik on yildir Ayasofya ^eyhi ve Enderun kütüphanesi hocasi48 olan Yasinizade'nin49 ba^lica görevi ise müzakerelerde ^er'e muhalif bir husus söz konusu olursa gerekli itirazi yapmak ve dini bir husus gündeme gelirse cevap vermekti.50 Rus heyetinde ise birinci el^i, ^ari^e II. Katerina'nin özel temsilcisi ve sevgilisi Kont Gregori Grigorevi^ Orlov'du.51 Ikinci el^i olarak da yillardir Rusya'nin Istanbul el^isi olan tecrübeli diplomat Aleksey Mihailovi^ Obre^kov bulunuyordu.52 Her ikisi de Osmanli heyetinden önce Ya^'tan (Ia§i) Fok^an'a gelmi^ti.
Rusya ve Osmanli Devleti'nin müzakereler i^in se^tikleri temsilcilere bakilarak, her iki devletin uluslararasi ili^kilerden ne anladiklari ve diplomatik kapasiteleri hakkinda fikir sahibi olmak mümkündür. Mesela Osmanli Devleti'ni temsil eden Yeni^ehirli ve Yasinizade Osman efendiler, devlet kadrolarinda ve ilmiyede önemli görevlerde bulunmalarina ragmen herhangi bir Avrupa ülkesinde el^ilik yapmami^lardi. Dolayisiyla yeterli diplomatik tecrübe-leri yoktu. Ayrica bazi Osmanli devlet adamlarinin beyanlarina göre, bürokrasideki birikim ve tecrübeleri de pek parlak degildi. Mesela daha önce Prusya'ya el^i olarak gönderilen ve o günlerde vezir kethüdasi olan Giritli Ahmed Resmi Efendi,53 Osmanli ba^ murahhasi
46 BOA, A. DVN.MHM.d, 171/151-152; A. DVN. DVE, 9, s. 6.
47 Muhsinzade Abdullah Pa^a'nin divan katibidir. Temmuz 1755'te hacegan olarak gureba-yi yemin katibi, 1759-60 yilinda silahdar katibi, 1765-66'da Bend-i Cedid bina emini oldu. Mart-Nisan 1766'da $avu§ba§iliga tayin edildiyse de be^-alti ay kadar sonra Eylül-Ekim 1768 tarihinde azledildi. Ardindan ruznam^e-i evvel, sonra da ni^anci oldu. Ibretnüma-yi Devlet-i Cavide göre Fok^an müzakerelerinden önce reisülküttaplik da yapmi^tir. Mustafa Kesbi, Ibret-nüma-yi Devlet-i Cavid (Istanbul: Istanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, Türk^e Yazmalar Koleksiyonu, 5945), 119a. Bari§ müzakerelerinden döndükten sonra tophane bina emini olarak tayin edildi. Buradaki imar hizmetlerinden sonra tekrar ni^anciliga yükseldi. 1773'te rikab-i hümayun defterdari ve Mart-Nisan 1774'te vezir rütbesiyle sol kol asker sürücüsü oldu. Ertesi yil Mart 1775'te Cidde valiligine tayin edildi. Sonra Edirne'ye döndü ve orada vefat ederek Ü §erefeli Camii'ye defnedildi. Mehmed Süreyya, SiciU-i Osmani, haz. Nuri Akbayar, $ev. Seyit Ali Kahraman (Istanbul: Tarih Vakfi Yurt Yayinlari, 1996), 4/1300-1301.
48 Kesbi, Ibret-nüma-yi Devlet-i Cavid, 119a.
49 Kürsü vaizlerinden olarak 1762-1763'te hem Ayasofya vaizi hem de Hekim Qelebi Tekkesi §eyhi oldu. Osmanli-Rus bari§ görü^melerinden döndükten sonra Ekim-Kasim 1773'te vefat etti. Bilgili, erdemli bir zatti ve etkileyici bir belagati vardi. Süreyya, SiciU-i Osmani, 4/1297.
50 Vasif, Mehanisul-Äsar, 2/218; Saglam, Mehasinul-Äsar, 536-537.
51 Gregori Orlov (1734/1736-1783), St. Petersburg'da harp okulunda egitim aldi. Top^u subayi olarak görev yaparken Qari^e II. Katerina'ya a§ik oldu. III. Petro'nun tahttan indirilmesi olayinin lideri olarak, II. Katerina'nin Rusya'yi tek ba^ina yönetmesinde önemli rol oynadi. Bu hizmetinden dolayi kont rütbesine terfi ettirildi ve ^ari^enin ba^komutani oldu. 1762'de ^ari^eden gayrime^ru bir oglu dünyaya geldi. II. Katerina'nin faydali ve sempatik bir dani^maniydi. Ayrica Osmanlilari Avrupa topraklarindan atmayi ve Hristiyanlari onlarin hakimiyetinden kurtarmayi ama^layan akimin ilk temsilcilerindendi. Qari^e Katerina, yillardan beri $ok iyi tanidigi Orlov'un ki^isel özelliklerine güvenerek onu 1772'de Fok^an'daki Osmanli-Rus bari§ görü^melerine Rusya birinci temsilcisi olarak atami^tir. Robert K. Massie, Qari^e Katerina, $ev. H. Abaci (Istanbul: Türkiye i? Bankasi Kültür Yayinlari, 2020), 261-263, 285-299, 418, 434-435; Ali Riza i?ipek - Oguz Aydemir, 1770 Qe^me Deniz Sava$i: 1768-1774 Osmanli-Rus Sava^lari (Istanbul: Denizler Kitabevi, 2006), 95-96.
52 Sergei M. Soloviev, History of Russia, ed. George E. Munro (Florida: Gulf Breeze Academic International Press, 1991), 48/8; Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/399.
53 1694-95 yilinda Girit'in Resmo kasabasinda dogan Ahmed Efendi, 18. yüzyil Osmanli siyasi tarihinin en önemli devlet adamlarindan biridir. 1744-45 yilinda Bursa mukataaciligiyla devlet hizmetine girdi. 1746'da Selanik Baruthane naziri, 1754'te sergi naziri olduktan sonra, 1757 yilinda §ikk-i sani defterdarligi payesiyle Viyana'ya el^i olarak atandi. 1762'de bir yil Anadolu muhasebeciligi yapti. Diplomasi alanindaki bilgi ve tecrübesi nedeniyle 1763 yilinda Berlin Büyükel^iligine tayin oldu. Bir yildan biraz fazla bu görevde kaldiktan sonra istanbul'a döndü. 1764'te sadaret mektup^usu, 1765'te ise $avu§ba§iliga getirildi. iki yil sonra matbah eminligi, 1768'de de tersane-i amire eminligi yaptiktan sonra, 1769 yilindaki Osmanli-Rus sava^inda birinci ruznam^eci olarak cepheye gitti. Ayni yil, yeniden terfi ederek sadaret kethüdaligina getirildi. Ancak kisa süre sonra bu görevden alinarak yeniden ruznam^e-i evvel oldu. 1770 yili boyunca sava^i yakindan takip etti ve ^e^itli toplantilara katildi. 1771 yilinda yeniden, ama bu kez Sadrazam Muhsinzade Mehmed Pa^a'nin sadaret kethüdasi oldu. 1774 Kü^ük Kaynarca Antla^masi görü^melerinde ise "ni^anci" rütbesiyle birinci murahhas olarak görev
_ yapti. 1783 yilinda vefat etti. Virginia Aksan, Sava^ta ve Bari^ta Bir Osmanli Devlet Adami Ahmed Resmi Efendi (1700-1783),
Yeniçehirli Osman Efendi'nin çenesi dü^ük ve az bulunur bir demagog oldugunu söylemekte-dir.54 Hâcegândan olarak cephede bulunan ve daha sonra devletin resmî vakanüvisi olan Vâsif Ahmed Efendi55 de onun resmî yaziçma âdâbini bile bilmedigine dikkat çekerek, sadrazama yazdigi gûlûnç kelimelerle dolu komik bir mektubun alay konusu oldugunu yazmiçti.56 Devleti temsil eden böyle önemli bir heyete birinci murahhas olarak neden Yeniçehirli'nin atandigi sorusunun cevabini ise, uzun zamandir Yeniçehirli ile taniçikligi ve dostlugu olan Sadrazam Muhsinzâde Mehmed Paça'nin her atandigi yerde onu da unutmayarak terfi ettirmesinde ve nihayet 1770'teki Mora isyaninda vezir payesi aldirmasinda aramak gerekir.57
Ikinci murahhas Yâsinîzâde hakkinda ise Avusturya elçisi Thugut'un gözlemleri ilginçtir. Hammer'e göre Osmanli heyetinde bulunan Thugut, Yâsinîzâde'yi zayif akilli, anlaçilma-yacak kadar uzun cümleler kuran, kariçik fikirli, ama kendini çok iyi hatip ve diplomat zanneden bir adam olarak tanimlamaktadir.58 T^kçe ve Arapçayi çok iyi konuçan, hatta Kur'ân-i Kerîm'i ezbere bilecek kadar g^lü bir hafizaya sahip olan Thugut, yolculuk sirasinda Yâsinîzâde'nin müzakereler için bilgisini artirmak ve Avrupa hukukunu tanimak amaciyla okudugunu söyledigi kitabin sadece bir Incil tercümesi oldugunu ögrendiginde hayretler içinde kalmiçtir.59
Diger yandan, devletin kaderini etkileyebilecek bu müzakerelerde Osmanli hak ve çikar-larini en iyi çekilde savunabilmek için sik sik fikir teatisi yapmalari gereken iki Osman Efendi de birbiriyle hiç geçinememekteydi.60 Fokçan görü^melerinde Osmanli Devleti, uluslararasi iligkiler tecrübesi olmayan ve aralarinda uyumsuzluk bulunan bu iki zât ile temsil edilecekti. Ancak Osmanli murahhaslarini Ruslarin kurnazca diplomatik manevralarindaki tuzaklara karçi uyarmak ve eksik/zayif kaldiklari konularda onlara akil vermek için heyete Thugut ve Prusya elçisi Zegelin "orta elçi" payesiyle dahil edilmiçlerdi. Sadrazam, Thugut ile Zegelin'e
^ev. Özden Arikan (Istanbul: Tarih Vakfi Yurt Yayinlari, 1997), 11, 31-39; Giridi Ahmed Resmi Efendi, Ahmed Resmi Efendi Huläsatu'l-l'tibär: 1768-1774 Osmanli-Rus Harbi Tarih$esi, njr. Osman Köse (Ankara: Gazi Kitabevi, 2011), 1-7. Vasif Ahmed Efendi, 1768-1774 Osmanli-Rus Savaji'nda cephede birlikte görev yaptigi Ahmed Resmi Efendi'yi akilli, dirayetli, herkesin görüjlerinden faydalandigi, tarihe ajina, dünyada olup bitenlerden haberdar, özellikle Avrupa meselelerinde büyük vukufu olan bir "zat-i yekta" olarak nitelemektedir. Vasif, Mehänisü'l-Äsär, 2/146; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 471-472.
54 "...Osmän Efendi, fenn-i mugälata ve muhäverede nädirü'l-vücud, ashäb-i laklaka ve §ak$akadan $enesine magrur bir zät-i nä-mesUd olmagin...". Giridi, Huläsatü'l-l'tibär, 25b-26a.
55 XVIII. yüzyilin önemli vakanüvislerinden biri olan Vasif Ahmed Efendi, 1772 yilindaki Fokjan müzakerelerinden hemen sonra cephedeki Rus bajkomutanina giderek mütarekeyi uzatmayi bajardi. Yine ayni yil, bu kez Bükrej müzakerelerine giden Osmanli heyetinde "mükaleme katibi" olarak görev yapti. 1783'ten itibaren birka^ kez vakanüvislik yapti. Mücteba ilgürel, "Vasif Ahmed Efendi", Türkiye Diyanet Vakfi Isläm Ansiklopedisi (Istanbul: TDV Yayinlari, 2012), 42/535-537; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 51-95.
56 Vasif, Mehänisü'l-Äsär, 2/167; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 490.
57 "...Musile-isahn vazifesi degil-iken,gayret-i Islämiyyesine binäen bin be^-yüzadam ileMorayaeri^üp istihläsina bezl-imakdur ettigini Muhsin-zäde pesend edüp, ikräma fäyestedir deyü, tahrirät ile Ästäneye isäl eyledikde...pädi^äh...rütbe-i vezäretle ü$ tug ile...dil-$äd buyurdu...": §em'dänizade, Mür'it-Tevärih, 37; Vasif, Mehänisü'l-Äsär, 1/316; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 336-337; Ugur Demir, 1768 Sava$i Öncesi Osmanli Diplomasisi (1755-1768) (istanbul: Marmara Üniversitesi, Türkiyat Arajtirmalari Enstitüsü, Doktora Tezi, 2012), 300.
58 Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/400-401. Hammer'de Thugut'un Yasinizade'nin jahsi özellikleri hakkindaki bu sözleri, bir Avrupali diplomatin Türkler hakkinda muhtemel ön yargili düjünceleri dikkate alindiginda abartili olarak da degerlendirilebilir. Bu abarti payini dikkate almakla birlikte, savaja katilan ve Yasinizade'yi taniyan Vasif Efendi'nin, Ahmed Resmi Efendi'nin eserlerinde ve Reisülküttap Recai Mehmed Emin Efendi'nin kayitlarinda da benzer tanimlamalarin olmasi, Thugut'un ifadelerinin büyük kisminin dogru olabilecegi kanaatini gü^lendirmektedir.
59 Hammer, Thugut'un bu olayi bizzat kendisine sik sik anlattigini belirtmijtir. Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/400.
60 Vasif, Mehänisü'l-Äsär, 2/232; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 548-549.
HAKAN YILDIZ
^ejitli hediyeler vermiß ve antlagmanin Osmanli ^ikarlari lehine sonu^lanmasi i^in ellerinden gelen gayreti göstermelerini tembih etmigti.61
Rus temsilcilere bakildiginda ise durum biraz farkliydi. Mesela ikinci murahhas Obregkov, uluslararasi iligkileri, özellikle de yillardir el^ilik yaptigi Istanbul'da Osmanli siyasi dügünce-sini iyi bilen, tatli dil, güler yüz, sahte dostluk gösterileri, hile ve yalan gibi diplomasinin her türlü ikna metotlarini bagariyla kullanan tecrübeli bir diplomat olarak zaten dogru kigidir.62 Osmanli devlet adamlari da onun bilgi, tecrübe ve maharetini takdir ederler. Mesela Vasif Efendi ona, "...Obre§kof, cihan-dide ve maslahata nazar ederpayan-bin §ahs olup..." derken;63 Ahmed Cavid Bey, "...bir kiber-i cihan-dide..." diyerek övmügtür.64 Ger^ekten de savagi ha-zirlayan siyasi ve askeri geligmeler sirasinda Obregkov, Osmanli sadrazaminin Rusya'ya savag a^ilmasinin iki ana sebebi olan "sinirlarda kaleler inga etme" ve "Lehistan'da hakimiyet kurma" konularindaki65 zorlu sorularini, daima zaman kazanmaya yönelik oyalayici cevaplar ve sahte dostluk vurgulu siyasi manevralarla bagarili gekilde ge^igtirerek ülkesine zaman kazandirmigti.66
O sirada 36 ya da 38 yaginda olan birinci murahhas Orlov ise henüz yüzbagiyken, önderlik özelliginin yaninda savaglardaki olaganüstü fizik gücü ve cesareti ile dikkatleri ^ekmigti. Daha sonra, Rusya'nin entrikalarla dolu taht mücadelelerinde isabetli ve cesur müdahale-leriyle hayatini riske atarak tahta oturtmayi bagardigi II. Katerina ile sevgili olmug, etkili organizasyon becerisi ile Moskova'yi kasip kavuran veba salginini sona erdirmig, Osmanli-Rus savagi bagladiktan sonra Ruslarla ayni mezhep ve etnik kökenden olan Balkan Slavlari ile Yunanlarin Türklere kargi bir silah gibi kullanilmasi fikrini uygulamaya koydurarak güneyde adeta yeni bir cephe a^ilmasini saglamig; atilgan, cesur, korkusuz, yilmaz, hizli bir zekaya sahip, siyasetten anlayan, olaylari dogru analiz edebilen ve vizyoner özellikleri olan etkili bir asker ve devlet adamiydi.67
Dolayisiyla müzakereler baglamadan, Rus temsilcilerin siyasi bilgi, tecrübe ve yetenek olarak üstünlügünden bahsetmek yanlig olmaz. Keza Orlov ve Obregkov'un, Osmanli mu-hataplarina göre daha disiplinli ve daha vazifelerini müdrik olduklari da anlagilmaktadir. Nitekim müzakereler i^in önce Yag'taki Rus karargahina gelen Rus temsilciler, Fokgan'a ge^mek i^in yaklagik on beg gün boyunca §umnu'daki Osmanli karargahinda oyalanan Yenigehirli ve Yasinizade'nin gelmesini beklemiglerdi. Osmanli heyeti, ancak Rus Ordusu Bagkomutani Rumyantsov'un acele edilmesine dair gönderdigi uyari yazisindan sonra yola ^ikabilmigti.68
61 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Saduüah Efendi, 340.
62 Selahattin Tansel, "1768 Seferi Hakkinda Bir Ara?tirma", Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Cografya Fakültesi Dergisi 8/4 (1950), 494, 488-500.
63 Vasif, MehanisWl-Äsar, 2/228; Saglam, MehasinWl-Äsar, 545-546.
64 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 222a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 443-444.
65 Tansel, "1768 Seferi Hakkinda Bir Ara?tirma", 478.
66 Kesbi, lbret-nüma-yi Devlet-i Cavid, 22a-b, 23a-25a, 26b-27a, 28a-b, 30a-b, 33a, 40b-41a; BOA, Cevdet-Hariciye Belgeleri (C.HR), 3104, s. 1-2; Fatih Bozkurt - Ahmet H. Aslantürk, "ilgin; Bir Kadi Sicili: 1768-1774 Osmanli-Rus Harbi'ne Dair Kayitlar", History Studies 4/1 (2012), 68-71.
67 Massie, Qari^e Katerina, 261-263, 285-299, 418, 434-435; Kesbi de, Orlov'un "bir muteber murahhas" oldugunu belirtmektedir (lbret-nümay-i Devlet-i Cavid, 119a).
_ 68 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 340.
Görevlerine iyi hazirlandiklari belli olan Rus murahhaslarin, Osmanli tarafina üstünlük kurma yolunda ilk hamleyi daha heyetler bir araya gelmeden önce yaptiklari görülmektedir. Bu baglamda müzakerelere katilacak Osmanli heyetini ayrintili çekilde incelemiç ve görü^melere etki edebilecek kiçilerle ilgili çahsî, siyasî açiklari kullanmak suretiyle Rus çikarlarini tehdit edebilecek unsurlari baçtan bertaraf etmeye çaliçmiçlardir. Mesela Fokçan'a gitmek üzere yolda olan Osmanli heyeti 13 Rebiyülahirii86/i4 Temmuz 1772 tarihinde Rusçuk kiyisina ulaçip çadirlarini kurdugunda, Yergögü'deki Rus generali Simolin muhtemelen Rus murahhaslarin uyarisiyla bir binbaçi göndererek, Osmanli temsilcilerinin eger büyükelplik payeleri yoksa Rus heyetinden önce kendisi ile görü^meleri gerektigini bildirmiçti. Bunun üzerine heyet baçkani Yeniçehirli Osman Efendi, padiçahin bu ve daha nice payeleri istedigi zaman verebilecegini belirttikten sonra, seyahat hususundaki muhataplarinin Fokçan'da görü^ecek-leri Orlov ve Obreçkov oldugu cevabini vererek ilk diplomatik hücumu püskürtmü^tü.69
Ancak dört gün sonra yeni bir Rus hamlesi geldi. 17 Rebiyülahir/18 Temmuz günü Osmanli heyeti Fokçan'a dogru ilerlemekteyken Obreçkov'dan gelen bir mektupta, Yâsinîzâde Osman Efendi eger "büyükelp" rütbesinde degilse görü^melere katilamayacagina dikkat çe-kilmiçti.70 Yeniçehirli Osman Efendi bu hamleyi de, Yâsinîzâde'ye büyüke^i payesi verilmesi gerektigine dair alelacele kaleme alinmiç bir yaziyi onay için Çumnu'da bulunan Sadrazam Muhsinzâde Mehmed Paça'ya göndererek savuçturabilmiçti.
17 Rebiyülahir/18 Temmuz günü Yergögü'ye üç-dört saat mesafede konaklayan Osmanli heyeti, o gün Rus general tarafindan refakat için yanlarina verilen bir subay ve elli-altmi§ askerle birlikte tekrar Fokçan'a hareket etti. Ancak Ruslar, bölgede konuçlanmiç Rus ordusuna ait birliklerin sayi, erzak, mühimmat vs. durumunu görmemesi için onlari Bükre§ ana yolundan degil, sapa yollardan dolaçtirarak götürmekteydi.71
Heyet, bu sapa yollarda sekiz saat ilerledikten sonra Boze adli bir yere vardi ve burada bir gün konakladi. Ertesi gün olan 29 Rebiyülahir/30 Temmuz günü tekrar yola çikildi ve Eflak ile Bogdan sinirindaki Fokçan'a iki saat uzakliginda bir orman kenarina gelinerek Rus heyetinin çadirlarinin karçisindaki alana çadirlar kuruldu.72 Osmanli heyetinde birinci ve ikinci murahhaslar olan Yeniçehirli ve Yâsinîzâde Osman Efendiler diçinda, defterdar olarak hâcegândan Krn^ük Ibrahim Efendi, tercümanlar, hizmetkârlar ve görü^melere arabulucu olarak katilacak Avusturya ile Prusya elçileri73 vardi.74 Birkaç saat sonra Rus heyetinden bazi kiçiler "hoç geldin" ziyaretine geldiler. Ögleden sonra da Yeniçehirli ve Yâsinîzâde, Rus heyetine iade-i ziyaret yaptilar.
69 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 184a.
70 "...Abreçkof tarafindan efendi-i mü^arün-ileyhe bûyûkelçilerinin pâyeleri oldugi mesmulari olup lâkin refîkleri Yasinî-zâde Efendi'nin rütbeleri mechûlleri oldugi beyân-ila 'Bûyûkelçilik rütbesi olmayanlar, bizimle mûkâlemeye musta'idd olamaz!' deyü...". Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 185a; "...Yasînî-zâde Efendi'nin fazîlet-i zâtiyyesi hasmin mechülü vepâyesiyok vâ'iz bir âdemdir...": Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/221; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 539-540.
71 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 185b; Baycar, Câvid Bey'in Muntehabâti, 393-394; Çalijkan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 341.
72 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 185b; Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/221.
73 Kesbî, Ibret-numâ-yi Devlet-i Câvid, 119a. Her iki devlet elçisine de orta elçilik bedeli olarak 25.000'er kuruj ödenmijti (Vâsif, II, 218). Enverî'ye göre bu meblag, 20.000'er kurujtu. Çalijkan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 338.
74 Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/218; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 536-537; Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 183a-b; Baycar, Câvid Bey'in Muntehabâti, 389-390; Köse, 1774 Kuçuk Kaynarca Antla^masi, 75.
HAKAN YILDIZ
3 Cemaziyelevvel/2 Agustos Pazartesi günü, her iki taraf temsilcilerinin devletleri adina müzakere yetki belgelerinin suretleri ve tercümeleri, Rus heyetinden sir katibi tercümanlari, Osmanli heyetinden de Yasinizade Osman Efendi ve tercüman tarafindan alinarak okundu.75 Kagitlar okunurken, Yasinizade'nin büyükel^ilik payesi olmadigi hususu tekrar gündeme geldi. Rus memurlar geri dönerek durumu baj murahhas Orlov'a anlattilar. Bu sirada sadrazamdan Yasinizade'ye büyükel^i payesi verildigine dair yazi Fokjan'a ulajmijti. Rus memurlar tekrar Osmanli mevkidajlarinin yanina geldiklerinde, kendilerine büyükel^ilik yazisi gösterildi. Artik müzakerelerin bajlamasi i^in engel kalmamijti. Her iki taraf da yetki belgelerinin suretleriyle müzakere binasina geldi. Rusya'nin Yasinizade i^in büyükel^i yetki belgesi istemesi Osmanli tarafini kizdirdigi i^in tercüman, murahhaslarin yetki suretinin altina mühür basmayarak sadece imza koydu. Rusya sir katibi ve tercümanlari da kendi suret-lerinin altina isimlerini yazip imza attilar.76 Daha sonra imzali suretler teati edildi.
Mutat protokole göre Osmanli ve Rus murahhaslari, müzakerelere bajlamak üzere 7 Cemaziyelevvel/6 Agustos'ta müzakere binasina geldi.77 Osmanli heyeti, at üstünde elindeki altin bastonuyla Osmanli baj murahhasi Yenijehirli Osman Efendi ile katipler, tercümanlar ve hizmetkarlarla birlikte altmij kijiydi.78 Sade giyimli Yenijehirli, mütevazi ekibiyle adeta yenilmij ve taviz vermesi gereken tarafi temsil etmekteydi. Rus murahhaslar ise savajta galip ve üstün durumda olmanin verdigi gururla kalabalik ve jatafatli bir heyetle gelmijti. Atlarin ^ektigi arabalarinin önünde, bir hafif süvari bölügü ile kiyafetleri ^ok süslü ve göz alici yüz elli ujak vardi. Arabanin arkasinda ise dört hizmetkar grubu bulunmaktaydi.79
Ikinci ajamada her iki heyetin birinci ve ikinci murahhaslari, selam ve hatir sormadan sonra hazirlanan sofralara karjilikli olarak oturdu. Sir katipleri ve tercümanlar ise kendileri i^in ayrilan sofraya yerlejti. Törenin ü^üncü safhasinda sir katipleri, murahhaslarin yetki belgelerini ellerine aldi. Dördüncü ajamada Kont Orlov, müzakerelere girij mahiyetinde Rus^a metnini okuduktan sonra tercüman Baklojob Türk^eye ^evirdi. Ardindan Osmanli birinci murahhasi Yenijehirli Osman Efendi, Türk^e girij metnini okudu; tercüman Talyani, Rus^aya ^evirdi. Protokolün bejinci ve son safhasinda, her iki tarafin murahhaslarinin ijare-tiyle sir katipleri ve tercümanlar haricindekiler salonu terk etti.
Ardindan iki tarafin sir katipleri, yetki belgelerini baj murahhaslara sundu. Baj murahhaslar saygiyla ayaga kalkarak belgeleri teslim aldilar ve kendi tercümanlarina verdiler. Tercümanlar da saygiyla tekrar sir katiplerine takdim ettiler. Yetki belgeleri sir katiplerince alindiktan sonra Rusya sir katibi ile tercümani, Osmanli yetki belgesi ve suretinin; Osmanli sir katibi ile tercümani da Rus yetki belgesi ve suretinin dogrulugunu kontrol etti. Tercümanlar da her iki yetki belgesinin dogrulugunu kendi murahhaslarina bildirdi ve yerlerine dönüp belgeleri tekrar teati etti.80 Böylece müzakerelerin bajlamasindan önceki protokol icra edilmi§ oldu.
75 Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 186a; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 394-395.
76 Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 186a, 190a; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 394-395, 399-400.
77 Qali^kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 349; Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 190a.
78 Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/401. Gurre-i Rebiülahir/2 Temmuz tarihli bir tayinat defterine göre ise bu
sayi 57'dir. BOA, C.HR, 8680.
79 Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/402.
_ 80 Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 190a; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 400.
Daha sonra Yeniçehirli Osman Efendi söz alarak, Avusturya ve Prusya elçilerinin Osmanli Devleti tarafindan yetki belgesi ile arabulucu tayin edildigini, dolayisiyla bariç görü^mele-rinde hazir bulunmalari gerektigini söyledi. Ancak Rusya murahhaslari, devletlerinin kendi kararlarini verebilecek kudrette olduklarini belirterek baçka bir devletin arabuluculuguna ihtiyaci olmadigini ve kendilerine verilen yetki belgesinde baçka devletlerin arabulucularina dair tek bir kelime dahi bulunmamasi nedeniyle Thugut ile Zegelin'in toplantilara katila-mayacagini kesin bir dille belirttiler.81 Ayrica kendilerine verilen talimat dogrultusunda, söz konusu elçilerin arabulucu degil sadece çözüm için destek verici olduklarini ve görü^melere dogrudan katilmayip ancak hallinde zorluk yaçanan bir durumda yardimci olabileceklerini ifade ettiler.82
Ikili bir diplomatik müzakerede üçüncü bir devlet temsilcisinin arabuluculugu, ancak taraflardan her ikisinin de izni ve onayi ile mümkün olabilecegi için Osmanli temsilcileri, Ruslarin delilini açabilecek bir formül üretemedi. Zaten Avusturya ve Prusya elçileri de Ruslara itiraz etmek niyetinde degildi. ^nkü Prusya ile Rusya bir ittifak antlaçmasi yapmiçti. Avusturya ise Rusya ile Lehistan topraklarini paylaçmak için anlaçmiçti.83 Yeniçehirli Osman Efendi, arabuluculuk konusunda birkaç defa itirazda bulunduysa da durum degiçmedi. O da müzakerenin ana konularina girebilmek için arabuluculuk meselesini ertelemeyi tercih etti.84 Rus murahhaslar, Avusturya ve Prusya elçilerini müzakerelere sokmamayi baçarmi§ ve istedikleri çartlari Osmanli tarafina daha kolay kabul ettirmek için baçlangiçta avantaj kazanmiçti.
Böylece ilk toplanti, arabulucular olmadan baçladi.85 Yeniçehirli Osman Efendi söz alarak, daha önce Yergögü'de, ardindan da her iki devletin cephedeki ordu baçkomutanlarin-ca kararlaçtirildigi gibi mütareke süresinin uzatilmasi konusunu gündeme getirdi. Osmanli baç murahhasi, söz konusu sürenin her iki tarafin daha evvel uzlaçtigi gibi üç ay oldugunu ve ekim ayinin sonuna kadar uzatilmasinin uygun olacagini belirtti.86 Ancak Rus murahhaslar, hem son savaçlarda Rus ordularinin kazandigi baçarilarin bir an önce sonucunu almak hem de Osmanlilara toparlanma firsati vermemek için bu hususa da itiraz ettiler. Karçilikli itirazlardan sonra Yeniçehirli, israrci olmayarak eylül ortasini teklif etti. Teklif, Ruslar tarafindan memnuniyetle karçilandi. Böylece yine Ruslarin arzusu istikametinde, mütarekenin 21 Eylül'e kadar uzatilmasi kabul edildi.87 Ardindan müzakerelere ara verildi.88
81 "...Moskovlu tarafi, 'Bizim devletimiz müte 'ayyin devlet olmagla âher devletin tavassutuna muhtâc degiliz! Devlet-i ' Aliyye ile içimizi kendimizgörürüz' diyü mutavassitlari meclis-i mukâlemeye ugratmayip...". Giridî, Hulâsatu'l-l'tibâr, 25b.
82 "...Elçiyân-i mûmâ-'ileyhumâ mutavassit degillerdir... 'Mutavassit' ile 'inzimâm-i himmet'in ma'nâsi birbirine mugäyirdir. o Mutavassit olanlarin 'akd-i nizâm-i umûrda medhali olur; ammâ inzimâm-i himmet sûretiyle me'mûr olanlar, mücerred ¡j bir mâdde giriftâr-i 'ukde-i su 'ûbet olur ise ol-vakit anlarin 'inzimâm-i himmeti olur' demektir. Ve mutavassit olmayanlarin £ meclis-i mukâlemeye idhâli, mugäyir-i kâ idedir...". Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 190b.
83 Soloviev, History of Russia, 48/8; Köse, 1774 Kü^ük Kaynarca Antla^masi, 76. <
84 Çalijkan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 349. Z
85 Bununla birlikte Thugut ve Zegelin, Osmanli murahhaslarini yalniz birakmamij ve görüjme aralarinda sik sik yanlarina m gelerek fikir teatisinde bulunmujtur. Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/402, 403-404. p
86 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 191a-b; Baycar, Câvid Bey'in Muntehabâti, 401-402. ~
87 Çalijkan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 348; Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 191b; Baycar, Câvid Bey'in Muntehabâti, £ 402; Köse, 1774 Kuçuk Kaynarca Antla^masi, 76. ^
88 Çagdaj Osmanli kaynaklarinda yer almamasina ragmen Hammer, bu ilk görüjmelerde mütarekenin uzatilmasiyla birlikte ûç maddenin kabul edildigini belirtir. Bunlardan ilki Kirim'in bagimsiz olmasi, Rus ticaret gemilerinin tüm Osmanli kiyilarinda serbestçe ticaret yapmasi ve Rus tacirlerin en imtiyazli Avrupa tüccari haklarina sahip olmasi; ikincisi, savaji _
HAKAN YILDIZ
Heyetler 10 Cemaziyelevvel/9 Agustos'ta ikinci kez bir araya geldi. Bu kez önce söz alan Rus murahhaslar, mütareke garti olarak ü^ hususun kabul edilmesini talep etti. Bunlarin ilki, müzakerelerden sonra iki devlet arasinda dügmanliga sebep olacak herhangi bir meselenin söz konusu olmamasi;89 ikincisi, savaga Osmanli Devleti sebep oldugu i^in Rusya'nin tüm zararlarinin tazmin edilmesi; ü^üncüsü ise yapilacak barig antlagmasina, iki devlet halkindan bir kigiye bile zarar gelmemesini saglayacak maddeler konulmasiydi.90
Söz konusu maddelere bakildiginda, Rus temsilcilerin asil niyetlerini olumlu cümlelerle ve kurnazca gizledikleri anlagilmaktadir. Nitekim ikinci ve ü^üncü maddede her iki devlet i^in de kabulü gayet normal ve a^ik ifadeler varken, birinci maddede yer alan "dügmanliga sebep olacak gey"in ne oldugu a^ik^a belirtilmemigtir. Osmanli bag murahhasi Yenigehirli de bunu fark etmig ve bu "gey"in ne oldugunun a^ik^a ifade edilmesini istemigti.91
Buna kargilik Rus temsilciler, birinci maddede kastedilen "gey"in ancak ü^ maddenin de toplu olarak kabulünden sonra a^iklanabilecegini söylediler. Ardindan da ü^ maddenin önce kayda ge^irilmesi gerektigini, üzerindeki tartigmalarin sonra yapilabilecegini belirttiler.92 Bu ka^amak cevaptan kasit, Osmanli aleyhine bir talep oldugu muhakkak olan söz konusu gizli maddeyi, diger iki maddenin de toptan kabulünden sonra bir oldu bitti ile tasdik ettirmek olmaliydi. §üpheleri artan Yenigehirli Osman Efendi, birka^ kez birinci madde i^in a^iklama istedi. Fakat Rus tarafi, her defasinda üstü kapali sözlerle bu istegi ge^igtirdi. Müzakereler tikanmigti. Bir sonu^ alinamayacagi anlagilinca, görügmelere ara verildi.
Bu sirada hi^ gündemde yokken Orlov, amacinin antlagmayi kolaylikla imzalayip bir an önce Petersburg'a dönmek oldugunu söyledi. Yenigehirli ise bunu bildigini, ancak buradaki igin daha önemli oldugu ifade etti.93 Orlov'un antlagmayi bir an önce halledip Petersburg'a dönmek istemesinin sebebi, Yenigehirli'nin de "...Öyledir, biliriz..." cevabiyla kastettigi mesele ne olabilirdi?
Bu sorunun cevabini, Kont Orlov ile Qari^e II. Katerina'nin gönül iligkisinde aramak gereklidir. Qari^e, 21 yildir Orlov ile birlikteydi ve duygusal baglar yaninda, her zaman takdir ettigi cesaretine, azmine, vizyonerligine ve idari becerisine güvendigi94 i^in onu Rusya'yi temsilen müzakerelere bag murahhas olarak atamigti. Orlov'un ^ari^eye kavugma arzusunun sebebi, II. Katerina'nin kendisinin yerine yeni bir sevgili buldugu haberini
ba?latan Osmanli Devleti'nin Rusya'ya tazminat ödemesi; ü;üncüsü ise müzakerelerin her iki taraf i;in de uygun ?artlar i;erecek ?ekilde sonu;landirilmasiydi. Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/402.
89 Soloviev'e göre bu madde; Büyük ve Kü;ük Kabartay ile Azak ve ;evresinin Rusya'ya birakilmasi, Kirim i;inde ve di?indaki tüm Tatarlarin bagimsiz olmasi, Rus ordusu tarafindan Kafkasya'da ele ge;irilen tüm topraklarin Gürcistan'a verilmesi ve bu sava?a katilmi? Gürcüler ile diger Hristiyanlara genel af ;ikarilmasini kapsiyordu. Soloviev, History of Russia, 48/8-9.
90 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 192a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 403; Qali?kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 405. Midhat Sertoglu, dönemin resmi tarih;isi Enveri ve diger Osmanli kaynaklarinda yer almamasina ragmen bu görü?medeki kaynagini belirtmeden Rus tekliflerini yedi maddede toplamaktadir. Bunlar; sava?i a;an Osmanli Devleti'nin Rusya'ya tazminat ödemesi, Kirim'in bagimsiz olmasi, Yenikale ve Ker; Limani'nin Rusya'ya birakilmasi, Kilburun kalesinin Osmanlilar tarafindan yiktirilmasi, Rusya'ya siginan Bogdan voyvodasinin veraset hakki taninarak yeniden voyvodaliga tayini, Rus ticaret gemilerinin Karadeniz ile Akdeniz'de serbest;e dola?masi ve Gürcü esir alim-satiminin yasaklanmasiydi. Sertoglu, Mufassal Osmanli Tarihi, 5/2591.
91 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 192b; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 403-404.
92 Qali?kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 350; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 192b.
93 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 192b-193a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 403-405.
94 Massie, Qarife Katerina, 263, 323, 350-353, 418, 434-435.
almasidir.95 Yeni^ehirli'nin bu konu hakkindaki ifadesi ise söz konusu gönül ili^kisinin Osmanli tarafinca önceden bilindigini göstermektedir. Nitekim Yeni^ehirli günler sonra bir konu hakkinda padi^aha gönderdigi cevabi yazida, Orlov'un müzakereler sirasinda ^ari^eye kavu^mak arzusuyla kararsizlik i^inde oldugunu belirtmi^tir.96
Sevgilisi ^ari^enin ilgisi ve destegi yaninda o güne kadar elde ettigi, para, makam ve jöhretini de tehlikeye sokacak bu geli^me, elbette ki Orlov'u sarsmi^ ve kontrolü tekrar saglamak i^in ba^kente dönmeyi dü^ündürmüj olmalidir. Ancak ileriki günlerde müzakerele-rin sonu^suz kalmasindan sonra onun ba^kente dönmesini, sadece ^ari^esine duydugu sevgiye ve aldigi habere baglamak dogru olmasa gerektir. Qünkü Orlov eger tamamen söz konusu haberin etkisiyle duygusalca ve acelece hareket etmi^ olsaydi, müzakerelerde taviz vererek bir an önce Osmanli heyetiyle uzla^mak istemesi gerekirdi. Halbuki görü^melerin ba^langicin-dan itibaren, Rus taleplerini Osmanli tarafina kabul ettirmek i^in ^ejitli diplomatik hamle-lerle destekledigi taviz vermez bir politika izlemi^ ve ileride de görülecegi üzere artik anla^ma i^in ümit kalmadigina ikna oldugu bir aylik sürenin sonunda dönmeye karar vermi^tir.
Fok^an'da ara verilen görü^meler, iki gün sonra 12 Cemaziyelevvel/11 Agustos Qaqamba günü ü^üncü kez ba^ladi.97 Bu kez Rusya ikinci murahhasi Obre^kov söz alarak, bir önceki görü^mede ifade ettikleri ü^ maddenin kabulünün antla^ma i^in önemli oldugundan bahsetti. Yeni^ehirli ise cevaben, bu maddeler i^inde birinci maddeden ne kastedildiginin halen belli olmadigini ve bunun ne demek oldugunun a^ik bir ^ekilde beyan edilmesini istedi.98 Obre^kov ve Orlov tekraren, tüm maddeler kabul edildikten sonra ilk maddenin ne anlama geldigini a^iklayabileceklerini belirttiler. Yeni^ehirli de söz konusu maddeler hakkinda a^iklama yapilmasinda israr etti.
Böylece birbirini takip eden kabul ve a^iklama talepleri, müzakereleri yeniden tikanma noktasina getirdi. Bunun üzerine Rus temsilciler taktik degi^tirerek, Yeni^ehirli'nin iti-razlarinin asil sebebinin tazminat maddesindeki tereddüdü olabilecegini dile getirdiler.99 Muhtemelen niyetleri, itirazin sebebini farkli bir konuya baglayarak bir ^ekilde Osmanlilari ü^ maddeyi de kabule mecbur birakmakti. Fakat Yeni^ehirli sogukkanli bir duru^la tazmi-natin hak oldugunu ve kabulde tereddüt bulunmadigini söyleyerek bu hamleyi bo^a ^ikardi.100
Ruslarin taktigi i^i yaramayinca, yeniden benzer cümlelerle kar^ilikli kabul ve a^iklama talepleri ba^ladi. Rus temsilciler, müzakereler uzadik^a bir ilerleme kaydedemeyeceklerini anlami^lardi. Yeni^ehirli'nin a^iklama isteyen son cevabinin ardindan ger^ek niyetlerini
95 Kont Orlov, Katerina ile birlikte oldugu yillarda ^ari^esine sadik kalmamij ve bajka kadinlarla da ilijkiler kurmujtu. Qari^e, ilk zamanlarda bu ihanetlere ses ^ikarmasa da, Orlov'un ilijkilerine fütursuzca devam etmesi üzerine onunla gönül bagini kesmeyi ciddi olarak düjünmeye bajlamijti. Müzakereler i^in görevlendirdigi Orlov'un Fokjan'a hareketinde yeni bir sevgili edindigi haberini duymasi, bardagi tajiran son damla oldu. Durumun farkinda olan Rusya Hariciye Naziri Nikita Panin, ^ari^eye sevgili olarak yirmi sekiz yajinda gen^ bir atli muhafiz subayi olan Aleksandr Vasil^ikov'u bulmujtu. Vasil^ikov, kisa zamanda bajyaverlige yükseltilmij ve bir^ok hediye ile birlikte sarayda Orlov'un dairesine yerlejtirilmijti. Gregori Orlov'un St. Petersburg'daki kardeji Aleksey bu durumu, Fokjan'da müzakerelerin bajlamasini bekleyen Gregori'ye acil bir mesajla bildirmijti. Massie, Qari^e Katerina, 459-460.
96 "...Orlof...lmparatori$esi fevkiyle bi-karar..". Topkapi Sarayi Müzesi Arjivi (TSMA) Enderun Kütüphanesi (E), 3809/655, vr. 19a.
97 Qalijkan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 350.
98 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 193b; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 405-406; Qalijkan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 350.
99 Cavid, Tarih-i Ahmed Cävid, 193b; Qalijkan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 350.
100 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 193b-194a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 405-406.
HAKAN YILDIZ
a^iklamak durumunda kaldilar. Söz konusu birinci maddeden kasit, bir Osmanli topragi olan Kirim'in bagimsiz olmasiydi.101 Rus murahhaslar, eskiden beri Osmanli Devleti'ne güvenerek Rus topraklarina saldirip yagma yapan Kirim Tatarlarinin verdikleri büyük zararin bir türlü giderilemedigini ve saldirilarin önlenmesi i^in Tatarlarin Osmanli güvencesinden ayrilarak bagimsiz olmasini istediklerini bildirdiler. Ayrica Tatarlarin bagimsizliginin müzakerelerin en önemli maddesi oldugunu ve bu madde a^ikliga kavujturulmadik^a diger maddelerin görüjülemeyecegini, dolayisiyla da barijin yapilamayacagini belirttiler.102
Buna karjilik Osmanli murahhaslari, padijahin halife sifatiyla tüm Müslümanlarin ruhani lideri olmasi ve bu husustaki ilahi sorumlulugu sebebiyle Müslüman bir ülke olan Kirim'in bagimsizliginin Islam dini a^isindan mümkün olamayacagini ifade ettiler.105 Tatarlarin saldirilari hakkinda ise Yenijehirli, müzakere mahallinden uzak bir diyarda bulunan bir^ok günahsiz Tatar hakkinda bu jekilde atip tutmanin vebali dolayisiyla Allah'tan korktugunu söyledi. Orlov ve Obrejkov da cevaben, jimdi olmasa bile ge^mijte bu tür saldirilarin vuku buldugu karjiligini verdiler.104
Bu a^iklamalardan itibaren müzakerelerin en önemli ve belirleyici konusu, Kirim Tatarlarinin bagimsizligi oldu.105 Artik talep ve itirazlar, dogal olarak en hayati madde haline gelen birinci madde üzerinden devam etti. Karjilikli olarak birka^ kez yapilan ko-nujmalarda Osmanli tarafi, bagimsizligin jer'i bir mesele olmasi nedeniyle, kabulünün degil kendi yetkilerinde padijahin bile yetkisinde olmadigini, Tatarlarin 1736-37 Osmanli-Rus savajinda gerekli dersi alip uslandiklarini ve bundan sonra da Rusya'ya zarar vermemeleri i^in Osmanli Devleti olarak ne lazimsa yapilacagini söyledi.106 Orlov ve Obrejkov ise bagimsiz olmayi Kirim halkinin istedigini, dolayisiyla yoruma gerek kalmayacak kadar a^ik olan böyle bir istege kayitsiz kalinamayacagini ileri sürmek suretiyle taleplerinin hakliligini bajka bir delille ifade etti.107
Rus murahhaslarin Kirim halkinin bagimsizlik istedigi sözleri, yillardir Tatarlar üzerinde sabirla uyguladiklari telkin ve propagandalarin bajarisini ve gelinen son durumu yansitmak-taydi. Hayatlari at üstünde yagma ile ge^en Kirim Tatarlari, Karlofi^a Antlajmasi'ndan bu yana Rus topraklarinda yagmaya ^ikamadiklari i^in eski akinci özelliklerini kaybetmeye bajlamijti. Ayrica hanlar, artik Kirim yarimadasi dijindaki Kavjan'da ikamet etmekteydi. Bu bojluklardan yararlanmak isteyen Ruslar, casuslari araciligiyla sürekli olarak bölgedeki
101 Väsif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/224; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 542-543; Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 194b; 406-407.
102 Köse, 1774 Kü^ük Kaynarca Antla§masi, 76.
103 Väsif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/224; ".. Tatarin serbestiyyeti §eran cä'iz degildir!...". Giridi, Huläsatu'l-l'tibär, 25b.
104 Giridi, Huläsatu'l-l'tibär, 195a.
105 Giridi, Huläsatu'l-l'tibär, 25b.
106 Giridi, Huläsatu'l-l'tibär, 195a.
107 "...Kendileri serbestiyyete tälib olduklarina binä'en, cümle muväcehesinde serbestiyyetlerine nizäm verilmekle bundan sonra ta'biri käbil degildir!...". Cävid, Tärih-i Ahmed Cävid, 195b. Ger^ekten de Ruslar, bir süredir Tatarlarin kabile liderlerinin, mirzalarinin ve ulemasinin büyük kismini bagimsizlik vaadiyle Osmanli imparatorlarindan ayirmaya ikna etmi^lerdi. Daha sonra 60.000 Nogay Tatari'nin destegindeki Rus ordulari iki koldan Kirim topraklarina girmi^, ülkesini korumak i^in onlari Orkapi önlerinde kar^ilayan Kirim Hani Selim Giray ise yenilerek geri ^ekilmek zorunda kalmi^tir. Orkapi dü^tükten sonra Kirim, tamamen Rus i^galine a^ik hale geldi. i^galcilere gücünün yetmeyecegini anlayan Selim Giray, Kirim'i terk ederek birka^ adamiyla istanbul'a geldi. Onun ka^masi, Kirim halkinin son ümitlerini de söndürdü. Kefe Seraskeri ibrahim Pa^a son bir gayretle Kefe'yi korumak istedi. Ancak kaleyi ku^atan Ruslara bagimsizlik vaadi kar^iliginda sadakat yemini veren halk, kisa bir süre önce teslim olmu^tu. Kefe'nin ardindan Ker^, Yenikale, Gözleve ve Sudak da dü^tü. Böylece 1771 yilinin temmuz ayinda bütün Kirim topraklari ve Tatarlar, Rus häkimiyeti altina girdi. Halim Giray, Gülbün-i Hänän (istanbul: Matbaa-i Ämire, 1290/1873-1874), 111-113; Uzun^ar^ili, Osmanli Tarihi,
__4(1)/490-494.
beylere ve mirzalara bagimsizlik telkini yapmakta ve han sülalesinden kalgaylari, mirzalari birbirine dü^man ederek Kirim'i i^ten fethetmeye ^ali^maktaydi. Özellikle 1768'de ba^layan Osmanli-Rus sava^inda casuslarin telkinlerine inanan bir^ok mirza ve Tatar ileri gelenleri, bagimsizlik istediklerine dair gizlice Rusya'ya senetler göndermi^lerdi.108 Ayrica yogun Rus propagandasi sonucunda han olma ihtimali bulunan aileler arasindaki dü^manlik, birbirleri-ni yok etme noktasina dayanmi^ti.109
Fok^an'daki görü^melerde Rus murahhaslar, Tatarlarin bir kismindan alinan söz konusu senetlere binaen tüm Kirim halkinin "serbestiyyet"e talip olduklarini iddia etmekte ve onlara merhamet, $efkat(l) duyan ^ari^enin de bu hakli ba^vuruyu ger^ekle^tirmeyi diledigini öne sürerek bagimsizlik talebinden geri adim atmamaktaydi.110 Ruslarin bu talebine Yeni^ehirli Osman Efendi, bagimsizlik gibi önemli bir konuda halkin sözüne bakilamayacagi cevabini verdi. Böylece müzakereler yeniden tikanma noktasina gelmi^ti. Her iki taraf da yeniden kar^ilikli söz alarak, bari^i saglamak i^in iyi niyet ve gayretlerini devam ettirmek istediklerini a^ikladi. Ardindan müzakerelere yeniden ara verildi.111
Yeni^ehirli ve Yasinizade'nin Kirim'in bagimsiz olamayacagina dair ileri sürdükleri jer'i durum bir realite olmakla birlikte, Osmanlilarin maglup ordulariyla galip durumdaki Rusya'nin israrli talebine uzun süre kar^i ^ikabilmesi pek mümkün gözükmemekteydi. Bu durumda Osmanli murahhaslarinin önünde ü^ se^enek vardi: Birincisi, Rusya'yi bagimsiz Kirim israrindan caydirabilecek kadar büyük bir maddi tazminat teklifi yapmak; ikincisi, sava^i bir an önce bitirmek i^in her türlü tepkiyi göze alarak Kirim'in bagimsizligini kabul etmek; ü^üncüsü ise Rusya'nin talebini reddederek sava^a devam etmekti.
Ikinci se^enek olan Kirim'in bagimsizligini kabul etmek, yani Osmanli sinirlari i^indeki bir Müslüman topragindan ilk kez vazge^mek, jer'i mahzurunun yaninda imparatorluktaki Müslümanlar arasinda da büyük bir infial ve tepki uyandiracakti. Bu tepkinin, söz konusu maddeyi onaylayan en yüksek makam olarak padi^ah ve halife III. Mustafa'ya yönelmesi kuvvetle muhtemeldi. Saltanati boyunca iktidarina tehdit olu^turabilecek herhangi bir ihtimale kar^i ^ok hassas ve evhamli olan padi^ahin, böyle bir maddenin kabulüne riza gös-termesi elbette ki beklenemezdi.112 U^üncü se^enek olarak harbe devam edildigi takdirde ise,
108 Uzun^arjili, Osmanli Tarihi, 4(1)/405. Kirim'in bagimsiz olmasi i^in yardim ve destek talebinde bulunan bu kagitlardan biri de, ileride Rusya destegiyle son Kirim Hani olacak §ahin Giray'in Rusya Qari^esi II. Katerina'ya kalgayliginda yazdigi takrirdir. Kurtuluj Yildiz, Reisülküttab Recai Mehmed Emin Efendinin Osmanli-Rus Savap'na Dair Derledigi Resmi Yazilar (1769-1772) (Mugla: Sitki Ko^man Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2017), 75.
109 Uzun^arjili, Osmanli Tarihi, 4(1)/404-405.
110 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 195b, 203b, 204b, 205a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 408, 419, 420-421. Osmanli Devleti, Rus propagandasinin farkinda oldugu i^in Kirim'i korumak amaciyla 1736'dan sonra bir "Kirim seraskerligi" olujturarak buraya askeri kuvvet takviyesi yapmijti. Ancak 1768 yilinda Rusya ile bajlayan savajta Nogay Tatarlari ve mirzalar, Kirim Hani Selim Giray'i dinlemeyerek Ruslarla birlik olmuj ve buradaki Osmanli kuvvetlerine saldirmijlardi. Bunun üzerine padijah III. Mustafa, evasit-i Rebiülevvel 1187/1-10 Haziran 1771 tarihinde Tatar ulemasina, beylerine ve mirzalara yazdigi bir fermanda, Ruslarin aldatici teklifleriyle daha önce Kazan Tatarlarinin topraklarini ijgal ettigini, Kirim ile Kuban Tatarlarinin da bu tekliflere inanmalari halinde topraklarini kaybedeceklerini, buna mani olmak i^in Osmanli kuvvetleriyle birlikte Ruslara karji savajmalarini emretmijti. BOA, C.HR, 3912/1-3. Ancak bu fermanin Tatarlar arasinda bir etkisi olmamij ve Tatarlarin Osmanli kuvvetlerinden destegini ^ekmesi sonucunda Ruslar tüm Kirim'i ele ge^irmijlerdi. Alan W. Fisher, "Rusya'nin Kirim'i ilhaki", ^ev. Refhan Dedeoglu, Emel 77 (1973), 75, 21-22; Köse, 1774 Kü^ük Kaynarca Antla^masi, 67-69.
111 Vasif, Mehanisü'l-Äsar, 2/224; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 196a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 408-409.
112 Babasi III. Ahmed'in tahttan indirilijine jahit olmakla birlikte ^ocuklugu ve gen^liginde mahkum oldugu kafes hayatinin tehlikeleri nedeniyle ajiri tedbirli ve evhamli olan III. Mustafa'nin en büyük korkularindan biri de tahttan indirilmekti.
HAKAN YILDIZ
Osmanli ordusunun mevcut durumuyla savagi kazanmasi adeta mucizelere bagliydi ve eger tekrar maglup olursa, Kirim elden gittigi gibi daha bagka topraklarin da kaybedilmesi ka^i-nilmaz olacakti.
Dolayisiyla Yenigehirli i^in en uygun ^özüm, reddedilemeyecek kadar yüksek bir tazmi-natla Ruslari ikna etmekti. O da zaten bagtan beri bu teklifi bir koz olarak saklamakta ve ige yarayacagina inanmaktaydi.113 Nitekim müzakerelerin tikandigi anda, "Biz bu maslahati ak$e ile bitirmege me'müruz!" diyerek niyetini a^ik^a ifade etti.114
Ancak Rus tarafi, ne kadar cazip olursa olsun Tatarlarin bagimsizligi maddesi digindaki hi^bir teklifi umursamamaktaydi. Bu yüzden etkileyici tazminat teklifiyle ilgilenmediler. Yenigehirli'ye de cevaben, eskiden beri Tatarlarinin verdigi zararin önlenemedigini, asla kontrol edilebilir bir kavim olmadiklarini ve saldirilarinin hi^bir gekilde durmayacagi baha-nelerini ileri sürerek bagimsizlik talebinde israr ettiler.115
Rusya'nin Kirim'in bagimsizligina bu kadar önem vermesinin ve müzakerelerin olmazsa olmaz garti yapmasinin asil sebebi bu degildi. Gizli sebep, Qar I. Petro'dan beri yaklagik yüz yildir sabirla takip edilen "sicak denizlere inme" siyasetini kuvveden fiile pkarabilmekti.116 Sicak denizlere inme yolundaki ilk hedef Karadeniz'di ve Karadeniz'e ulagmak i^in önce Kirim'in ele ge^irilmesi gerekiyordu. Fakat yorgun ordunun savaga devam etmekteki istek-sizligi ve maddi sikintilar yüzünden, Kirim'in Rus topragi olmasi henüz mümkün görün-
Özellikle Rus sava?inin kötü gittigi günlerde, askerlerin isyan ederek kendisini tahttan indirmesinden endi?e ettigi i;in sabah namazindan sonra tebdil-i kiyafet Istanbul sokaklarinda dola?ma adetine daha bir önem vermi?ti. Bu gezmelerinde gündemle ilgili dedikodulari dikkatle dinlemi?, halkin kendisi ve icraati hakkinda dü?üncelerini ögrenmeye ;ali?mi?tir. §em'danizade, Mürit-Tevarih, 2/35; Mustafa Nuri Pa?a, NetayicWl-Vukuat (Istanbul: Uhuvvet Matba'asi, 1327), 4/123124. Ayrica bir gün Defterdar Halimi Efendi'ye, orduda yenile?me yapmadik;a Avrupa ile ba? edilemeyeceginden bahsederek ne yapilabilecegini sormu?, Halimi Efendi de yeni;eri ocaginda islahat yapilmasi gerektigi cevabini vermi?ti. Bunun üzerine padi?ah, ocagin böyle bir düzenlemeyi kabul edip etmeyecegine dair yeni bir soru sormu?tur. Defterdar efendi "Evet" deyince, "Buna senet verir misin?" diye tekrar sormu? ve yine "Evet" cevabini alinca, onun bu kadar kesin cevaplar vermesini yeni;erilerle gizli i? birligi yapmasina yormu?tur. Bu nedenle Defterdar efendiyi önce Musul'a tayin edip istanbul'dan uzakla?tirmi?, ama ?üphesinden bir türlü kurtulamadigi i;in daha sonra idam ettirmi?tir. Ahmed Cevdet Pa?a, Tarih-i Cevdet, n?r. Mehmet i?pirli (Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayinlari, 2018), 1/134. Dolayisiyla halkinin ve ordusunun tepkilerine bu kadar hassas olan padi?ahin, Kirim Tatarlari gibi bir Müslüman toplulugun bagimsizligi durumunda halk ve orduda olu?acak muazzam öfte ve tepkinin, saltanat ve hilafetin sahibi olarak dogrudan kendisine yönelmesine asla izin vermeyecegi a;iktir.
113 "...Ak$e kesmez, i§ bitirmez[ise] biraz laf ügüzaf-ila Moskovluyu inandirir, usandiririm!...". Giridi, Hulasatul-l'tibar, 26a; "...Maslahati ak$e ile tesviye ederim...": Vasif, Mehasinül-Äsar, 2/225.
114 Giridi, Hulasatul-l'tibar, 25b.
115 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 195a-b; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 407-408; Qali?kan, Vekäyi-nüvis Enveri Sadullah Efendi, 351-355. Müzakereler devam ederken, Rus murahhaslar yolladiklari raporlarla ;ari;eyi düzenli olarak bilgilendiriyorlardi. Bu raporlarda, Osmanli tarafinin her türlü itirazina ragmen kendilerinin Rus taleplerine sadik kaldiklarini bildirmekteydiler. Soloviev, History of Russia, 48/10.
116 Qar Petro askeri, siyasi, iktisadi, bilimsel, teknolojik, sosyal ve kültürel alanda yaptigi pek ;ok reformla Rusya'yi gü;lü bir Avrupa devleti olma yoluna sokmayi ba?armi?ti. Ancak Petro, Rusya'nin büyük bir emperyal gü; olmasini arzuluyordu. Bu ama;la aktif ve yayilmaci bir di? politika takip etti. Ayrica aslen bir kara devleti olan Rusya'yi emperyal bir gü; haline getirecek mali kaynaklarin denizlerdeki ticari faaliyetten saglanabilecegine inanmi?ti. Bu dogrultuda XVIII. yüzyildan itibaren "Büyük Rusya" idealinin vazge;ilmez iki hedefi, kuzeydeki Baltik denizi ile güneydeki Akdeniz oldu. Baltik denizi her ne kadar önemli ticari limanlara sahip olsa da Akdeniz; Avrupa ile Ortadogu, Kuzey Afrika ve Hindistan arasindaki zengin ticareti ve Anadolu'daki büyük tarimsal üretimi kapsamasi nedeniyle elbette ki ;ok daha önemli ve öncelikliydi. Bu yüzden Rusya'nin bir dünya imparatorlugu haline gelebilmesi i;in mutlak surette güneydeki sicak denizlere inmesi ve Akdeniz'in muazzam siyasi, ticari, cografi, zirai imkanlarindan beslenmesi gerekliydi. Akdeniz'e giden yol ise önce Karadeniz'e ve Bogazlar'a egemen olmaktan ge;iyordu. Dolayisiyla Osmanli imparatorlugu, 1690'lardan itibaren Rusya'nin öncelikli siyasi ve askeri hedefi haline geldi. Bu hedef, Petro'dan itibaren XX. yüzyilda Rus imparatorlugu'nun yikili?ina kadar her ;ar i;in vazge;ilmez bir milli politika olmu?tur. Qar I. Petro'nun hayati ve icraati hakkinda ayrintili
__bilgi i;in bk. Robert K. Massie, Büyük Petro, ;ev. Hakan Abaci (istanbul: Türkiye i? Bankasi Kültür Yayinlari, 2019).
müyordu. Bu nedenle müzakerelerde Rus murahhaslar, muhtemelen III. Mustafa ve hilafet için ne kadar önemli, hassas oldugu belli olan Kirim konusunu olabildigince birinci madde içinde gizlemeye çaliçmiç ve oldu bittiye getirerek diger maddelerle birlikte kabul ettirmek istemiçlerdi. Dolayisiyla Orlov ve Obreçkov, Kirim'in Osmanli destegi ve korumasindan uzaklaçtirarak bagimsiz olmasi gerektigi talebini vazgeçilmez çart olarak öne sürmekteydi. Anlaçma bu çartla yapildiktan sonra, Rusya gücünü iyice toplayabilmek için zaman kaza-nabilir ve Osmanli askeri korumasindan mahrum birakilmiç bagimsiz Kirim'i herhangi bir bahane ile ilk firsatta rahatlikla ijgal edebilirdi.
Heyetler arasindaki üçüncü toplantidan bir-iki gün sonra akçam vakti Rus murahhaslar, gayriresmî olarak Yeniçehirli Osman Efendi'nin çadirina geldi.117 Niyetleri, Tatarlarin bagim-sizligi maddesinin kabulü için Osman Efendi'yi ikna etmekti. Ancak Yeniçehirli, söz konusu maddeyi kabul ettigi takdirde bir Müslüman milletin elden gitmesini hazmedemeyecek olan ulemanin diline dü^mekten ve artan tepkilerin kendisini feci bir sona götürmesinden çok korkuyordu.118 Bu nedenle müzakerelerin baçindan beri sikiçtigi zamanlarda öne sürdügü tazminat teklifini tekrar gündeme getirdi.
Ama Rus temsilciler yine kayitsiz kaldi. Söz alan Orlov, Tatarlarin bagimsizlik istedi-gini ve çariçenin de onlarin bu isteklerini çefkat ve anlayiçla destekledigini tekrarlayarak, Osmanli Devleti'nin bu talebe karçi çikmasinin anlamsiz oldugunu savundu. Yeniçehirli ise panik ve telaç içinde, Islâm halifesi olan padiçahin hükmü altindaki Müslüman ahaliden olan Tatarlarin talebinin çeriata göre mümkün olamayacagini, böyle bir durum oldugu takdirde dünyanin alt üst olacagini söyledi.119 Ardindan, sirf itiraz etmiç olmak için çok konuçma, gereksiz detaylara girme ve demagoji yapmadaki becerisini kullanarak muhataplarini talep-lerinden vazgeçirmeye çaliçti.120 Günlerdir kisir konuçmalardan bunaldigi ve sogukkanlili-gini kaybetmeye baçladigi anlaçilmaktaydi. Fakat Rus temsilciler, ona ayni üslupla karçilik vermediler ve sakinlikle taleplerinde israr ettiler.121 Ayrica çaçkinlik içinde ve sabirla onu dinlerken122, anlaçilmaz diplomatik hitabeti ve üslubuyla dalga geçmekten de çekinmediler.123
Osmanli ve Rus heyetleri, 23 Cemâziyelevvel/22 Agustos Pazar günü dördüncü kez bir araya geldi. Ilk söz alan Yeniçehirli Osman Efendi, Tatarlarin bagimsizliginin padiçahin bile yetkisini açan kutsi bir mesele olduguna dair sundugu delillere Rus tarafinin inanmadigini ve
117 Ûçûncû toplantidan sonra Tatarlarin bagimsizlik meselesinin gizli toplantilarda ele alindigi açiklamasindan kasit, Orlov'un bu gayriresmî ziyareti olmalidir. Aksan, Kuçatilmiç Bir împaratorluk, 157.
118 "... 'Osmân Efendi dahi Serbestiyyet mâddesini bir kalibe ifrâg etsem, lisân-i ulemâya düfüp âharini bir varta-i hevl-nâke ilka ile ma 'mûre-i bedenimi ifnâ ederler havfiyla zehre-terâk olup...". Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, II/225.
119 "...'Hudâ hakki içûn bütün Anadolu ayaga kalkar; dünya, alti üstüne gelir!' deyü bî-ma 'nâ yaygaraya baçladi...". Giridî, Hulâsatu'l-Î'tibâr, 26a; Çalijkan, Vekayi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 352; Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/224-225; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 542-543.
120 "... 'Osmân Efendi, fenn-i mugalata ve muhâverede yektâ ve semt-i cedel ü mu ârazada bir dâhiye-i dehyâ olup, Moskov murahhaslarini söz ile i 'tâb...". Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/224-225.
121 "...Frenk tâ'ifesi makûlesi, bu makûle içlerde gayetde metîn ve müte'enm olup, baçina degirmen döndürülse kertesinden kimildar gibi olmadigindan...". Giridî, Hulâsatu'l-Î'tibâr, 26a.
122 "...Rusyalu kelâm-i müdellel ve garazlarina muvâfik bedel ile mülzim olmayip, temçiyyet-i metâliblerinde ibtidâ sabr u te'ennî ihtiyâr...tedrîcî sebât ü metânet...". Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/225.
123 "... 'Osmân Efendi'nin lâfini kaval dinler gibi dinleyip;...' Bu efendi delidir desek, edebden hâriç. Ancak çôyle deriz ki; bunun akli var, ammâ bizim bildigimiz, gördügümüz "akillardan degildir!'...". Giridî, Hulâsatu'l-Î'tibâr, 6a; "...Efendinin yaygarasini Rusya murahhaslari istimâ 'ettikçe; 'Bu âdem dîvânedir desek, sû'-i edebdir. Âkildir desek, tavri dâ'ire-i 'akildan hâricdir. Ancak bu 'akil, bizim bilip içittigimiz 'uküldan degildir!' dedikleri meçhûrdur...". Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/225.
1768-1774 OsMANLi-Rus Savaçi Ortasinda Kirim Pazarligi HAKAN YILDIZ
çahsina güven duyulmadigini dü^ündügünü söyledi.124 Bu açiklamasiyla muhtemelen hiçbir Müslümanin yetkisinde olmayan böyle çer'î bir açmaza Rus tarafinin anlayiç göstermesini ve fazla îsrar etmemelerini bekliyordu.
Rus murahhaslar cevaben; kendisinin iyi niyet ve çabasini bildiklerini, ancak Rusya'nin Tatarlarin bagimsizlik talebinden vazgeçmesinin mümkün olmadigina dair kararin daha müzakereler baçlamadan Prusya elçisi araciligiyla Osmanli Devleti'ne iletildigini ifade ettiler. Keza padiçah ve ulemanin, böyle önemli bir çer'î meseleyi Rusya'nin bu kararini göz önünde tutarak çözmüç olmalari gerektigini belirterek, böyle bir durumda da kendisinin buraya niçin geldigini sordular. Ayrica savaçi Rusya'nin degil, Osmanlilarin istedigini ve baçlattigini da eklediler.125
Yeniçehirli ise cevaben, Rusya için hiçbir zarari olmayan mezkur maddede bu kadar israr edilecegini beklemedigini ve anlayiç gösterilecegini sanarak görü^melere geldigini belirtti. Savaçla ilgili olarak da harbin Osmanlilarin degil, Lehistan'daki Rus generalin saldirisiyla baçladigini söyledi.126
Bu noktadan sonra konuçmalar, savarin önemli bir sebebi olan Lehistan'in iç içlerine kariçilmasi meselesine yogunlaçarak karçilikli suçlamalarla bir süre devam etti. Daha sonra Rus tarafi, Tatarlarin bagimsizlik isteklerine dair kendilerine kagitlar gönderdiklerini127 öne sürerken; Yeniçehirli, Tatarlarin padiçaha bagli olduklarina dair de gönderilmi^ birçok kagit bulundugunu ifade ederek, böyle iki yüzlü bir kavmin sözüne inanilamayacagina dikkat çekti. Rus murahhaslar, bu açiklamaya bir cevap vermemekle birlikte bagimsizlik maddesin-den vazgeçmelerinin mümkün olmadigini tekraren ifade ettiler.128
Böylece müzakereler yeniden kilitlenmeye dogru gitmeye baçladi. Rus müzakereciler bagimsizlik maddesinde herhangi bir esneme olamayacagini söylerken, Yeniçehirli de "Gayri maslahat kalmadi" diyerek görü^melere devam imkâninin olmadigini belirtti.129 Ancak bu karçilikli restleçme, taraflarin varsa son kozunu duymak için bir taktik de olabilirdi. Nitekim Yeniçehirli, bagimsizligin bir çartla taninabilecegini söyleyerek son hamlesini yapti. Bu çart, Müslüman bir halk olan Tatarlarin kendilerini yönetmek üzere seçtikleri Kirim haninin, Müslümanlarin halifesi olan padiçah tarafindan da uygun görülüp onaylanmasi ve ne Osmanli Devleti'nin ne de Rusya'nin Kirim'in iç içlerine kariçmamasiydi. Fakat Rus murahhaslar, hükümdarini baçka devletin seçtigi bir ülkenin bagimsiz sayilamayacagini belirterek, bu son tavizi de hiçbir çekilde kabule yanaçmadilar.130
Artik görü^meler tikanma noktasina gelmiçti. Orlov ve Obreçkov, Yeniçehirli'den bagimsizlik konusundaki son kararini yazili olarak vermesini istedi.131 Rus tarafi bu taleple,
124 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 196a; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 408-409.
125 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 197a, 207b; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 410, 424.
126 Çali^kan, Vekayi-nûvis Enverî Sadullah Efendi, 353; Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 196a.
127 Yildiz, Reisûlkûttâb Recâî Mehmed Emîn Efendi, 75.
128 Çali^kan, Vekayi-nûvis Enverî Sadullah Efendi, 353; Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 198a.
129 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 198a; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 411-412.
130 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 205b; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 421-422. Ahmed Resmî Efendi'ye göre Yeni^ehirli Osman Efendi, aslinda Tatarlarin bagimsizligini kabule meyilliydi. Ancak böyle bir kabulün özellikle Anadolu ve Rumeli kazaskerleri tarafindan asla onaylanmayacagi ve kendisini bozgunculukla suçlayarak katline fetva vereceklerinden adi gibi emindi. Bu nedenle bir orta yol bulmaya çali^miç, hiç olmazsa ileri bir tarihe kadar müzakereleri uzatarak alelacele istanbul'a dönmek ve bu i^ten siyrilmak istemi^ti. Giridî, Hulâsatu'l-Î'tibâr, 26a.
_ 131 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 199a, 208a; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 413, 424-425.
^özümsüzlügün yazili sebebini ^ari^eye bildirmek ve alacaklari cevaba göre hareket etmek i^in zaman kazanmak istemijti.152 Buna ek olarak Orlov'un bajka beklentileri vardi. Öncelikle kardejinden aldigi ^agri notu sebebiyle bir an önce St. Petersburg'a dönmeyi arzu ediyordu.155 Ayrica bir Osmanli-Rus bariji da istemiyordu. Qünkü savajin yeniden bajlamasi halinde, kardeji Aleksi'nin Akdeniz'de bulunan Rus donanmasinin komutani, kü^ük kardeji Teodor'un Karadeniz'deki donanmanin kumandani, kendisinin de Kirim cephesi komutani olacagina inanmaktaydi.154
Yenijehirli sözlü a^iklamalarini yaziya dökerken, eli boj dönmemek i^in yeni bir tavizle Rus muhataplarini yumujatabilecegini düjündü. Bu son a^iklamasinda, Kirim'in bagimsiz olmasina dair verdigi tavize155 ilaveten tazminat olarak Özü ve Bucak bölgelerinin bir kisminin Rusya'ya birakilabilecegi, ama burada yajayan Tatarlarin Kirim Tatarlari gibi özgür ve bagimsiz olmalari gerektigi yaziliydi.156 Fakat Thugut'a göre bu yazi ^ok daginik ve karmajik bir üslupla kaleme alinmijti. Öyle ki Rus müzakereciler, yazilanlari anlamakta gü^lük ^ektiklerini ve ancak ciddi jekilde inceledikten sonra cevap vereceklerini söyleyerek birka^ gün izin istedi.157 Bir süre sonra Orlov ve Obrejkov cevaben, hani ve kadilari bajka bir ülke tarafindan atanan bir devletin bagimsiz sayilamayacagini ve tam bagimsizlik kabul edilmedigi takdirde tazminat gibi diger maddeleri görüjmeme emri aldiklarini yazili olarak bildirdiler.158 Yenijehirli'nin son teklifi de Rus tarafini yumujatamamijti.
Böylece müzakerelere devam imkani kalmamijti.159 Zaten Orlov'un St. Petersburg'a dönmesini bildiren yazinin varligi hem Osmanli heyetince hem de Avusturya ve Prusya el^ilerince biliniyordu. Bunun üzerine Rus baj murahhasin Petersburg'a giderek, Osmanli tarafinin Kirim'in bagimsiz olamayacagina dair öne sürdügü jer'i durumu ^ari^eye anlatmasi ve verecegi cevabi getirmesi i^in yirmi bej günlügüne (21 Eylül'e kadar) müzakerelere ara verilmesi konusunda uzlajildi.140 Daha sonra da mütarekenin uzatilma tarihinin ve müzake-relerdeki tüm görüjmelerin ayrintili olarak yazili oldugu karjilikli iki nota verildi.
Orlov 27 Cemaziyelevvel/26 Agustos'ta Yenijehirli Osman Efendi'nin ^adirina gelerek, görüjmelerin bir antlajma ile sonu^lanmamasindan ötürü üzüntülerini bildirdi ve Petersburg'a gitmek üzere vedalajti. Osmanli murahhaslari da müzakerelerin anlajmazlikla sonu^lanmasina ragmen mütarekenin uzatildigina ve kendilerinin ne zaman dönmeleri-
132 Aksan, Ahmed Resmi Efendi, 157.
133 Sorel, On Sekizinci Asirda Mesele-i §arkiyye, 319; Köse, 1774 Kü^ük Kaynarca Antla^masi, 77-78; Aksan, Ku^atilmi^ Bir Imparatorluk, 157.
134 Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/406.
135 "...Cezire-i Kirima taraf-i Devlet-i 'aliyye'den nasb olunagelen kazalar kadilari kemakan nasb u ta 'yin olunmak $ürut-i me$ru 'adan olmagla, i 'tibar oluna...". Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 212a.
136 "...Tazmin maddesinin icab ve kabulü müyesser oldukda, mahsur-i beyne'l-kila ' olan Bucak ve Özü sahrasi bi-ceng ü cidal vech-i tazminiyle kemakan milket-i padi^ahiden olmu§ olur. O takdirce tava'if-i Tatar, zikr olunan yerlerde ve sahralarda ihtiyarlariyla tavattun ve temeddün murad ederler ise men ' olunmayip, yine $ürut-i serbestiyyet-i mezkure üzre hanlarina tabi' olup...". Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 212a.
137 Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/404.
138 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 213a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 431-432.
139 Ahmed Resmi Efendi'ye göre Yasinizade, görüjmeleri bilerek uzatarak ^özümsüzlükte rol oynamijti: "...katline fetva vereceklerin eliyle komu§ gibi muhakkak bildiginden, mükalemeyi uzatmagla bir gün evvel Istanbul'a 'avdet ve padi^ah-i "alem-penah sohbetleriyle mü^erref ü mu'teber olmagi ganimet 'add etmegin, yirmi-otuz gün i^inde ipi kirip..." Giridi, Hulasatu'l-l'tibar, 26a.
140 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 216a; Baycar, Cavid Bey'in Müntehabati, 435-436.
HAKAN YILDIZ
nin uygun olacagina dair bir arzi, §umnu'daki ordugahta bulunan Sadrazam Muhsinzade Mehmed Pa^a'ya gonderdiler.141
Obre^kov'un plani ise once Ya^'taki karargahta bulunan Rus Ordusu Ba^komutani General Rumyantsov'a goru^melerle ilgili bilgi vermek, daha sonra Petersburg'a gitmekti. Ancak Ya^'a gitmeden once Yeni^ehirli'nin ^adirina ugradi. Osmanli baj murahhasi ile yaptigi konu^mada, ^ari^enin cevabi ula^ana kadar Osmanli heyetinin ayrilmamasini ve Rumyantsov'un da heyetin 21 Eylul'e kadar Fok^an'da kalmasini istedigini soyledi.142 Rus ba^komutanin bir an once bari^ yapilmasina dair bu ^abasi, kazandigi avantaja ragmen ordusunun da sava^i devam ettirmekte zorlandigini gostermekteydi.
Bu sirada ^adirda bulunan Avusturya El^isi Thugut, Obre^kov'un talebinin altinda ba^ka bir niyet oldugundan ^uphelenmi^ti. Yeni^ehirli ile yaptigi ozel konu^mada, Ruslarin bu isteginin ya Lehistan'a yeni askeri birlikler sevk etmek suretiyle buradaki nufuzlarini gu^lendirmek i^in zaman kazanmak ya da Osmanli heyetinin Fok^an'dan ayrilmamasinin uzun sure cephede bulunan Osmanli askerleri tarafindan mutarekenin uzatilacagi jeklinde yorumlanarak firar etmelerine sebep olma amacini ta^iyabilecegine dikkat ^ekti.143
Thugut'un hakli olabilecegini dujunen Yeni^ehirli, Obre^kov'a herhangi bir cevap vermedi. O gece Yasinizade'yi ^adirina davet etti ve Thugut'un uyarisina dair fikrini sordu. Yasinizade de el^iye hak vererek, bu teklifi kabul etmenin ve bir dakika bile zaman kaybet-menin ^eriata aykiri oldugunu soyledi.144 Bunun uzerine Osmanli heyeti, kisa surede donu§ hazirliklarini tamamladi ve §umnu'ya hareket etti.
Yeni^ehirli ve Yasinizade Osman Efendilerin muzakerelerin sonucuna dair arzi §umnu'daki ordugaha ula^inca, sadrazam, devlet erkani, komutanlar buyuk uzuntu ve endive ya^adilar.145 Qunku yiyecek azligi, salgin hastaliklar, ki^in girmesiyle memleketlerine gidenler ve firarlar nedeniyle ordudaki asker sayisi hayli azalmi^ti. Giden askerler ise ancak u^ ay sonra donebileceklerdi.146 Dolayisiyla eger anla^ma saglanamaz da sava^a devam edilirse, ordunun Ruslara kar^i direnmesi ^ok zor olacakti.
Bunun uzerine sadrazam ve serdar-i ekrem Muhsinzade Mehmed Pa^a, muzakerelerin sonu^suz kalmasiyla ilgili durumu degerlendirmek ve bundan sonra izlenecek siyasetin ne olacagini goru^mek i^in 4 Cemaziyelahir/2 Eylul gunu kendi ^adirinda devlet ve ordu ileri ge-lenleriyle bir toplanti yapti.147 Toplanti devam ederken, Mare^al Rumyantsov'dan diyalogun surdurulmesi talebini havi bir mektup geldi.148 Mektup, cephedeki Rus ordusunun da bu sava^i
141 Qali^kan, Vekayi-nuvis Enveri Sadullah Efendi, 355; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 216a.
142 Qali^kan, Vekayi-nuvis Enveri Sadullah Efendi, 356; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 216a; Baycar, Cavid Bey'in Muntehabati, 435-436.
143 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 216b.
144 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 216b.
145 Vasif, Mehanisu'l-Asar, 2/225-226; Saglam, Mehasinu'l-Asar, 543-544; BOA, A.DVN.MHM.d, 171/294.
146 Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 220a; Baycar, Cavid Bey'in Muntehabati, 440-441; Vasif, Mehasinu'l-Asar, 2/225; Saglam, Mehasinu'l-Asar, 543.
147 Qali^kan, Vekayi-nuvis Enveri Sadullah Efendi, 355; Cavid, Tarih-i Ahmed Cavid, 220a.
148 Aksan, Ku^atilmi^ Bir Imparatorluk, 158; Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/408.
uzun müddet sürdürecek durumda olmadigini gösteriyordu.149 Anlaçilan cephede karçilikli mevzilenmiç Osmanli ve Rus baçkomutanlar, ordularina güvenemedikleri için müzakerelerin antlaçma ile sonuçlanmamasina üzülmü^tü ve savarin devam etme ihtimaline karçi, hazirlik-larini tamamlayabilmek adina hiç olmazsa ateçkesin birkaç ay uzatilmasini istiyorlardi.
Rumyantsov'un da ayni fikirde oldugunu anlayan sadrazam, hemen ateçkesin yedi-sekiz ay uzatilmasini teklif eden cevabî bir mektup yazarak götürmesi için Ahmed Vâsif Efen-di'ye150 verdi. Vâsif Efendi, mektubu Rus baçkomutanin Yaç'taki karargâhina götürmek için 22 Cemâziyelahir/20 Eylül'de ayrilmaya hazirlanirken, vezir kethüdasi olan Ahmed Resmî Efendi yanina geldi.151 Kendisine, mütarekeyi uzatmak için elinden geleni yapmasini, hatta on günlük bir temdidin bile kâr olacagi konusunda tavsiyede bulundu.152 Çünkü Osmanli heyetinin Fokçan'dan dönü^ünden beri Osmanli ordugâhindaki askerlerin üçte biri153 firar etmiçti.154 Ayrica kiç yaklaçiyordu ve ciddi bir para ve zahire kitligi vardi.155 Vâsif Efendi Ahmed Resmî Efendi'ye cevaben, mütareke süresini uzatma hususunda kendisiyle ayni fikirde oldugunu, ancak bu ugurda Osmanli Devleti'nin onurunu zedeleyecek herhangi bir eylemde bulunmayacagini ve ordunun zayif taraflarini belli etmeyecegini söyledi.156
Daha sonra Rus ordugâhina gitmek üzere yola çikan Vâsif Efendi, Yergögü civarinda Fokçan'dan ordugâha dönen Osmanli heyeti ile karçilaçti. Yeniçehirli Osman Efendi'nin yanina giderek kendini tanitti ve görevini söyleyerek sadrazamin mektubunu gösterdi. Osman Efendi, kendi çabasinin fayda etmedigi bu durumu baçka bir te^ebbüsün düzeltebilecegine inanmak istemiyordu. Tam bir ümitsizlikle Rus baçkomutanin ateçkesi uzatmaya niyeti olmadigini, dolayisiyla bu mektubun devletin onurunu incitmekten baçka bir içe yaramayacagi-ni söyledi.157 Vâsif, Osman Efendi'nin kendi tavsiyelerine karçi çikanlari asla affetmedigini ve çevresinin de geniç oldugunu bildiginden, nasil isterse ona göre hareket edecegini ifade etti.158 Bu cevaptan memnun olan Osman Efendi, gitmekten vazgeçmesini istedi. Birlikte Osmanli ordugâhina dönmek üzere yola çiktilar.
149 Rumyantsov daha 22 Mart'ta Hariciye Naziri Panin'e gönderdigi bir mektupta, bajta süvariler i^in at ihtiyaci olmak üzere asker ve erzak eksikliginin kendisini zor durumda biraktigini bildirmijti. Ayrica Isve^'te hükümetin degijmesiyle bir Rus-Isve^ savaji ihtimali dogmujtu. Soloviev, History of Russia, 48/7-8, 10.
150 Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/226; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 544.
151 Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/226; Cavid, Tärih-i Ahmed Cävid, 220b; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 441-442.
152 "...Efendi, her ne edersen eyle mütärekeye nizäm ver! On günlük mütareke, medär-i teneffüsdür. Askerin 'avdeti vakti olup, fevc fevc ediyorlar. Ma 'äzalläh bin kadar Moskovlu zuhur eder ise, cümlemizi peri^än eder. Serhaddler hält kaldigi, gelen kägidlardan ma 'lumunuzdur. Huläsä iktizä eder ise Roman^of'un elin, ayagin öp!...". Cavid, Tärih-i Ahmed Cävid, M 220b; Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 226. Zeinkeisen'e göre, Rus bajkomutan Rumyantsov'a sürekli övgüler düzen Ahmed Resmi o Efendi'nin barij hususunda bu kadar israrci olmasinin ve Vasif'a adeta baski yapmasinin sebebi, bir yerlerden, hatta ^
Ruslardan rüjvet almasiydi. Zeinkesen, Osmanli Imparatorlugu Tarihi, 66. £
<
153 Hammer'e göre, ü^te ikisi. Hammer, Geschicte des Osmanischen Reiches, 8/405. --
154 "...Zirä Osmän Efendi'nin 'avdeti §uyu bulali, 'askerin sülüsäni firär ve kusuru dahi birer bahäne ile kenär $izip, serhaddler S
hält ise bu kiyäs ile ne surete girdigi bedidärdir.." . Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/226. Z
155 Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/229; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 546. ^
156 "...Mütärekeye ragbet edecek ise eder, etmeyecek ise tenezzülün hi$ ma 'näsi yoktur. Hasm, hasmin hälini bilmez. Biz ne g kadar za 'if olsak dahi dü^mene endige vermekteyiz. Zirä harbin neticesi nä-ma 'lumdur. Qok kerre za 'if 'asker, kavi 'askeri ~ bozmutfur. A 'dä, yedinde olan ri^te-i maglubiyyeti olur olmaz 'äriza ile muhil etmeyip maslahatin hitämini ister...". Cavid, £ Tärih-i Ahmed Cävid, 220b-221a.
157 "...Efendi, seni beyhude zahmete ko^mu^lar. Rusyali mütäreke etmez. Sizin 'azimetiniz 'abes ve devlete muris-i näkisadir...". Cavid, Tärih-i Ahmed Cävid, 221a; Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/227; Saglam, Mehäsinü'l-Äsär, 544-545.
158 Vasif, Mehäsinü'l-Äsär, 2/227; Cavid, Tärih-i Ahmed Cävid, 221b; Baycar, Cävid Bey'in Müntehabäti, 443. _
1768-1774 OsMANLi-Rus Savaçi Ortasinda Kirim Pazarligi HAKAN YILDIZ
Yeniçehirli yolda Vâsif'a, Yâsinîzâde'nin müzakerelerde kendisine hiç yardimci olmadi-gindan159 ve içinin gücünün tavuk ve yumurta toplamak oldugundan dert yandi.160 Gerçekten de Vâsif Efendi heyetle birlikte ilerleyen arabalara baktiginda, içi piliç dolu kümesleri hayretle gördü. Osmanli ikinci murahhasi, savaçin kaderini belirleyebilecek böyle önemli bir siyasî mücadelede bile hobileriyle vakit geçirmeyi ihmal etmiyordu.
Yeniçehirli'nin ise iki komutanin çözüme yönelik giriçimini çekemedigi belliydi. Sirf kendi gayretleri sonuçsuz kaldi diye, iki ordunun da nefes almasini saglayacak bu uzlaçma te^ebbüsünü engellemeye çaliçmaktaydi. Nitekim dönüj yolundaki heyet Yergögü'de mola verdiginde, Avusturya ve Prusya elçilerinin yaninda Vâsif Efendi'ye uzatma teklifine gerek olmadigini, çünkü Rumyantsov'un buna yetkili olmayabilecegini söyledi.
Ancak Prusya Elçisi Zegelin sert bir çikiç yaparak, böyle bir firsatin kaçirilmamasini ve mütarekenin uzatilmasi için Vâsif'in mutlaka gitmesi gerektigini belirtti.161 Bunun üzerine endiçeye kapilan Yeniçehirli, onun hemen Rus karargâhina gitmesini istedi. Böylece Vâsif, kisa bir aradan sonra tekrar Yaç çehrine hareket etti. Osmanli murahhas heyeti de 22 Cemâziyelahir/20 Eylül'de Rusçuk'taki ordugâha ulaçti.162
Yaç'taki Rus ordugâhinda Mareçal Rumyantsov, Vâsif Efendi'yi çok iyi karçiladi. Akçam yapilan görü^mede Obreçkov da hazir bulundu. Sadrazamin mektubunu okuyan Rumyantsov, ateçkesin yedi-sekiz ay gibi çok uzun bir süre uzatma talebini ^üpheyle karçiladi. Çünkü yedi-sekiz ay bekleme sürecinde Osmanlilar, Rusya aleyhine gizli bir plani uygulamaya ko-yabilirdi. Dolayisiyla Rumyantsov ateçkesin sadece kirk gün uzatilmasinda israr ederek, bu süre zarfinda çariçeden gelen habere göre kesin bir karar verecegini söyledi. Vâsif, sadrazamin istedigi süre olmasa da bir çekilde ateçkesi uzatmanin bariç için yeni firsat yaratacagi dü^ün-cesiyle teklifi kabul etti.163
Fakat 21 Eylül gecesi ateçkesin uzatilma haberiyle Osmanli ordugâhina döndügünde, hiç ummadigi bir ortamla karçilaçti. Önceki gün ordugâha varan Yeniçehirli Osman Efendi, aslinda Rus ordusunun sanildigindan zayif oldugunu, askerler arasinda hastalik yayildigini, Rumyantsov'un ateçkesi uzatmayi reddettigini ve Rus karargâhindan dönecek temsilcinin (Vâsif) olumsuz haberle gelecegini söylemi^ti. Ayrica böyle uygun bir ortamda Osmanli ordusunun ileri harekâta geçmesi halinde Ruslari dagitarak Hotin'e kadar gidecegine dair yalan haberler yaymiç164 ve ordugâhta pek çok kiçiyi savaça devam edilmesi gerektigine ikna
159 ".. .Maslahata akli imdâd itmedigi gibi Osman Molla vaz'ini baglayup bir illet-i mizâc ile ser-nihâde-i bâlîn-i bîmâri olup kendü istilâhi üzeregâh alîllikgâh me'yûslukgâh mecbûrlukgibi kelâmlari kendüye cünd üsiper ider...". Yildiz, ReisUlkUttâb Recâî Mehmed Emîn Efendi, 90.
160 "...Mukâleme yerinde tavuk ve yumurta cem 'inden gayri bir çey'e yaramayip; inanmazsaniz içte kafesler içinde tavuklar ve 'arabalar içinde zahîre! Tâ îstanbul'a dek götürecektir...". Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 221a.
161 "...Behey Efendi!Bu hôd-râylik ve 'inâd u isrâr niçeye dek? îttifâk-i ârâ ile devletiniz bir âdem ta'yîn etmiç. Bunuyolundan redd, edebe muhall bir vaz'-iyed oldugundan baçka; mutâreke mukadder ise vücüd bulur, degil isegiden âdem hiç olmadiysa du^mân hâline vukûf ile devletinizi âgâh etmek fâ'idesi melhûz degil mi?...". Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/227.
162 Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/227; Çali^kan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 357-358.
163 Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/228-229; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 545-546; Çali^kan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 358.
164 Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/230; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 547. Halbuki Yeni^ehirli, Fok^an yolundayken istanbul'da reisülküttap vekili olan ismail Bey'e gönderdigi bir yazida, "... Rusya 'askerinin hâllerini görüp yedikleri oturduklari manzûrunuz olsa mütehayyir olursunuz böyle iken itâ'at bir derecede ki vasfi käbil degil zâbitâni nâmina olan etfâl makülesinden zuhûr iden harekât-i âkilâne muhayyir-i ukûldur. Devletlerine dâimâ menfa 'at-i fikr iderler ve bunun üzerine cân virirler..." ifadeleriyle Rus ordusunun erzak sikintisina ragmen askerlerin itaat ve disiplininin olaganüstü oldugu, ülkelerinin menfaati için canlarini seve seve verdiklerinden övgüyle bahsetmi^tir. Yildiz, Reisulkuttâb Recâî Mehmed Emîn Efendi, 86.
etmiçti.165 Ordunun feci durumunu cephede bizzat yaçayan komutanlar ise onun çerrinden korktuklari için yalanlarina inanmiç gibi davraniyorlardi.166
Vâsif Efendi, kendisini merakla bekleyen sadrazamin huzurunda duzenlenen toplantida bariçin kirk gun uzatilmasina dair bilgi verdi. Hazir bulunan devlet adamlari ve komutanlar, bu haberi sevinçle karçiladilar. Hatta sadrazam Mehmed Paça o kadar mutlu oldu ki, hemen uzerindeki butun altinlari çikarip Vâsif'a verdi.167
Bu arada soz alan Yeniçehirli, boyle bir çeyi mumkun gormedigini ve garipsedigini, ama Allah'in takdirinin boyle oldugu mealinde sozler ederek kendini savunmaya çaliçti.168 Yâsinîzâde ise aralarindaki malum anlaçmazlik sebebiyle onun zaten tum kararlarinda yanildigini ve bu yuzden Allah'in onu her yerde rezil ettigini soyledi.169 Her iki temsilci de bariç umidinin devam etmesine âdeta uzùlmuç ve herkesin onunde suçu birbirlerine atarak baçarisizliklarini ortmeye çaliçmiçti.
Sonunda, ateçkes antlaçmasinin sadrazam tarafindan bir an once imzalanarak Rus karar-gâhina gonderilmesi kararlaçtirildi.170 Sadrazamin tasdik ederek Rumyantsov'a gonderdigi mutareke temdit tezkeresi, Rus baçkomutanin da onaylamasinin ardindan resmen yurùrluge girdi. Boylece bùyuk umitlerle gidilen Fokçan'da istenilen bariç saglanamamasina ragmen, yirmi beç gun olarak uzlaçilan mutareke suresi, 23 Cemâziyelahir 1186/21 Eylul 1772 tarihin-den itibaren kirk gun (30 Ekim'e kadar) uzatilmiç oldu.171
SONUÇ
Osmanli Devleti ve Rusya temsilcilerinin savaça son vermek uzere 1772 yilinda Bogdan'in Fokçan kasabasindaki muzakereleri, adeta bariçi saglamak için yapilan bir diplomasi savaçina sahne olmuçtu.
Goruçmeler baçlamadan once iki tarafin guç dengesine bakildiginda, Rusya murahhas-lari Orlov ve Obreçkov'un diplomasi bilgisi, tecrubesi ve yetenegi bakimindan muhataplari Yeniçehirli ve Yâsinîzâde Osman Efendilerden agir bastigi soylenebilir. Ancak muzakereler
165 "... 'Osmân Efendi orduya geiip...'Mûtàreke mûmkin olmayip, me'mûr karîben me'yûsgelir. Serhaddlere istihkâm verin!' diyû yaygarayi basmagla usûl degiçip ricâl-i devleti birer mahalle ta 'yîn...". Vâsif, Mehâsinû'l-Âsâr, 2/231; Aksan, Kuçatilmiç Bir împaratorluk, 158.
166 Mesela bu komutanlardan biri olan Rusçuk seraskeri Dagistânî Ali Paja, sadrazamin mektubunu Rus bajkomutana goturmek uzereyken yolda karjilajtigi Vâsif Efendi'ye Osman Efendi'nin korkusuyla mutarekeye hiç gerek olmadigini, m ordusunda çok fazla sayida asker oldugunu ve sadrazam izin verdigi takdirde Ruslari dagitip Kiev'e kadar gidecegini soylemijti. Ancak Vâsif'in ertesi gun ordugâha donujunde tekrar karjilajtigi Ali Paja, onun barijin gerçeklejmedigi ve rf savaja hazir olmasi mealindeki cevabi karjisinda benzi sapsari olarak cephenin vahametini ju cumlelerle anlatmijtir: ^ "...Efendi, cenge bir vechile iktidâr yok! Ma 'iyyetimde olan Bosna 'askerine ishâl 'âriz olup, ekserîsi vefât ile çu karçida --mûceddeden bir mezarlik peydâ oldu. Sâyir 'asker dahi, Kiç geldi' diyû firâra yûz tutup, akçe ve zahîre dersen biri mevcûd < olmayip; bu hâl ile tecâvûz boyle dursun, mûdâfa 'ada 'âcizim!..!'. Vâsif, Mehâsinû'l-Âsâr, 2/230. ¡z;
167 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 223a; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 445. Ordudaki disiplinsizlik ve firarlar son m zamanlarda arttigi için bu sevinç hiç de yersiz degildi. Nitekim daha iki gun once firar eden 1.500 yeniçeri, Tuna'dan g daha onemli bir geçit yeri olan Çalikkavak'in muhafizini oldurmujlerdi. Vâsif, Mehâsinû'l-Âsâr, 2/231-232; Saglam, £ Mehâsinû'l-Âsâr, 547-548. ^
168 Câvid, Târih-i Ahmed Câvid, 223a-b; Baycar, Câvid Bey'in Mûntehabâti, 444-446.
169 Vâsif, Mehâsinû'l-Âsâr, 2/232; Saglam, Mehâsinû'l-Âsâr, 548.
170 Çalijkan, Vekayi-nûvis Enverî Sadullah Efendi, 359-360.
171 Kose, 1774 Kûçûk Kaynarca Antlaçmasi, 80-82. _
1768-1774 OsMANLi-RuS SAVAÇi ORTASiNDA KiRiM PAZARLiGi HAKAN YILDIZ
baçladiktan sonra Yeniçehirli Osman Efendi, bazi hatalarina ragmen genelde iyi bir performans ortaya koymuç ve bariç için taviz verme dahil elinden gelen çabayi göstermi^tir. Rus murahhaslar ise Kirim'in bagimsizligi kabul edilmeden hiçbir maddeyi görü^meme talimati aldiklari için asla esneklik göstermemi^lerdir. Dolayisiyla Fokçan bariç müzakerelerinin sonucu, Kirim'in halife/padiçahin egemenliginden ayrilamayacagina yönelik Osmanli delil-lerinin Rusya tarafindan reddedilmesi olmuçtur.
Ruslarin bu taviz vermez kati tutumu, savaçtan çok bir Müslüman topragi Kirim'i kaybetme telaçina dü^en Osmanli devlet erkânini, ulemayi ve padiçahi çok korkutmuçtur. Öyle ki III. Mustafa, Ruslarin bariçi kabul etmeleri için metafizik yöntemlere bile baçvurmuç; Orlov, Obreçkov ve Rumyantsov'un adlarina büyülü muskalar hazirlatip Fokçan'a göndermi^tir.172
Müzakerelerinin bir bariç antlaçmasiyla sonuçlanmamasi, her iki devleti, özellikle de cephedeki Osmanli ve Rus ordularini hiç memnun etmemiçtir. Bu yüzden cephede asker azligi, erzak kitligi, salgin hastalik ve malî sikintilarla boguçan Muhsinzâde Mehmed Paça ve Rumyantsov, savaçin felaketli akibetini yaçamaktansa bariç için bizzat devreye girmiçtir. Osmanli ve Rus baçkomutanin giriçimleri sonucunda, Bükre^'te kasim ayinda yeni bir bariç görü^mesinin yapilmasi kararlaçtirilmiçtir.
Bükre^'teki müzakerelerde Obreçkov, Fokçan'da Yeniçehirli'nin son anda teklif etmesine ragmen Rusya tarafindan kabul görmeyen, çimdi ise yeni Osmanli murahhasi reisülküttap Abdürrezzak Efendi tarafindan gündeme getirilen "Kirim haninin padiçah tarafindan onaylanmasi çartiyla bagimsiz olmasi" maddesini kabul etmiçtir.173 Ancak Obreçkov, bu kez de bariç için Rusya'nin istegi olan yedi maddenin kabulünü istemiçtir.174 Söz konusu mad-delerin en önemlisi ve en tehlikelisi, Yenikale ile Kerç kalelerinin Rusya'ya birakilmasidir.175 Abdürrezzak Efendi ise bu ve diger tüm Rus taleplerini reddetmiçtir.
Böylece 1772 yilinin kasim ayinda yapilan Bükrej müzakereleri de çözümsüzlükle sonuç-lanmiç ve savaç yeniden baçlamiçtir. Nihayetinde Rusya'nin Lehistan'i içgal etmek, Osmanli Devleti'nin ise Rusya'nin yayilmasina karçi Dogu Avrupa sinirlarini güvence altina almak için 1768 yilinda giriçtikleri savaç, bariçi çok istemelerine ragmen tam alti yil sürdükten ve III. Mustafa'yi kahrindan öldürdükten sonra 1774'te Osmanli ordularinin kesin maglubiyetiyle sona ermiçtir. Iki ülkenin benzer iç sikintilari ve harp sanatindaki zafiyetleri sebebiyle Prusya Krali II. Frederik tarafindan "körlerle tek gözlülerin savaçi" olarak nitelendirilen176 bu uzun mücadelenin ardindan 21 Temmuz 1774 tarihinde imzalanan K^ük Kaynarca Antlaçmasi, Osmanli Devleti'ni bir daha telafisi mümkün olmayacak agir kayiplara ugratirken, Rusya'ya Karadeniz hakimiyetinin ve büyük devlet olmanin kapisini açmiçtir.
Iki devletin gelecegini ilgilendirmesi bakimindan bir yandan muazzam kayip bir yandan paha biçilemez kazanç olarak görülebilecek yirmi sekiz maddelik K^ük Kaynarca Antlaçmasi'nin en önemli iki maddesi, savaçin uzamasina sebep olan 3. ve 19. maddelerdir. 3. maddede Osmanli Devleti Fokçan'da çok direndigi Kirim'in bagimsizligini kabul etmek
172 TSMA.e, 3806/655.
173 Vâsif, Mehâsinul-Âsâr, 2/242; Saglam, Mehâsinul-Âsâr, 557-558.
174 Köse, 1774 Kuçuk Kaynarca Antla^masi, 85.
175 Çali^kan, Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi, 373.
176 Kemal Beydilli, Büyük Friedrich ve Osmanlilar: XVIII. Yüzyilda Osmanli-Prusya Münasebetleri (istanbul: istanbul __Üniversitesi Yayinlari, 1985), 98.
zorunda kalirken, 19. maddeyle de Bukrej muzakerelerinde reddettigi Yenikale ve Ker^ kale-lerinin Rusya'ya birakilmasini onaylami^tir.177
Aslinda bu iki madde, Rusya i^in biri olmadan digerinin fazla anlam ta^imadigi, birbirini tamamlayan ^ok onemli bir kazanci ifade etmekteydi; Karadeniz'e ^ikmak. Karadeniz ile kucakla^mak, yuzyilin ba^indan itibaren Qar I. Petro, Qari^e II. Katerina ve ardindan da diger Rus hukumdarlarin "Buyuk Rusya" idealini ger^ekle^tirmek i^in takip ettikleri "sicak denizlere inme" politikasinin ilk adimiydi. Bu politikanin onundeki ba^lica engel olan Kirim Hanligi, once Osmanli korumasindan alinarak bagimsizlajtirilmij, sonra ijgal edilmi^ ve ardindan Azak Denizi'nin kilidi olan Yenikale ve Ker^ kaleleri ele ge^irilerek Karadeniz'e kavu^ulmu^tur.
Karadeniz'e ^ikmak, Rusya i^in bir askeri ve siyasi ba^aridan ^ok daha fazlasi olmu^tur. Qunku yakla^ik iki yuz yildir Rusya'nin guneye ve Dogu Avrupa'ya dogru geni^lemesini engelleyen Osmanli Imparatorlugu, artik korkulacak bir rakip olmaktan ^ikmi^tir. Dolayisiyla Rusya, kisa surede bir yandan Osmanlilarin yerine Dogu Avrupa'da soz sahibi ulke haline gelirken, diger yandan da Kirim, Kuban, Kabartay ve Kuzey Kafkasya'nin tek hakimi olmuj; hatta Gurcistan'a, Iran'a ve Dogu Anadolu'ya sarkmi^tir. Bu hakimiyetin dogal bir sonucu olarak, Karadeniz'in kuzeyindeki geni^ topraklarin maden kaynaklari ile kurk, deri, yag, havyar, yelken bezi, balmumu vs. ticaretine178 neredeyse tek ba^ina sahip olmak suretiyle ku-rulmakta olan "Buyuk Rusya" i^in ek kaynak saglami^tir.
Artik bir sonraki adim, zayif Osmanli Devleti'ni par^alayarak Bogazlar yoluyla asil sicak denize, yani dunyanin en onemli siyasi, ticari, zirai ve iktisadi bolgelerinden biri olan Akdeniz havzasina ula^maktir. Ancak bu ^ok degerli stratejik ve jeopolitik bolge, dunya siyaset ve ticaretinde soz sahibi devletler i^in de vazge^ilmez oneme sahiptir. Bu a^amada Rusya'nin ozellikle Ingiltere ile ^ikarlarinin ^aki^masi, Rus emellerinin ertelenmesine sebep olmu^tur. Fakat buyuk Avrupa devletleri, kimi zaman tehdit kimi zaman da zayif Osmanli Devleti'ne destek vererek Rusya'yi Karadeniz'de durdurmayi ba^arsalar bile, onun Akdeniz'e ula^madan da bir dunya super gucu haline gelmesine engel olamami^lardir.
Ara^tirma & Yayin Etigi: Bu makale, en az iki kor hakem tarafindan incelenmi^ ve iThenticate taramasiyla intihal ve benzerlik raporu olu^turulmu^tur. Makale, ara^tirma ve yayin etigine uygundur.
Etik Beyani & Çikar Çati^masi: Bu makalenin yazari çikar çati^masi bildiriminde bulunmami^, makalenin hazir-
lanma surecinde bilimsel ve etik kaidelere uyuldugunu ve yararlanilan tum çali^malara atifyapildigini beyan etmi^tir. ^
Libre açik eri^imli bu makale, CC BY-NC 4.0 lisansina sahiptir. S
Research & Publication Ethics: Two or more blind peers reviewed this article, and an iThenticate scan generated £ a report for potential plagiarism and similarity. The article complies with research and publication ethics. -Ethical Declaration & Conflict of Interest: The author of this article declares no conflict of interest, and the article < follows scientific and ethical principles and cites all the sources appropriately. Z
This is an Libre open-access article under the CC BY-NC 4.0 license. m
%
..............................................................................................................................................................................................................................................t
177 Kuçuk Kaynarca Antlajmasi'nin maddeleri, tatbiki, diger devletlerin tepkileri ve tahlili hakkinda ayrmtili bilgi için bk. Kose, 1774 Kuçuk Kaynarca Antla^masi, 112-142.
178 Osmanli-Rus savajinin hemen oncesinde Rusya'nin Karadeniz'den yaptigi ticaret ve ticarî mallar için bk. Nikolay G. Kireev "XVIII. Yuzyil Ortalarinda Karadeniz'de Rus-Turk Ticaret ilijkilerinin Kurulmasi", Turk-Rus Hi^kilerinde 500 Yil Sempozyumu (Ankara: Turk Tarih Kurumu, 1999), 116-120.
HAKAN YILDIZ
KAYNAKÇA
1. Ar§iv Belgeleri:
Baskanlik Osmanli Ar^ivi (BOA).
Maliyeden Müdevver Defterler (MAD), nr. 21. Düvel-i Ecnebiyye Belgeleri (A.DVN.DVE). MühimmeDefterleri (A.DVN.MHM.d). Cevdet-Hariciye Belgeleri (C.HR). Topkapi Sarayi Müzesi Arsivi (TSMA). Enderûn Kütüphanesi (TSMA.e).
2. Ara§tirma-Inceleme Eserleri:
Ahmed Cevdet Pafa. Târîh-i Cevdet. nfr. Mehmet Ifpirli. 5 Cilt. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2018.
Ahmed Resmî Efendi. Hulâsatû'l-l tibâr A Summary of Admonitions: A Chronicle of the 1768-1774 Russian-Ottoman War. nfr. Ethan L. Menchinger. Istanbul: The Isis Press, 2011.
Aksan, Virginia. Savaçta ve Bariçta Bir Osmanli Devlet Adami Ahmed Resmî Efendi (1700-1783). çev. Özden Arikan. Istanbul: Tarih Vakfi Yurt Yayinlari, 1997.
Aksan, Virginia. Kuçatilmiç Bir Imparatorluk-Osmanli Harpleri 1700-1870. çev. Gül Çagali Güven. Istanbul: Türkiye If Bankasi Kültür Yayinlari, 2010.
Altun, Abdullah. Said b. Halil Ibrahimin 'Tarih-i Sefer-i Rusya' Adli Eseri (Transkripsiyon ve Degerlendirme). Kayseri: Erciyes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2006.
Beydilli, Kemal. Büyük Friedrich ve Osmanlilar: XVIII. Yüzyilda Osmanli-Prusya Münasebetleri. Istanbul: Istanbul Üniversitesi Yayinlari, 1985.
Beydilli, Kemal. "III. Mustafa (1757—1774). Kaynarca Öncesi bir Padifah Portresi". Ottoman Studies/ Osmanistische Studien 8 (2019), 189-245.
Bozkurt, Fatih - Aslantürk, Ahmet H. "Ilginç Bir Kadi Sicili: 1768-1774 Osmanli-Rus Harbi'ne Dair Kayitlar". History Studies 4/1 (2012), 47-88.
Câvid, Ahmed. Osmanli-Rus Iliçkileri Tarihi-Ahmed Câvid Bey'in Müntehabäti. nfr. Adnan Baycar. Istanbul: Yeditepe Yayinevi, 2004.
Câvid, Ahmed. Târîh-i Ahmed Câvid. Istanbul: Istanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, T^kçe Yazmalar Koleksiyonu, 92, ib-430a.
Çalifkan, Saffet. Vekäyi-nüvis Enverî Sadullah Efendi ve Tarihi'nin 1. Cildinin Metin ve Tahlili (11821188/1768-1774). Istanbul: Marmara Üniversitesi, Türkiyat Araftirmalari Enstitüsü, Doktora Tezi, 2000.
Demir, Ugur. 1768 Savap Öncesi Osmanli Diplomasisi (1755-1768). Istanbul: Marmara Üniversitesi, Türkiyat Araftirmalari Enstitüsü, Doktora Tezi, 2012.
Fedakar, Cengiz. "Mora Isyani (1770)". Abdülkadir Özcana Armagan: Tarihin Pepnde Bir Ömür. haz. Hayrunnisa Alan vd. 587-604. Istanbul: Kronik Kitap, 2018.
Fisher, Alan W. "Rusya'nin Kirim'i Ilhaki (1772-1782)". ^ev. Refhan Dedeoglu. Emel 75 (1973), 13-25.
Giridi, Ahmed Resmi Efendi. Ahmed Resmi Efendi Hulasatu l-l'tibar (1768-1774 Osmanli-Rus Harbi Tarihfesi). nfr. Osman Köse. Ankara: Gazi Kitabevi, 2011.
Giridi, Ahmed Resmi Efendi. Hulasatu l-l'tibar. Istanbul: Süleymaniye Kütüphanesi, Esad Efendi, 2256, ia-45a.
Gönel, Hüseyin. "Yikilupdur Bu Cihan ve Alti Nazire". Uluslararasi SosyalAra^tirmalarDergisi 6/28 (2013), 118-128.
Halim Giray, Gülbün-iHanan. Istanbul: Matbaa-i Amire, 1290/1873-1874. Hammer, Joseph Von. Geschicte des Osmanischen Reiches. 10 Band. Wien, 1832.
Ilgürel, Mücteba. "Vasif Ahmed Efendi". Türkiye Diyanet Vakfi Islam Ansiklopedisi. 42/535-537. Istanbul: TDV Yayinlari, 2012.
Ifipek, Ali Riza - Aydemir, Oguz. 1770 ^e^meDeniz Savap 1768-1774: Osmanli-Rus Sava^lari. Istanbul: Denizler Kitabevi, 2006.
Jorga, Nicolae. Osmanli Imparatorlugu Tarihi. ^ev. Nilüfer Ep^eli. 5 Cilt. Istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2005.
Kesbi, Mustafa. lbret-nüma-yi Devlet-i Cavid. Istanbul: Istanbul Üniversitesi, Nadir Eserler Kütüphanesi, 5945, ib-230b.
Kireev, Nikolay G. "XVIII. Yüzyil Ortalarinda Karadeniz'de Rus-Türk Ticaret Ilifkilerinin Kurulmasi". Türk-Rus Ili^kilerinde 500 Yil Sempozyumu. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1999.
Köse, Osman. 1774 Küfük Kaynarca Antla^masi. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2020.
Kurat, Akdes Nimet. Rusya Tarih i-Ba^langif tan 1917'ye Kadar. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1948.
Massie, Robert K. Büyük Petro. ^ev. Hakan Abaci. Istanbul: Türkiye If Bankasi Kültür Yayinlari, 2019.
Massie, Robert K. ^arife Katerina. ^ev. Hakan Abaci. Istanbul: Türkiye If Bankasi Kültür Yayinlari, <=
2°2°. =
p.
<
Mehmed Süreyya. Sicill-i Osmani. haz. Nuri Akbayar. ^ev. Seyit Ali Kahraman. 6 Cilt. Istanbul: Tarih ^ Vakfi Yurt Yayinlari, 1996. J
Mustafa Nuri Pafa, Netayicü' l-Vuku' at. 4 Cilt. Istanbul: Uhuvvet Matba'asi, m 1327/1909-1910. I
Sertoglu, Midhat. Mufassal Osmanli Tarihi, 6 Cilt. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayinlari, p
<
2011.
Soloviev, Sergey M. History of Russia. ed. George E Munro. 48 Cilt. Florida: Gulf Breeze Academic International Press, 1991.
1768-1774 OsMANLi-Rus Sava^i Ortasinda Kirim Pazarligi HAKAN YILDIZ
Sorel, Albert. On Sekizinci Asirda Mesele-i Qarkiyye ve Kaynarca Muahedesi. ^ev. Yusuf Ziya. Istanbul: Ideal Kültür ile Yayincilik, 2016.
^em'dänizäde, Findiklili Süleyman Efendi. Mürit-Tevarih. nfr. Münir Aktepe. 2 A-B Cilt. Istanbul: Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayinlari, 1978.
^irokorad, Alexander Borisovich. Ruslarin Gözünden 240 YilKiran Kirana Osmanli-Rus Sava^lari-Kirim, Balkanlar, 93 Harbi ve Sarikami^ev. D. Ahsen Batur. Istanbul: Selenge Yayinlari, 2013.
Tansel, Selahattin. "1768 Seferi Hakkinda Bir Araftirma". Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Cografya FakültesiDergisi 8/4 (1950), 475-536.
Tikkanen, Amy. "Focfani". EncyclopaediaBritannica. Erifim 20 Aralik 2021. https://www.britannica. com/place/Focsani
Uzun^arfili, Ismail Hakki. Osmanli Tarihi. Cilt IV/i. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 3. Basim, 1982.
Väsif, Ahmed Efendi. Ahmed Vasif Efendi ve Mehasinü'l-Asar ve Hakäiku'l-Ahbar'i: 1166-1188/17521774. nfr. Nevzat Saglam. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 2020.
Väsif, Ahmed Efendi. Mehasinü' l-Asar ve Hakaiku l-Ahbdr. 2 Cilt. Istanbul: Matba'a-i Amire, 1219/1804-1805.
Yildiz, Kurtuluf. Reisülküttab RecaiMehmedEmin Efendi'nin Osmanli-Rus Savap'na Dair Derledigi Resmi Yazilar (1769-1772). Mugla: Sitki Ko^man Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2017.
Zinkeisen, Johann Wilhelm. Osmanli Imparatorlugu Tarihi. ^ev. Nilüfer Ep^eli. 7 Cilt. Istanbul: Yeditepe Yayinlari, 2011.